şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
G
ülücük gitmesin gülüşlerinde,Açık yürekle konuşan bir insan çıksa, dünyada
Anlatsa, gösterse dünyanın bucaklarını,
Anasının nikâhını isteyip sırtlanan var iken
Aydınlarımız prangalı NEDEN?
Amanı kesilip aman dedirtip ayak kapanan
Ayasofyada dilenip Sultanahmette sadaka veren
Bana mısın demeden çekip giden
Bunlar var iken aydınlarımız NEDEN?
Gözleri velfecri okumuş zarar hacimli
Dostluktan nasipsiz esir temsili
Bana mısın demeden çekip gideni
Bunlar özgür de aydınlarımız NEDEN?
Nisan 1994
Elvin ELVİNCE ( E. U.)
www.kafiye.net
Vardigim yer yataklikti
İncik cincik topla mesgul.
Küstü gitti uc uc kusu
Gonul koydu
Onikiden.
Derken
Bir sozleri vardi.
Yakan cinse benziyordu.
Tutuyorken kanadindan
Ellerimde tuyu kaldi.
Vurdumduymaz uydururmus
Vardimduymaz
Giderrr durur.
Onikiden optuklerim
Sevdiklerim olur kalir.
Hayatini bibledigim
Akillilar vardir benim.
Mubarektirr
Bir bayramdir;
Ellerinden optuklerimmm.
Hatice Kübra ÖKTEM/9.8.13/18.11
www.kafiye.net
Bitanem tabip olup dindireyim ağrını
Yoğun bakımda canım buz mu tutmuş bedenin
Kurban olduğum anam açmışlar o bağrını
Sanma ki terkedildin çok dostun dua edenin
Biraz dayan bitanem geceler kapkaraydı
Rabbim şifalar versin bu nasıl bir yaraydı
Gözlerim kan damlıyor hıçkırıklar naraydı
Sanma ki terkedildin çok dostun dua edenin
Bugece rüyama gel tut verdiğin sözünü
Derdine derman olam silem yaşlı gözünü
Yalnız bir başınayım çevirme hiç yüzünü
Biraz dayan bitanem geceler kapkaraydı
Bugün yürek sızlandı kazıyorum zulümü
Kokun çok uzağımda yazıyorum gülümü
Can zahmetmiydin bana eziyorum ölümü
Sanma ki terkedildin çok dostun dua edenin
Sensiz yaşamak zormuş ağıdım sel göllere
Hastahane batasın türkü olsun dillere
Çabuk uyan meleğim hasret düştü çöllere
Sanma ki terkedildin çok dostun dua edenin
TÜLAY ASLAN
www.kafiye.net
Her defasında
Aynadan bakan bendim sana
Bak
Yüzün hala sımsıcak avuçlarımda
Durdur beni dedin
Durdur
Ama gitmeliydin
Yapamadım
Diyemedim gitme
isterken ölesiye
yaslamayı başımı göğsüne
////Bitti diyebildim sadece////
yandı ayna ağlarken umutlar koynumda
Hapsoldu sevda
Kırık dökük aynalara
Oysa
Oysa bir kez sığınsaydım limanına
Umrumda olmazdı
Dursaydı bile dünya…
///Gitme gülüm gitme
Varlığın koca bir dünya
Ama yoksun bir damla
yüzümdeki gülücüktün
şimdi içimde hasret
yokluğun gurbet
Gitme gülüm gitme///
Gülşen EKER
www.kafiye.net
Kalabalık, şenlik, Baba evimiz,
Beyaz badanası, nar ağacımız,
Hayaller uçuşur, bahçesindeyiz,
Bayramları başka, pamuk şekeriz..
Sökülse de kökten, dut ağacımız,
Yerle bir edilse, üzüm asmamız,
Giremesek bile, tavan aramız,
Bayramları özlem, kabrinde bekler..
Şen şakrak kahkaha, saklar duvarlar,
Bahçeye kurulan, masada O var,
Neşeli sesi hep kulakta çınlar,
Anamız Babamız, Gerze’de bekler…
Aylin AKGÜN
www.kafiye.net
Koskocaman deryada zerre gibi yıllarım
Kısılmış bir ses gibi, bazen ömür dediğin
Günü geldi aniden bomboş kaldı kollarım
Bir anlık nefes gibi zaten ömür dediğin
Şu koskoca dünyada bende aldım yerimi
Gözümü karalayıp aşka saldım serimi
Bir özlemin ateşi, kavurdu içerimi
Bazen de Zerdüşt gibi zaten ömür dediğin
İsterdim ki geçmesin bir anım bile boşa
Doğumlardan ölüme giderken koşa koşa
İsterdim ki her bir şey sınırsız gitsin hoşa
Bazen de sarhoş gibi, zaten ömür dediğin
Eğer dolu değilse yaşamın her karesi
Yürek adresi şaşkın, gerçek adres neresi?
Boş kalmış, perişansa dinmez gönül yaresi
Sevgisiz bomboş gibi, zaten ömür dediğin
Emine Öztürk / 18.09.2012
www.kafiye.net
ELLERE VERDİN
Bir gün bulut bulut bindin dağıma
Ovamı düzümü sellere verdin.
Azap olup indin umut bağıma
Ürünü toplayıp ellere verdin.
Nasıl sonuçladın sorgularımı?
Nereye hapsettin tutkularımı?
“Seviyorum” dedim, duygularımı
Yüksek gerilimli tellere verdin.
Bütün haklarımı o haksızlara
Koşma fırsatını ayaksızlara
Elmas küpeleri kulaksızlara
Şimşir tarakları kellere verdin.
Neler düşlemiştim, senle beraber
Nerde hayallerim, aşktan ne haber?
Arada bıraktın, hazdan bihaber
Tüm ümitlerimi yellere verdin.
Gelinlik giydirdin, düğünler ile
Sofralar kurdurdun, öğünler ile
Gözyaşı döktürdün; say, günler ile
Akıllı yok muydu, del’lere verdin?
“Ölüm çare olsun, bitsin! ” demiştim
Zehir oldu hayat, gitsin! ” demiştim
“Atın denizlere, yitsin! ” demiştim
Cesedimi çamlı bellere verdin!
Onur BİLGE
www.kafiye.net
Gün geçmiyor yeni bir acı haber gelmesin
Yurdumun üzerinde ne oyunlar dönüyor
İsterdim ki namertler halimize gülmesin
İtlerin doluştuğu Kocatepem yanıyor
Doyduğum değil ama doğduğum yer köyümdür
Halkım ayağa kalkmış sanmayın ki düğündür
Can yakan feryatları boğazlarda düğümdür
Düşmanın dalaştığı Kocatepem yanıyor
Aklım almıyor bunu nasıl derim ki kader
Yirmi beş ocak söndü düştü yüreğe keder
Hangi soysuzun eli bunca canı katleder
Narımın oluştuğu Kocatepem yanıyor
Ahmet, Mehmet, Mustafa yoklamaya alındı
Ses vermedi hiç biri parçaları bulundu
Şehit düştü dediler haberleri salındı
Al kanın bulaştığı Kocatepem yanıyor
Zirvesinde yürüdü karlar içinde yattı
Bazen çukura düştü bazen çamura battı
Ne bir gün pişman oldu ne geri adım attı
Atamın dolaştığı Kocatepem yanıyor.
Safiye SAMYELİ
www.kafiye.net
Kaç şiir canım çekti bugün,
Kaç sayfaya damladı mürekkebim bilemezsin.
Dilsiz bir şiirdim.
Öyle süslü kelimelerim yoktu benim,
Konuşmadan da seninle anlaşabilirim…
Çok isterdim hafızandan silinmeyi,
Bütün kelimeleri tükettim,
Üç dört bent değildim,
Bitince gideyim…
Sahi sen de unutabildin mi?
Gece yarılarında uykusuz kalacak kadar aşık bir şiirdim.
Sırf sen üzülme diye kafiyeleri bile bölmedim,
Ben ayrılığı sözlüklerden silerdim,
Sen de beni sevseydin…
Çok sevdiğim için seni,
Vedaları hecelere bölüştürüp gittim…
Arkandan yarım kafiye gibiydim,
Sesim çıkmazdı sesli harfimdin…
Şimdi aruzun bir kalıbı kalbim,
Seni sevdiğim zaman güzel kafiyelerim,
Beni sevmediğin zaman ayrı ayrı hecelerim,
Ne zaman kendimi sana teslim etsem,
Dilsiz bir şiirim…
Anladın mı peki beni sevgili?
Öyle yaramazlık edip gitmedim,
Geceleri hayallerini çalıp,
Suçu aşka yüklemedim.
Şimdi ister sevdi de ister sevmedin,
İster heceleyerek oku ayrılığı,
İstersen bölüştür acıları,
İster beni çıkar istersen yarınları…
Şunu çok iyi bil,
Üç dört dizelik bir kıta değilim,
Ben uzun bir şiirim…
Sahi sende beni okuyabildin mi?
Ben seni çok güzel yazdım sevgili,
Kalemim bile ayrılığı yazamadı gitti,
Bende dilsiz kaldım sen gideli,
Şiirlerim susmuş çok mu ki?
Gülcan KORKMAZ
www.kafiye.net