şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
Keşkek nedir bilir misiniz? Anadolu kadınının maharetidir, el lezzetidir, sabırlı bekleyişidir. Bir gece önceden sürülür köy evinin önündeki tuğladan örülmüş, çamurla sıvanmış kızgın fırına… Evin kadını için en eğlenceli tarafıdır fırından çıkmış keşkeği dövmek.
Ne çabuk hava kararmıştı böyle, az önce başı yastıktayken güneşin ışıkları yüzüne vuruyordu oysa. Az önce rüzgârdan sallanan perdenin güneş ışıklarıyla oynaştığını görüyordu beyaz duvarda. Hatta düşünmüştü, çocuklar gibi mutlular diye. Az daha dikkat etse şen kahkahalarını duyacak gibiydi, ama kulakları da duymuyordu kadının çok fazla. Duysa da bir şeyler pek ayırt edemiyordu sesleri.
Yılların acıları sızıyordu yüzündeki derin çizgilerden. Gözleri demir atmıştı Marmara’ya, neredeyse bir asra yaklaşmış zaman ötesinden. Anıları gibi bulanıktı bakışları. Öfke miydi içindekiler, özlem mi, yorgunluk mu belli değildi. Dağılmış, beyazlamış, çatık kaşları öfkeyi hissettiriyordu. Neden öfkeleniyordu acaba? Daha dikkatli bakmalıydım, görmek için, görebilmek için.