şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
Betül, okulların açılmasına iki gün kala, annesinin ısrarı üzerine saçlarını ensesine kadar kısalttırmıştı. Şimdi yüzü iyice yuvarlaklaşmış ve güzelliği ortaya çıkmıştı. Boy aynasının karşısında sağa sola dönerek kendisini son bir kez inceledi. Sağ elinin işaret parmağını önce dudaklarına götürüp öptü, daha sonra öpücüğünü aynadaki görüntüsüne doğru uzatarak yanağına denk gelen noktaya kondurdu. Bu hareketi annesinden görmüştü.
Kalemim gitgide çatallaştı
Kabuğum sertleşti bir tanem
Bulutlar teğet geçiyor üzerimden
Bir türlü ıslanamıyorum
Zeliha, sinirden burnundan soluyarak karşı dairenin zilini acı acı çaldı. Sonra da sabırsızlanıp kapıyı yumruklamaya başladı. Sesi apartmanın boşluğunda yankılanıyordu.
– Nezahat Abla, aç çabuk kapıyı Nezahat Abla!
Nezahat hemen elektrik süpürgesinin fişini çekti ve gidip kapıyı açtı. Komşusunun telaşlı halini
Aysel, dantelli beyaz geceliğinin üzerine saten sabahlığını geçirip, ses çıkarmamaya dikkat ederek aynanın karşısına oturdu. Kocası Bilal henüz uyanmamıştı. Kahvaltı masası hazırlanmadan uyandırıldığında çok kızıyordu. Kızmakla kalmayıp, hakarete varan sözlerle karısının kalbini kırıyordu.
Süleyman yaşı kırk sekize dayanmış, orta boylu, pek yakışıklı olmayan bir adamdı. Kalın çerçeveli gözlükleri, hafif peltek konuşmasıyla ve daima terli yüzüyle itici bile sayılabilirdi. Çocukları büyümüş, boyunu geçmişti. Hanımıyla, ailesinin baskısıyla evlenmiş, kör-topal bugünlere kadar gelmişlerdi. Süleyman, başı bağlandıktan sonra bir türlü mutlu olamadığı evliliğinden umudunu keserek,kendisini tamamen iş hayatına vermişti. Hanımı Neriman nasıl olsa evi ve çocukları idare ediyordu. Bekârken çırak olarak girdiği matbaada çalışkanlığı ile göz doldurarak usta ve nihayetinde müdür olmuştu. İyi kazanıyordu.
Eşimle aramızda uzun süredir sorunlar vardı. Nihayet, şiddetli bir kavgadan sonra evliliğimizi yürütemeyeceğimizi anlayıp, boşanmaya karar vermiştik. Eşim yanına birkaç parça kıyafet alarak ailesinin yanına gitmişti. Ben de zaman kaybetmeden gazete ilanlarından bulduğum ilk işe girdim. Aynı zamanda, çok acilen ucuz bir ev bulmam gerekiyordu. Akşamları işten çıkar çıkmaz, tabana kuvvet sokak sokak dolaşıyor, bıkmadan usanmadan ev arıyordum.
Yaşım on yediye gelmesine rağmen, çeneme dadanan ergenlik sivilcelerim beni
terk etmiyordu. İşte şimdi de üç dört yerden yeniden azmaya başlamışlardı. Fark etmemle birlikte eczaneye ilaç almaya koşmam bir oldu. Ben böyle koştura
koştura giderken, birisi kolumdan hızla çekti. Dönüp baktım.