şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
Sevgiliye Mektup 1 ( Vuslata Doğru Bir Adım Daha)
Merhaba sevdam…
Yürüdüğüm bu yol senin yolun,aşkın yolu,vuslat yolu. Yürürken suluyorum çiçek çiçek açmış umudu.. Yüzümde hissediyorum senden esen mutluluğu.. Ruhum yolundayken huzur buluyor… Vuslat bu yolda beni bekliyor Biliyorum bir gün kader gülümseyecek ve beklenen vuslat sonsuzluğa erecek… Sevdam.. Bugün hayatımdan, sensiz geçen bir günü daha sildim… Her yeni gün vuslata bir adım daha yaklaşırken hasret yangınlarım daha çok büyümekte… Yangınlarımda ve sevinçlerimdesin… Vuslat bulutlarından süzülecek mutluluk yağmurlarında birlikte ıslanmak tek dileğim… Kendine bana baktığın gibi bak…
Seni seviyorum…www.kafiye.net
Yüreğim yüreğindeyken, duygularımın hafızamdaki kelimelerle birleşebildiği şu anlarda sana uzanan aşk, vuslat yollarındaki sevda katarına bir yenisini ekliyorum… Güneşli, yaza yakın sıcak bir Mayıs günündeyim. Gülümsüyor tabiat bana ,gülümsediğim gibi sana.. Başımda deli bir sevda, içimde şarıl şarıl akan aşkın damlalarıyla,sessiz, dingin, duru bir ırmak gibi önümde kıvrıla kıvrıla, içime huzur veren bir yolda sana doğru ilerliyorum her adımda. Bir elimde sonsuz mutluluk, bir elimde bitmeyen umut. Yürürken vuslata doğru besliyorum kalbimi, ruhumu.. Aklımda sana dair en güzel düşünceler, hayaller.. Gönlümün en güzel yerinde sadece senin için sakladığım hediyeler.. Bilmem kabul eder misin? Bir gün ya ben sana geleceğim ya da sen bana geleceksin ya,onun için..
Bir gün kavuşacağız diye hep böyle avuttum kendimi şimdiye kadar; mutluyum yine de hayali bile güzel vuslatın. Bak şimdi üzerimden kara bulutlar yerine
sevda bulutları geçiyor, karşıki ağaçta bülbülün güle aşkı şakıyor, sevgi nağmeleri var sesinde, bunların hepsi sonunda vuslat var diye..
Sana doğru yürüdüğüm yolun kenarları hep güzelliklerle dolu. Yerlerde sarı papatyalar,laleler,gelincikler.. Biraz ötede aşkın anlamı kırmızı güller.. ve saçlarımda MİMOZAlarla ben-biz sana geliyoruz sevinçle. Papatyalar, laleler, güller ve MİMOZAlar hepsi müthiş bir ahenkle dansediyorlar hasret rüzgarının her esişinde.. Hepsini hasret çektiğim zamanlardaki gözyaşlarımla suladım sevdam. Gönül çiçeklerim de senin için açtı.
…. 24.MAYIS.2010….
Mimoza Sarışın
SIZLAYAN YÜREK YARAM
Farz etki pembe bir rüya idim dün gece sende.
Uyandığında tebessüm etmez miydin yüzüme.
Her şeyi bıraktım ardımda…
Karşı sokakta ki çocuk parkında.
Gülüşümü, gözlerimi, masalımsı sözlerimi bıraktım sana.
Beni güzel hatırla!
Dizlerinde uyuduğumu, üşüyen ellerimi ısıttığını,
Karşılıklı birer sigara tellendirip kahve içtiğimizi.
Şimdi serin rüzgâra sarıyorum senden kopan yanımı,
Sızlayan yürek yaramı poyraza veriyorum.
Adresim sol yanımda, sızım yürek atışımda.
Beni güzel hatırla, sende kalan son bakışımda.
F.HAMZAÇEBİ
Haziran 2008
www.kafiye.net
YÜREĞİN SENİN
Yüreğin bir dag senin
Mavilerin en güzelini
Aydınlatan karlarcasına
Dingin ve doruklarda
Ve sesizligi soluyan
Masmavi bir gölün sularında
Bir sandal kadar yalnız
Ve mutlu
Ve uzaktaki
Issız bir köy kadar unutulmus
Cözümsüz günlerin gözlerindesin
Bu sessizlik delice ağlatabilir seni
Yüreğinde yırtılan bir hüznün kasırgası
En sonsuz özleyişlere karışabilir
Durmadan yaşanan o baharlarda
Çılgınca sevdaların şarkılandığı
Tenleri ürperten bambaşka bir tat
Ve dolu dizgin bir titreşim
Sonra yepyeni duygularla örülü
Bir korkunç alaboradır sevdan
Yüregin bir dağ
Gözlerin bir göl senin
27.08.2008
ISTANBUL
Doc.Dr. Zerda Onurlu
www.kafiye.net
Sensiz sessiz kaldım
Hüzünlerdeyim
Yine sensizliğimle baş başa…
Gecemde, gündüzümde
Aklımda hayallerim…
Kırık dökük,
Paramparça,
Beni bıraktığın hallerdeyim…
Sen gittin ya,
Güneş doğmaz oldu gönül bahçeme…
Açmaz oldu güllerim,
Bahar gelmez oldu sana ait yürekte…
Gel aşkım! Gel!
Beni dalımda koklamak istersen
Her zaman ki bahçemdeyim
Gidemedim, gidemem başka ellere…
Gel aşkım! Gel!
Muhtacım sesine, nefesine
Aşk ile bakan ay yüzüne
Aşkım, seni seviyorum deyişine…
Gel aşkım! Gel!
Bükme dalımı, kurutma çiçeğini,
Toprak gibi ihtiyacım var suyuna
Yağmur ol gel aşk-ı baharınla
Ellerimde ellerin,
Gözlerimde gözlerin,
Her gün güneş doğar yarınıma…
Gel aşkım! Gel…
Muhtacım yağmurun olmaya…
Yağmur TOPRAK
www.kafiye.net
Tek Adres Ölüm
Doğum, yaşam ve ölüm… Asırlardır süre gelen ve bundan sonraki nesillerde de devam edecek olan tek gerçek. Ölüm ise kaçınılmaz son gibi gözüken başlangıç.
Yazıldığı üzere yaşarız her şeyi. Kimilerimiz güler kimilerimiz ağlar. Ya zengin yaşarız ya da fakir. Bu durum kimi zaman değişir; olmadık zamanda olmadık yerde en olmadık kişi haline gelebiliriz. Dedim ya, yazılanı görür ve yazılana göre hareket ederiz. Yaşamlarımız, hayat kısıtlamalarımız ve belki de amaçlarımız farklı olabilir yalnız sonumuz bir. Aynı yeri göreceğiz en sonunda ve oraya gidip bir başlangıca adım atacağız. Kim olduğun, neye göre yaşadığın ve hayatta ne yaptığın bir bir sorgulanırken, sen sona bir adım attığının farkında olacaksın ve ölümden kaçamadığını, her nereye gitsen de senin alın yazında bulunduğunu göreceksin.
Ölüm, yaşamın sonsuz kısmı… Sonumuz ölüm, yaşamımız ölüm ve varımız da ölüm… Önümüze çıkan tüm yolların kesiştiği yer; ölüm… Ne kaçmak mümkün ne de kovalamak… Er geç buluşacağımız tek adres; ölüm.
MİNE POLAT
www.kafiye.net
Köhnemiş İzmir’e
Rüzgar hırçın, bulutlar alabildiğine kızgın!
İzmir sokakları şimdi yaşama olmuş kırgın,
İnsanlar sokakta bir bine olmuş dargın,
Akşam güneşi batar ufukta aheste şimdi.
Yalnızların şehri derler köhnemiş İzmir’e
Sevdalılar birlikte olamaz, dargındır yine,
Gökyüzündeki bulutlar ayırmak istercesine!
Akşam güneşi batar ufukta aheste şimdi.
İnsan selinde hüzün var sokaklarda akarken,
Yüzler gergin, bulutlara küskün giderken!
Umutlar tanıdık bir dostu sokakta ararken,
Akşam güneşi batar ufukta aheste şimdi.
Tahta masalar sokakta olmuş bir hoş!
Sandalyelerde oturanlar inanın bir hoş,
Mutluluk için sıraya geçmişler, bir hoş
Akşam güneşi batar ufukta aheste şimdi.
İzmir’in; suyuna, kızına, havasına inat!
Yaşama tutunmak isteyeni tutmuş bir inat!
Umutlar kalamaz başka güne olur inat,
Akşam güneşi batar ufukta aheste şimdi.
Biraz gülücük, biraz umut, şimdi olmasın mı?
Sevda özlemi çeken umutlar, inanmamalı mI?
Gül yüzleri gülücükler umutlandırmasın mı?
Akşam güneşi batar ufukta aheste şimdi.
Gökyüzü kızıla döndü artık yavaş yavaş,
Haydi kalkalım artık, yol alalım arkadaş!
Sevda çiçeğinin kokusu sana olsun yoldaş!
Akşam güneşi batar ufukta aheste şimdi.
Hüseyin der garip yaşamda yalnız olmayın!
Sevda yükünü yaşamda yalnız bırakmayın!
Gülleri gülücüklere biraz olsun bırakın!
Akşam güneşi batar ufukta aheste şimdi.
İzmir / 27.11.2010
Hüseyin DURMUŞ
www.kafiye.net

Beşikten mezara kadar ilim gerekli,
21Ocak 2001
Vehbiye yersel
www.kafiye.net
Ana Oğuldan Beter
Oğlunun bana yaptığını anlattım ona…
Ana oğlundan betermiş, hak verdi oğluna.
Saygı,terbiye kalmamış,konuşmak boşuna.
Sonra pişmanlık duydum,keşke konuşmasaydım.
Herkes bencil olmuş,aldıran yok kırılana.
Susmaktır en iyisi,hak araman boşuna.
3.11.2010
Vehbiye Yersel.
www.kafiye.net
| Postacımız
Birgün yürüyüşten eve dönerken,posta kutularının bulunduğu odada dinleneyim dedim.o sırada postacı geldi. Posta arabasındaki kolileri taşıdı, merhaba dedi. ve işine devam etti kolileri ayırırken işine odaklanmıştı. kendini o kadar işe vermişti ki, onunla konuşmamaya gayret ettim. İşini çabuk bitirmeye çalışıyordu, dişarda arabada arkadaşı 0nu bekliyordu. Ayırdıklarını PTT kutularına koyuyordu,yanına yaklaştım,bana bakmadı bile, fotoğrafınızı çekebilir miyim? Dedim. okey diye cevap verdi.Ben hayran oldum, takdir ettim. Bu kriz varken, herkes işini kaybetmekten korkuyor sandım. Halbuki işin gerçeği üstlendikleri işi tam yapmalarıdir.
Onun fotoğraflarını çekerken,işini yapıyordu. Bugün getirdiği koliler,posta çok fazlaydı, Kızıma gelen mektupları alayım eve çıkayım diyerek,biraz daha oturdum,onu seyre daldım. Senet, mektup, reklam v.s kutulara koyuyordu. Burada emeklilik yaşı erkeklerde 67, bayanlarda 65.. herhalde 60 kusur yaşlarındaydı.ama görüldüğü üzere dinçti. Burada insanlar çok iyi besleniyor,ayrıca spor yapıyorlar.herkes koşuyor. Dinlene dinlene yürüyeni görmedim.herkes ritmik adımlarla yürüyor.veya koşuyor. 25.06.2009 Mountain View.California usa |
| Vehbiye Yersel www.kafiye.net |