şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
Vaha
Vaha sen de uyandı
Çölden yakıcı Aşk
Yalın bir dille nasıl anlatılır
Hangi cümleleri seçmeliyim ki
Hem seni anlatsın
Hem de,
Senden bir parça yaşatsın
Yüreğinde huzur
Kalbinde sıcaklık
Mesafeler özlem
Rüzgarla gelen sesin
Yokluğun zehri hançer acısı
Gözümde dinmeyen yaşlar
Beklenir bir sonraki
Zoraki kavuşmalar
Hanife Küçük
24.03.2016
www.kafiye.net
UNUTDUM!..
İstədim bağışlayım ,
Könlüm izin vermədi!..
İstədim alqışlayım ,
Əlim kara gəlmədi!..
Üz tutub Allahıma ,
Sordum, bu əlvidamı?
Susdu! – mən yenə sordum,
İçden qopan sevdamı?!..
Pəncərəmdən boylanan,
Ay qərib süzdü məni …
Bir ulduz qaçdı göydən,
Dan imiş, üzdü məni!..
Şimşəyin yanan qəlbi,
Buluda səpələnir!..
Nərə çəkən ildırım,
Acıdan qəlpələnir!..
Bax, başımın üstünə,
Toplandı yenə bulud!
Sel kimi yaş axıntı…
Söylədi mənə unut!..
Unutdum!..
Raifə Sərxanqızı 24.03.2016 18.15
www.kafiye.net
Şükrümün İncisi
susamak ömrünce bir gönlün pınarına
ve sıkışmak iki dudak arası kelimelerde
mahşerin ellerinden içmek kana kana
ve ölmek bekleyişin ürkek bakışlarında
soluksuz duruşumla şahlanıyorum yine
yelelerimden sen savruluyorsun
iliklerime dokundukça
sen de kalıyorum, şükrümün incisi
yalvarıyorum susamak adına
dua sığınağında gelinciktendi kalbim
incinmekten korkan
keyif dergâhında dumanlı bakışların işi değildi
dokunmak
pus’u kalkınca gökyüzünün,
tebessümle vuracağım hüznü
salıncaklar saçlarımdan öpecek yine
bilmeyeceksiniz…
Sündüs Arslan Akça
www.kafiye.net
SEBEBİ VAR
Ne dilsizim ne kör nede sağırım
Susuyorsam bil ki sebebi vardır
Ne kurbanlık koyun nede sığırım
Pusuyorsam bil ki sebebi vardır.
Gözümü gönlümü ele kaparken
Bir Allaha birde sana taparken
Yürekten yüreğe secde yaparken
Yosuyorsam bil ki sebebi vardır.
Ne dilinde bir çift tatlı sözün var
Ne Gözümü bakan ela gözün var
Ne vuslata doğru koşan dizin var
Küsüyorsam bil ki sebebi vardır.
Üç değil beş değil bilmem kaçıncı
Ne sen bir yolcunun nede ben hancı
Yitirdim sayende aşka inanci
Kusuyorsam bil ki sebebi vardır.
Yormak… Soğutmak uzaklaşmak.
Safiye SAMYELİ
www.kafiye.net
AŞK SIZISI
Koydum acılarımı sofraya, tek tek döktüm.
Yanan bir kül gibi sana söndüm.
Bak şimdi nasıl yanıyorsun sende benimle,
İhanetinin bedeli bu işte!
Yakından görmesem de bana baktın.
Biliyorum hala ”şurandayım”
Nasıl oluyormuş sende gördün mü?
Nasıl acıtıyormuş biten aşkın
Nasıl koyuyormuş aşk sızısı
Tülay AKSU
www.kafiye.net
YOKSUN
Hani ölmüşsün ya bensizlikten,
Hani kanıyormuş ya en derinin,
Bırakıp gitmene ramak kala
Gitmişim ya ondanmış bitişi
Bilesin yok artık senden kalan sevgim.
Yarınım da yoksun, yoksun sevgilim
Unutuyorum artık açtığın yaraları,
Sildim tek tek akıttığın kanımı.
Şimdi gördüm yok olmuşsun bile bile…
Bugünüm de yoksun, yoksun sevgilim.
Birazın kaldı silik kalbimde.
İzleri yeter ihanetin içinde.
Bırakıp gittiğin günler çok oldu,
Dünüm de yoksun, yoksun sevgilim
Tülay AKSU
www.kafiye.net
AŞK BAŞKA EVDE
Yolunu buldu aşk sancısı,
Bir daha olmaz böyle ağrısı.
Bırakıp gittiğin günden beri,
Açmadı ağzını bıçak parçası.
Görüş günü geldi kalbimin, yarına dayanmıyor.
El ele, kol kola gezdiğimiz sokaklarda,
Artık güneş doğmuyor.
Aşk başka evde, başka tende canımı yakıyor.
İsmimi zikretme kalbinle,
Kalbimdeki cehenneme günah oluyor.
Tülay AKSU
www.kafiye.net
NAZLI YAR
Nazlı yar haber salmış,
Gönül bağı virânmış.
Zülüfleri kırılmış,
Senin gibisi var mı?
Kemer belinde durur,
İnci dişler okunur,
Gönül bağı sorulur,
Senin gibisi var mı?
Kaşlarını kaldırmış,
Dünyayı o yaratmış,
Bakışını karartmış,
Senin gibisi var mı?
Gözüne çekmiş sürme,
Sanırsın ki bir zühre,
Selam vermez hiç güle,
Senin gibisi var mı?
Saçları sanki ipek
yüzüne bak bir melek,
Aşk ile çarpma felek,
Senin gibisi var mı?
Zülüflerini dökmüş,
Bakışlar beni süzmüş,
Gamzeler bana gülmüş
Senin gibisi var mı?
Hüseyin der susalım!
Dua ile çıkalım,
Yare hemen varalım,
Senin gibisi var mı?
Karabağlar-İzmir 09.03.2016
Hüseyin DURMUŞ
Emekli Edebiyat Öğretmeni
Şair Yazar
www.kafiye.net
Savrul Sen T/arafıma
Bir çocuk gülüşü törpüleniyor kimsesizliğimden
yine sarıldım kaleme
satırlarım eğik kelimeler muamma
dört duvar yalnızlığı örseliyor ruhumu
bu sessizlik intihar gibi kesiyor soluksuz nefesimi
yine soğuk bir mart gecesi
yine ucuz bir mum alevi gibi üşüyor yüreğim
bir yemin örterken kalleşce üzerimi
gül yarası açılıyor sessizliğin eşiğinde
rayından fırlamış bir tren vagonu gibi
saçı başı dağınık satırlar dökülüyor
senden habersiz sayfa aralarına
ölüden farkı yok
özlesen diyorum
biraz da benim gibi
sende küle dönsen
savrulsan sen t/arafıma
bilmediğin kaç yanık var senden hatıra
incinen savruk ben de
olmasi imkansız diye diye
körelmiş bir duygu sabahı beklerken
sözlerinin kahpe yüzünden yük oldu uykusuz geceler
eşkiya bir kahır gibi biçti ömrümü
biliyorum soluksuz okuyorsun bu satırları
hissediyorum nefesini haydi gel
gel öp gözlerimden
yalvarmamsa istediğin yalvarıyorum işte
uzat ellerini hiçsizliğime
uzat ellerini
uzat sensizliğime
Ayfer Aksoy
www.kafiye.net
Alıştı Gönlüm
Sendeki soğukluk sıktı canımı,
Daha sensizliğe alıştı gönlüm.
Bigane bakışın yıktı canımı,
Daha sensizliğe alıştı gönlüm.
Sen bazen günlerle anmadın beni,
Kendine yakın dost sanmadın beni,
Başıma yağdırdın kederi,qami,
Daha sensizliğe alıştı gönlüm.
Vefanı görmedim vefalı gibi,
Cefanı çok çektim cefalı gibi,
Haste hal olsamda ,şifalı gibi,
Daha sensizliğe alıştı gönlüm.
Ayrılık sözünü getirdin dile,
Döndüm hazan vurmuş,sararmış güle,
Yanmadın halime,yanmadın bile,
Daha sensizliğe alıştı gönlüm.
Söz:Sema Dağlı.
www.kafiye.net