şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
Başı karlı dağ kadar, ulaşılmaz ve yüce
Kardelen kadar asil, ne hurisin,ne ece
Düşlerimi gezersin, hem gündüz hem de gece
Ölümüne bir aşkla, sevdim seni ben gülüm
Ne bir heves bende ki ,ne geçici bir meyil
Aşkının rüzgârına, kapıldım elde değil
Gel secde et sevdama, sende kalbinle eğil
Ölümüne bir aşkla ,sevdim seni ben gülüm
Adını zikir gibi anar ,oldum her gece
Cehennemim narında, yanar oldum her gece
Sabırımın sonunu, sınar oldum her gece
Ölümüne bir aşkla, sevdim seni ben gülüm
Hasretinden gerilsem, çelikten bir yay gibi
Geceme sen doğarsın, gökyüzünde ay gibi
Anamdan emdiğim süt, bardağımda çay gibi
Ölümüne bir aşkla, sevdim seni ben gülüm
İkinci baharımda ,açan gonca gülüm ol
Ben turapsız yürürüm, yeter ki sen çölüm ol
İster hayat ol bana, istersen ölümüm ol
Ölümüne bir aşkla sevdim ben seni gülüm
SAMYELİ der ki nolur, bahane üretmesen
Aşkının rüzğârında ruhumu eritmesen
Sahip çıksan sevdama, peşinde sürütmesen
Ölümüne bir aşkla,sevdim ben seni gülüm
Safiye SAMYELİ
www.kafiye.net
Aydın’da Efe Olur
Aydın’da efe olur, kendisi efe başı,
Çalışkan, çok da hızlı, bizden küçüktür yaşı,
Tuttun mu koparırdı, elindeki her işi,
Bahadır Yörük adı hafızalarda kaldı.
Kısa süre içinde çok işleri başardı,
Ne yaparsam diyordu buraya kalan kârdı,
Herkes de ona karşı içten bir sevgi vardı,
Bahadır Yörük adı hafızalarda kaldı.
İlim, irfan yuvası olsun diye gençliğe,
Kütüphane binası ondan kaldı hediye,
Dönüp de şöyle bir kez bakar iken geriye,
Bahadır Yörük adı hafızalarda kaldı.
Gayet mütevazıydi, kibir asla yok idi,
Bir şeyler yapmak için bilakis gayretliydi,
Öyle cana yakın ki içimizden biriydi,
Bahadır Yörük adı hafızalarda kaldı.
Gelen giden çok oldu, bura bir han misali,
Kayaturan tek değil, seviyordu ahali,
Mutlaka ileride olacaktır bir vali,
Bahadır Yörük adı hafızalarda kaldı.
(26.05.2006- Saat:14.05)
Şevki KAYATURAN
www.kafiye.net
PRUSYA MAVİSİ
Saçların her zamankinden beyaz yar
Yoktu böyle gönül sarhoşluğun
Zamanında yağarmış kar.
Akıl almaz gidişlerinde ben yorgun
Sende dil tükenmiş adamakıllı suskun
İstasyonda bekleme pimi çekilmiş
Bomba gibi kalbim,
Bir fırlasa uçacak yerinden
Geriye bile bakmaz seven halim.
Kalabalıklar tükenişim,
Kalabalıklar serzenişim
Geride yalnız kaldı benliğim.
Kokuşmuş bavullara, doluşmuş sevdalar
Bayat ekmek küfünde, taze simit kırıntıları,
Raylarda saçlarımı canımı unutup
Olmadık bir intihar saçmalığına soyunuyorum.
İrkiliyor kanlı kemiklerim
Kimleri hiçe sayıyorum.
Ben artık karların eksi derecelerde yağmadığını biliyorum.
Ben artık zamanı suçlayamıyorum.
Serpil Tuncer
www.kafiye.net
Kadıköy Yarimin Annesi
Kadıköy demeyin bana
Seni denizi çeker
Üzerinde güneş bir başka batar
Kızıla boyar hanımeli sokakları
Lodoslar bir başka şarkı söyler
Leylak ağaçlarının gölgesinde
Kadıköy demeyin bana
Onu insanları çeker aralarında bir yabancı gibi ezik
Bildiği yalnızlık türkülerini söyler
Sohbet bahçelerinde çay kokar,ikindi olduğu vakit.
Analar,babalar,geçer önünden yavrular.
Kadıköy demeyin bana
Deşmeyin yaramı
Elalemden bana ne
Beni sevdiğim çeker
Bu deniz onun gözleri
Martılar onun sesi
Bu lodos onun elleri
Başka okşuyor saçımın tellerini
Kadıköy demeyin bana
Kadıköy yarimin annesi.
Serpil Tuncer
www.kafiye.net
Ya, şu duvarsız dünya ihtarı üzerinde
Palazlanıp söylenir ’ gelişin, dönüşü var’
Daha sarılmak gelmez yel savurur serinde
Denilir’ kaygılanma, haddinin sönüşü var’
Asuman merağından taşkın yağıp, açarken
Bereket rahmetiyle hafifletir etrafı
Yükünden ağırlaşan cüssenin yeri darken;
Cüsseye darlık veren cepkenin geçmez lafı
Beride toprak suskun, çağırır usul usul
Sevkiyat yarışında sinesi dünden çatlak
Hicabı yer’yüzünde,emekleyen gezgin kul
Bahtıyla övüneni düşürür tepetaklak
İstiğfar sebebiyle müstesna niye gerek
Zimmetlenmişse ömür söze nakliye gerek.
Nezahat YILDIZ KAYA
www.kafiye.net
Yaklaştıkça ben sana duvarlar örüyorsun,
Yüreğimi yakmaya yüreğinden köz gerek…!
Leyladan da farksızım halimi görüyorsun,
Senin yaptıklarına dayanacak öz gerek…!
Helallik istemeye hiç mi etmiyorsun ar,
Girdiğin kul hakkında aşkımızın payı var,
Bırakmaz yüreğini günahın ahı sarar,
Sözünde durmayana utanacak yüz gerek…!
Yanmayan yürekleri aşkın közünde kavur,
İsyankâr duyguların kapısına kilit vur,
Sana layık değilsem har vurup harman savur,
Delikanlı adama tutacağı söz gerek…!
Mekân kursam da boşa bedenim artık bezgin,
Ben geçtim benden artık yeşil gözlerim süzgün,
İklimlerde kaybolmuş Leyla misali üzgün,
Gerçekleri görmeye bir çift kahve göz gerek…!
Beşinci mevsimdeyim lavlar düşer yarama,
Mutlaka her bedenin bir eceli var ama!
İstediği gün gelsin ben razıyım sırama,
Toru topu dünyadan iki metre bez gerek…!
Şerife Köksal Badısaba
www.kfiye.net
YOK DİYOR BANA
Segâh bir şarkı ile bekledim dönmesini
Benide anlat dedim telim yok diyor bana
Bekleme yüreğimde ateşin sönmesini
Savrul gel dedim amma külüm yok diyor bana
Kulaklarım çınladı bunlar keramet değil
Vallahi bu sendeki hayra alemet değil
Biliyorum gittiğim bu yol selamet değil
Dön gel diyorum amma yolum yok diyor bana
Sabrımı sınayıpta sakın taşırma beni
Ayrılık ateşini yakıp pişirme beni
Kahpe kurşunlar ile vurup düşürme beni
Aşkından öldüm amma ölüm yok diyor bana
Hükmü boynuma taktım taşıyorum gafını
Bundan sonra isteme benden gayrı affını
Sür dilediğin gibi sen ellerle keyfini
Gelmek istiyor amma halım yok diyor bana
Yüzüme tükür benim bu sözümden cayarsam
Alnımdan vur o zaman kör şeytana uyarsam
Bir fatiha okurum öldügünü duyarsam
Mezarım hazır amma salım yok diyor bana
Kimsenin bilmediği acılarım var benim
Seni mest eyleyecek hecelerim var benim
Gündüzlere teselli gecelerim var benim
Goncalarım var amma gülüm yok diyor bana
HARUN YILDIRIM
www.kfiye.net
Şu handa oyalan harca vaktini,
Gez eğlen yat uyu, unut aktini.
Ne lazım doğruluk, yaşa yalanı,
Sen sevmez misin ki sıcak alanı!
Yakın dur iyiye, onlar delidir,
Kurnaz düşüncede senden geridir.
Kullan duyguları, al hevesini,
Azgın iblise ver, son nefesini.
Karart niyetini çevir dilini,
Senin olmayana uzat elini.
Sevme insanları, vaktini alır,
Ateşin aşkıysa hep baki kalır.
Al elin hakkını, biriksin ahlar,
Sensizken cehennem durmadan vahlar.
Nasıl da bekliyor, dudak uzatıp,
Sarıl şimdi kora, şavkı kapatıp.
Elvan USUL
www.kafiye.net
Şu canıma neşe, şu canıma can,
Hazanıma bahar, ruhuma şan,
Dudağıma gülüş yanağıma kan,
Verip de gittin ya, kusurum neydi?
Uzattığın eli tutmadım mı oyy,
Yüzüne tebessüm katmadım mı oyy,
Şu canı çıkarıp atmadım mı oy,
Severken ayrıldın, kusurum neydi?
Elvan USUL
www.kafiye.net
Tipi boran yağdı gönül dağına
Gözlerin hedefi görmüyor turnam
Bilirim hasretsin irem bağına
Melikesi izin vermiyor turnam
Toz duman yükselip arşa çıkınca
Ceylana sevdayla sana bakınca
Yüreğine âşk şimşeği çakınca
Gözler yuvasında durmuyor turnam
Bulutların kar beyazı sarısı
Rahmeti bahşeder gece yarısı
Firdevsi alânın nazlı hûrisi
Sevda hicabını germiyor turnam
Katarın başını tuttuğun zaman
Hicrânı firkati attığın zaman
Vuslat menziline yettiğin zaman
Gönül kanadını sermiyor turnam
Düşerim ben yokluğunda kuyuya
Gonca gülüm benzedi açelyaya
Bakma sam yeline yağan doluya
Yanmayınca gönül ermiyor turnam
Emine ÖZTÜRK/BALIM SULTAN
www.kafiye.net