Kategoriler

Arşivler


Tarih 18 Tem 2013 Kategori: Şerife BADISABA

BENDEN GİDERSEN EĞER…

BENDEN GİDERSEN EĞER…

Hazanla geçer ömrum gölgesınde bir hüzün,
Unuturum mu sandın hayalimde hep yüzün,
Değmesin benden sonra başka bir göze gözün,
Yaşlarım durmaz akar benden gidersen eğer…!

Kömürden daha kara anladımki kaderim,
Sensiz geçen her güne bin kez isyan ederim,
Hasretin kucağında derbederim hederim,
Dilim ağıtlar yakar benden gidersen eğer…!

Ağlayıp sızlasam da sevdan benden gitmiyor,
Kapansam ayağına hiç bir fayda etmiyor,
Kadehimdeki meyler teselliye yetmiyor,
Düşman gülerek bakar benden gıdersen eğer…!

İstemem etme veda aşk batar sol yanıma,
Ayrılık kararınla kıydın benim canıma,
Ecelim yazılacak sensiz geçen anıma,
Azrail çelme takar benden gidersen eğer…!

Hatıra kaldı bana yara aldı bu yürek,
Dikiş tutmazki artık bu yarama sen gerek,
Gel derdime derman ol bızde vuslata erek,
Bilki sonum aşikar benden gidersen eğer…!

Şerife Köksal Badısaba
✿⊱╮hüzün bulutu✿
www.kafiye.net


Tarih 18 Tem 2013 Kategori: Fulya Sinem ERASLAN

Geçmiş Mazi

Geçmiş Mazi

Geçenlerde telefonuma mesaj geldi ‘acil ara” diye.. Merak ettim aradım bende. Daha benim
konuşmama fırsat vermeden ” 1 ay sonra evleniyor” dedi..  Kaldım öyle ve sadece yazıklan o kıza’ diye bildim. Yalan yok anılar bir güzel film şeridi gibi gözümün önünden geçtiler. Hani çok da umurum da değildi ya..  Neyse.

O kıza aynılarını yapma olur mu? Biliyorum yine dilinle etkileyip kaldırmış sındır. Hani zaten konuşmanda olmasa emin ol o tiple kimse bakmaz sana. Ben de şuan kendi kendime soruyorum “nasıl” diye..  Eee aşkın Gözü kör diye boşuna söylememişler. Uzun süredir sana dair yazılar karalamıyordum. Bak eski sevgilileri bu yüzden seviyorum. Mazileri düşünüp ortaya güzel şeyler çıkıyor. İçim döküyorum mesela. Bunu yine seni düşündüğün için yazmıyorum. Bilmiyorum işte yazıyorum işte.

Sana olan nefretin haddi hesabı yok biliyorsun. Hani derler ya bir karış suda boğarım diye..  Heh bak o misal işte. Seni öyle bir mutlulukla öldüre bilirim ki..  Sende kalan çocukluğumu serbest bırakırım. Hayatını hep yalanlarla yürütüyorsun, sadece kendini düşünüp söylediklerinle kendini tatmin ediyorsun. Sana dair şarkılar artık canımı yakmıyor.

4.sene de doldu…  Gidişin bana bit armağandı, gidişin bana çok iyi geldi. Tamam, yalan yok biraz uzun sürdü ama bak ben çok iyim. Sende şiir yazardın öyle değil mi… Yazma sakın. Kirletme kalemi, şerefsizleştirme kelimeleri. Bırak bari sayfaların temiz kalsın. Bir gün lazım olur.
O değil de gerçekten seviyor musun o kızı? Hani bana ‘mecburum’ demiştin. Kız hamile mi diye sorduğum da susmuş tun… Oda yalandı bunu biliyorum. Yasak koymadım arkadaşlarıma senden haber getirmemeleri için. Çünkü seni önemsemiyorum. Çünkü acı çekmiyorum… O değil de şu ortak arkadaşlarımız evlenirse şayet ikimiz de nikah şahidi olacakmışız öyle duydum. Çok komik öyle değil mi? Ve ben ilk defa seni göreceğim… ilk defa beni göreceksin. Ne garip öyle değil mi?

Eşini görmek istiyorum.  Açıyorum ona. Çünkü biliyorum ki sen hiç değişmeyeceksin. Hatta kucağında belki de kızın olacak… Senin gibi bir şerefsiz babası olacak…  Nasıl da yok etmişsin
onların hayatını… Ve sen beni gördüğünde benim gözlerim gülecek ve acı çekip vah edeceksin… Çünkü beni kaybettiğine köpek gibi pişman olacaksın.  Ama ben gelin hanım ile birlikte karşılıklı
göbek atacağım.  Sende beni izleyeceksin.

O gün gelecek ve acıyı sen çekeceksin.

Hatırlıyor musun sana en son mesajımı…  O mesajdan sonra kayboldun ve bana hakaret, küfür
edeceğin yerde ilk defa susmayı seçtin. Aksine tam tersi olurdu hep. Ben susardım, sen konuşurdun sürekli. Bu sefer tam tersine oldu.

Mesaj: Yalanlara boğulup acı çeke çeke yalnız. Öleceksin ve cenazene sağdan soldan sırf tabutunu taşımak için gelecekler …

Cevap yoktu…

Sen öldün zaten… Beddualarımı omuzlarında gezdirecek sin. Beni hep ama hep arayacaksın. Bir söz var çok severim… ” geçmişe mazi, geleceğe niyazi”… Geçmişimden bile kovuyorum seni. Got başka yerde pinekle… Git başka yerde sürün.

Aşk -! Azam / Fulya Sinem Eraslan
www.kafiye.net


Tarih 17 Tem 2013 Kategori: Şerife BADISABA

Suçlu Sen Değilsin ki Suç Seni Seven Bende…!

Suçlu Sen Değilsin ki Suç Seni Seven Bende…!

Baştan belliydi zaten HÜZÜN dü aşkın sonu,
Suçlu sen değilsın kı suç seni seven bende…!
Eğer yalan var ise bence bitmiştir konu,
Suçlu sen değilsinki suç seni seven bende…!

Dökmem sana içimi dökerim esen yele,
Bendeki büyük aşka kattın her türlü hile,
İnandım her sözüne katlandım bile bile,
Suçlu sen değilsin ki suç seni seven bende…!

Kapanır sanma sakın yaramın kalır izi,
İnim inim inletir acısı verir sızı,
Sol yanımda bir ağrı kaderim kara yazı,
Suçlu sen değilsin ki suç seni seven bende…!

Kırıldı ellerimde bana verdiğin kalem,
Yazmam artık adına ne sitem nede elem,
Bu gönül sayfasında bilmem dolar mı çilem,
Suçlu sen değilsin ki suç seni seven bende…!

Gözlerim deniz değil gözüne akmaz artık,
Ateş suları yaktı başka can yakmaz artık,
Badısaba sözünde kimseye bakmaz artık,
Suçlu sen değilsin ki suç seni seven bende…!

ŞERİFE BADISABA
Hüzün Bulutu
www.kafiye.net


Tarih 17 Tem 2013 Kategori: Hüseyin DURMUŞ

SENİN İÇİN!

SENİN İÇİN!

Gamzen vurur can evimden yaralar,
Zülüflerin ok olmuş yürek yaralar,
Kiraz dudak öpücükle yaralar,
Senin için cehenneme gidemem!

O kadar çok güzelsin ki sevdiğim,
Arzularım cehenneme gidelim,
Dünya ahvalini geri tepelim,
Senin için cehenneme gidemem!

Dersin öpmek sevap, günah elin!
Bütün ruhumla sadece benimsin,
Sevişelim, son doruğa gidilsin!
Senin için cehenneme gidemem!

Beyaz ellerin yüzümde dolanır,
Kollar kuvvetle belime dolanır,
Sıcak dudaklar yüzümde dolanır,
Senin için cehenneme gidemem!

Der Hüseyin, mevlâdan gayrısı yok,
Dünyalık nimetine mihnetim yok,
Dünyalık haramdan kurtuluşu yok,
Senin için cehenneme gidemem!

İzmir/ 17.07.2013
Hüseyin DURMUŞ
Emekli Edebiyat Öğretmeni
Şair Yazar
www.kafiye.net


Tarih 17 Tem 2013 Kategori: Esra DEREL

VEBAL

Mecnun ile Leylayı masal zannederdim….

VEBAL

Acımasız kalbinde nedir asıl niyetin?
Neyim var neyim yoksa feda ettim uğruna.
Kalem sitem yazdıkça bitmedi şikayetin
Gerçeği öğrenmem mi dokundu gururuna?

Sevdamın ateşini söndüremez buz bile;
Masum hayallerimin şüphesiz katilisin.
Senin kadar acıtmaz yaraları tuz bile
Dört kitabı yutsan da sen aşkın cahilisin.

Yorgun düştüm vuslatın hayalini kurmaktan;
Tutunduğum dallarım sürgünlerim kırıldı.
Farkı yok gözyaşımın çağlar akan ırmaktan
Böylesine sevmekten inan gönül yoruldu.

Ne de çoktu yalanın bitmedi hiç bahane;
Her şiir her mısrada damlıyor gözümden yaş.
Hiç kimseye yazmadım böyle deli divane
Nakıştı mısralarım, bense çaresiz nakkaş..

Ne çetin bir imtihan, kimdir gerçek kazanan;
Kalmadı yüreğimin dayanacak mecali.
Su gibi akıyorken acı içinde zaman
Yüzümde her çizginin boynunadır vebali..

Sakın karşıma çıkma, artık yolumdan çekil;
Öksüz kalsın ne olur kırık gönül kafesim.
Asil olmak isterken olamadın ki vekil
Seherdeki duaya, nadim olur nefesim..

Vuslatsız sevdalara gerekmiyor sadakat
Hani masal sanmıştım, Mecnun ile Leylayı.
Vazgeçmem dedim asla, sonumuz olsa firkat
Versen de ellerime kamer ile dünyayı

-ESRA DEREL-SAHAVET SOLAK
www.kafiye.net


Tarih 17 Tem 2013 Kategori: Esra DEREL

A L K I Ş

A L K I Ş

Haber salmış sevdiğim, ben sana küsüm diye;
Her mısrada aşkımı işlerken nakış nakış..
Sel gibi akan yaşı, gönderirim hediye
Görse anlardı belki, çözerdi zalim bakış..

O tek açan çiçekti, ruhun gönül bağında;
Anlamadı kalbimi halâ benlik ağında.
Zaman diyorum zaman, ömrün bu son çağında
Sonbahardır bak biten, geliyor beklenen kış..

Sonu yoktu belki de, zaten yoktu başı da;
Bu vebali her zaman yüreğinde taşı da.
Belki yârdır diyerek, gördüğün naaşı da,
Ben sanıp da pişman ol, gör nasılmış can yakış..

Zincire vurulurken gecelerde düşlerim;
Şaşırıp dondu kaldı, dudakta gülüşlerim..
Yeniden yalnızlığa, anladım dönüşlerim
Kapanmış bütün yollar, ölüme artık çıkış..

Sitem yazmasam dedim kalem yazar seslenir;
Kevser olur gözyaşım yanak yastık ıslanır.
Dualarım seninle gönlün elbet uslanır,
Dilerim arşa çıkar, bu yürekten yakarış..

Her acıyı sevdim ben, senle çileyi bile;
Gül uğruna eş oldum, garip şeyda bülbüle .
Şiirler boşuna hep, gözyaşlarım nafile
Ellerimden armağan işte sana son alkış!

ESRA DEREL
05.03.2011-İSTANBUL
www.kafiye.net


Tarih 17 Tem 2013 Kategori: Gülcan KORKMAZ

BEYAZ

BEYAZ

Terk ediyorum geçmişimi
Ellerime dikenleri batıyor
Kulaklarım sesleri işitmez oluyor
Her geçen gün bir yaş daha kaybediyor
gözlerim
Böyleyim parçalardan ne kadar bütün olursa öyleyim
O kadar yaşıyorum
aşkla inadına inadına
Beyaz…

Hiç birinin elleri değildi bu kadar
Beyaz…
Ölüm mü, kefen mi hepsi
Bem
beyaz

Arkamda bıraktıklarım buruk hayallerim bile
Beyaz…

Sözlerim ipimi koparır yüreğim kanar giderim
Artık her şey bem
beyaz bilirim
Hayaller, aşklar, günahlar, pişmanlıklar
Çünkü masumiyetin rengi olduğu kadar korkularında rengi
Beyaz…
Hem de bem
beyaz

Yalnızlığımın, çaresizliğimin, ölümümün
Beni terk ettiği gün hayallerimin
Aşkımın kalbimin rengi de
Beyaz…

Gidiyorum yüzüm gözüm ellerim beyaz
Üşüyorum yere düşen saçlarım beyaz
Tepeme yağan karlar beyaz hem de
Bembeyaz

Korktuğun için mi masum olabilmek için mi
Yoksa sende mi terk edildin

Terk edilmenin rengi de
Beyaz hem de bem
beyaz

Gülcan KORKMAZ
www.kafiye.net


Tarih 17 Tem 2013 Kategori: Gülcan KORKMAZ

GALİBARDANIN RENGİ

GALİBARDANIN RENGİ

Bir aşkın busesi düştü gönlüme
Süzülüyordu yanaklarımdan her gece yaş niyetine
Mora yakın kırmızıya bürünmüştüm
Galibardanın rengi diyorlarmış bu halime
Ben bir mor huzuru arayan bir mistik
Sen bir kırmızıyı tutkuyu arayan aşık
Biz de bu derde  bir çare yok sanırdık
Meğerse çare camgöbeği gözlerinde
Bir kere ışık vurmayadursun onların üzerine
Güneş altın saçlarıyla durmayadursun gözlerine
Beni karşılayan bir renk cümbüşü varmış
Yeşile çalan mavisinde
Galibardanın rengi bambaşkaymış bu şehirde
Bir mor ayrılığı sezinlediğinde ayrılmak istediğinde
Kırmızı usulcacık tutunuyormuş ellerime
Bu yüzden tutkuyu arıyorum bende
Camgöbeği rengindeki gözlerinde
Galibardanın hali bu sevdası bu sabrı bu
Mora yaklaşabilmek için kırmızıya yaklaşıp durdu
Tıpkı ben gibi
İçim buz gibiyken ateşe tutundum
Sönmeyi durulmayı camgöbeğinde buldum
Ağlamış mı o da ben gibi ayrılığı taşıdığında
Gülebildiğini sanmam renkleri yuttuğunda
Galibardanın masalı bu tutkusu bu öyküsü bu
Aşka yaklaşmak isteyen tutkuyu kırmızı da buldu
Bu yüzden ayrılığın rengi galibardanın oldu
Ve bir gün aşk istemese de camgöbeği renginde soldu

Gülcan KORKMAZ
www.kafiye.net


Tarih 17 Tem 2013 Kategori: Elvan USUL

SÖZ VERMEYE GELDİM

SÖZ VERMEYE GELDİM

Fırtınalarda doldurma sükûnetimi,
Anaforlara yutturma faziletimi,
Sellere salıp kaptırma cesaretimi,
Söz vermeye geldim cemâline ya Rabbi!

İnzivadayken yıldız, kaldır gafletimi,
Seslenince sema tez aldır abdestimi,
Bekliyorken secde az daldır hasretimi,
Söz vermeye geldim cemâline ya Rabbi!

Levha levha çizerken iblis boş yönleri,
İlmek ilmek işlerken nefis hoş günleri,
Adım adım biçerken muhlis loş dünleri,
Söz vermeye geldim cemâline ya Rabbi!

Yıkamadım memnu elmada gözlerimi,
Yakamadım dolu aynada közlerimi,
Unutmadım kâlû belada sözlerimi,
Söz vermeye geldim cemâline ya Rabbi!

Elvin ELVİNCE
Temmuz 2013
www.kafiye.net


Tarih 17 Tem 2013 Kategori: Gülşen EKER

BENİM İÇİN ÜZÜLME

BENİM İÇİN ÜZÜLME

Kanadı kırık bir besteyim şimdi
Unufak olmuş parçalarım dağılmış yeryüzüne
Gamzesinde saklandığım ufacık sevinçler nerede
Kaybolur avazım dehlizlerde

Güneşti gözleri, kirpikleri ay belleğimde
Lal oldu dili bile düşlerimde
Bir yıldızdı kaydı gitti hislerimde
Yığıldım kaldım kimsesiz hüzünlerime

Sırçadandı gönlümüzün sarayı
Yağmalandı, doğurdu bin bir acıyı
Prangalarım soğuktu, acıttı canımı
Üşüyorum kuzguni gecelerde

Aşktı boynuma doladığım, ölümüne
Sığdı onsuz düşündüğüm bahar bile
Cam kırığı oldu battı kalbime
Boncuk boncuk dizdiği sitemleri de

Umman titrer bıraksam canhıraş çığlığımı
Utanır gece üzerimi örtmeye hüznüyle
Varlığın da yokluğun da çözülmez bilmece
Kaldırım taşları şahit gözlerimi süsleyen incilere

Sağ selamet ol sen yine de
Gözün arkada kalmasın son trende
Bir el salla, son bir bakış bırak zihnime
Yolun açık olsun yeni düşlere

Sevgi dediğin üç günlük masal belki de
Hani kırk gün kırk gecelik eğlence
Yar olmuyor mutluluk hiç bir ölümlüye
Hayallerim ölü, benliğim kayıp

Benim için ÜZÜLME !….

Gülşen EKER
www.kafiye.net