şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
NAMUS ELDEN GİDİYOR
Neler oluyor bize nereye bu gidişler
Vicdanınız var ise bu işe bir dur deyin
Namusa göz dikiyor yalan taktir edişler
İsterseniz bu işe sizde cilve kur deyin
Kiminin yaşı on dört, kiminin yaşı on beş
Sosyal medya içinde birde gurup kurmuşlar
Sana ne ki bunlardan demeyin sakın kardeş
Kırk yıllık manken gibi poz verip de durmuşlar
Masada boş şişeler ellerinde siğara
Hepisi çırılçıplak ar, haya dan haber yok
Yapışmışlar dudaga benziyorlar sığıra
Mahrem bölgelerinde el kadar bir siper yok
Daha on üç yaşında göğüsleri çıkmadan
Lezbiyenim ben diye sayfaya resim asmış
Atmış yaşında gavat kılığına bakmadan
Muhteşemsin sen demiş beğen tuşuna basmış
Ey andropoz hastası acil vakhalık sefil
Alkış tutuğun bu kız senin kızın olsaydı
Yaptığı davranışa olur muydun ki kefil
Demez miydin; Yarabbim doğduğu gün ölseydi
Bu kızlar sizin, benim, yurdumun kuzuları
Demeyin sakın bana karışma sen sana ne
Her atanın bağrında aynıdır sızıları
Nasıl derim; kızım yok aman boş ver bana ne
Birlikten kuvvet doğar duyarlı olmak gerek
Şikayet edin nolur kapansın bu sayfalar
Yıkılmasın toplumda namus denilen direk
Kurulan tuzaklarda yok olacak tayfalar
Uyan ey Türk gençliği senin özün bu değil
Kanı bozuk değil ki senin atalarının
Avrupa gençliğine sakın verme gel meğil
Bir gün dönüşü olmaz yaptığın hataların
Safiye SAMYELİ
www.kafiye.net
SENDE VEFASIZ ÇIKTIN
Sabah güneşim batmış akşama hiç gerek yok
Sende riyakâr çıktın olmayan tahtım gibi
Mutluluğa hasrettim gam kedere gönlüm tok
Sende vefasız çıktın gülmeyen bahtım gibi
Ömrümden ömür verip kul etmişken bedeni
Sen hep ızdırap verdin neydi bilmem nedeni
Bakma boşa ardına çağırmam ben gideni
Sende vefasız çıktın gülmeyen bahtım gibi
Senden ayrı bir saat bir saniyem olmazken
Sensiz yediğim aşta tadı tuzu bulmazken
Salâvatsız ismini dudağıma almazken
Sende vefasız çıktın gülmeyen bahtım gibi
Elif gibi dik başı vav misali bükensin
Aldığım her nefeste gırtlağıma çökensin
Ruhumu bedenimden şahadetsiz sökensin
Sende vefasız çıktın gülmeyen bahtım gibi
Bir avuç yüreğimi kırk parçaya böldürdün
Beş paralık kulları hallerime güldürdün
Beden yaşıyor ama bak ruhumu öldürdün
Sende vefasız çıktın gülmeyen bahtım gibi
SAMYELİ,yim şaşkınım sözüne kandığıma
pişmanım yalan yere sevdana yandığıma
Lanet ettim bin kere adını andığıma
Sende vefasız çıktın gülmeyen bahtım gibi
Safiye SAMYELİ
www.kafiye.net
Sağ yanımda cehennem var, sol yanım aşka sürgün
Sözüm geçmedi kadere, yıllar yorgun ben yorgun
Ben İstanbul’dum sen Fatih,fethettin gülüm beni
Derbeder eyledi canı, son yediğim bu vurgun
Pervane olmuştum sana, aşıktım suna gibi
Gözlerimden kan döktürdün, ellerimde kına gibi
Vuslatsız koydun aşkımı, yad ettin gülüm beni
Karardı tüm umutlarım, aylarım sene gibi
Hep baharları bekledim,solan güllere inat
Bitmedi ki kara kışlar, yine aynı seranat
Sevda denilen oyunda, mat ettin gülüm beni
Sevenlerin kaderi bu, değişmez ki kainat
SAMYELİ’ne karışınca, Reyhanların kokusu
Bozulurmuş her bedende, beş duyunun dokusu
Top tüfekle yıkılmazdım, mahvettin gülüm beni
Bırakmıyor ki yakamı, şimdi ölüm uykusu
Safiye SAMYELİ
www.kafiye.net
Görünmez Oldun
Ani bir bakışla baktın,çekildin,
Kalbime nur gibi aktın,çekildin,
Gönlümü otlara yaktın,çekildin,
Söyle,niye göze görünmez oldun?
Her zaman gözledim senin yolunu,
Bilmem kim bağladı o el-kolunu,
Bu kadar incitme Tanrı kulunu,
Bir kale misali alınmaz oldun.
Sükutun bürüdü bütün cihanı,
Bir söyle senin o insafın hani,
Çürüdü Semanın bu yazık canı,
Mızrapsız tar gibi çalınmaz oldun.
Sema Dağlı
www.kafiye.net
İyi Değilim Bu Aralar
İyi değilim bu aralar
Yarım kalmış bir şiir gibiyim
Yorgun bir şairin dudaklarında
Ve bir hüzzam şarkı
Hüzün garında…
İyi değilim bu aralar
Yokluğun, yüreğimde fay kırıyor
Gece gündüz
Amansız
Depremler oluyor gönül şehrimde
Çocuk düşlerim birer birer can veriyor
Zamansız
Yerle bir oluyor tüm umutlarım
Bir ben kalıyorum
Çığlık kadar çaresiz
Tek başıma
Yapayalnız
Kimsesiz…
İyi değilim bu aralar
Dudak bükümüyüm solgun bir yüzde
Ve yaprak dökümü
En asi güzde
Tebessümüm güvercin kadar ürkek
Yanağıma kondukça ürperiyor
Ömrüm avuçlarımda
Nefesim, nefesimde eriyor
İyi değilim bu aralar
Her sabah gözyaşlarımla yıkıyorum yüzümü
Saçlarımı hırçın rüzgârlara taratıyorum
Sonra tenha bir sokağa salıyorum kendimi
Adım adım seni sayıklıyorum
Bitkin adımlarımdan can çekişiyor kaldırım taşları
Utanıyorum.
Ve nasılsın diye soranlara hep, iyiyim diyorum
Yani yalan söylüyorum
İyi değilim bu aralar…
Serkan Uçar 02.01.2012
www.kafiye.net
Yoruldum Anne
Tek bir uğrayanı bile olmayan,
Bir han kapısına vuruldum anne,
Zincir kucaklayan, kilit misali,
Kir, pas içinde her yanım,
Ne bir damla yağmur ile yıkandım,
Ne gün yanağına, sürdüm yüzümü.
Bir tek,
Haramilerin fenerinden gördüm,
Yağma sevdaları,
Lâl gece yarılarında,
Ve aç kurtları,
Çakalları duydum,
Çığlık çığlığa.
Yırtıp karanlığı bir bir çoğalan.
Derme çatma bir ömürdü benimki,
Üflesen toz bulutu,
Balyozlar indikçe duvarlarıma,
Parçalara bölünerek,
Elenip kuma dönerek,
Savrulup kartal kanatlarından bir bir.
Lodosla sahra’ya sürüldüm anne,
Sahabeler geçip gitti üstümden,
Kulaklarımda asılı kaldılar,
Develerin aksak ayak sesleri
Dallarımdan düşerken yapraklarım,
Bir balta, ağzında yarıldım anne.
Bir yanım çocukluğuma,
Bir yanım, ölüme sarılıp düştü.
Benden geriye kalan,
Sana baktığım an da ki gülüştü.
Bunca işkenceden yoruldum anne.
Oysaki ben,
Bir çocuğun yüzünde,
Ilık bir tebessüm olmak isterdim.
Toprağın rahminden doğmak rengarenk,
Akıp gitmek çeşmeden gürül gürül,
Denizin kıyısında çakıl taşı,
Mutluluk adına düşen gözyaşı,
Sevincin yoldaşı olmak isterdim.
Serkan Uçar 17.09.2009
www.kafiye.net
ASIRLARDIR AĞLARSIN (FİLİSTİN)
Asırlardır ağlarsın dinmez içinde sızı
Bombalarla vurulur yanarsın sen Filistin
Babalar biçaredir ölürken oğlu kızı
Ekmeğini kanına banarsın sen Filistin
Düşmanında roketler senin elinde taşlar
Beşikte ölür bebe, ana gözünde yaşlar
Uzaktan ahkam keser umarsız kocabaşlar
Acaba dostun var mı sanırsın sen Filistin
Haçlılar saldırırken gelip de akın akın
Dinmeyen bir nefretle yıkıldı evin barkın
Yola çıkmış geliyor Selâhattin çok yakın
Ateş yağarken gökten donarsın sen Filistin
Gündüzün de gecen de dehşet var her yerinde
Zalimler kinleriyle tepinir üzerinde
Açılan yaraların hepsi pek çok derinde
Nicedir hiç durmadan kanarsın sen Filistin
Gazze’den yükselirken göklere kara duman
Canhıraş feryatlarla inler, titrer asuman
Geçip giderken zaman gelir ilahi ferman
Aksa’da Rabbe kurban sunarsın sen Filistin
Şimdi gelinen çağda hür dünya seyrederken
Bitmeyen bu sınavda hala ben varım derken
Onca zulüm ve zorda Hakk’a şükür ederken
İsrail’i lanetle anarsın sen Filistin
NİLÜFER SARP
www.kafiye.net
DAĞAM
NE BİR DAĞAM, NEDE KAYA,
YÜKSELDEREM SENİ AYA.
İÇİMDEKİ BU DÜNYAYA,
KOYUB YAŞADARAM SENİ.
BU ÖMRÜ SENE ADADIM,
TARİHLERE GEÇDİ ADIM.
BU DÜNYANI ADDIM-ADDIM,
ARAYIB BULARAM SENİ.
HASRETİNLE YANA-YANA,
DÖZÜB DURDUM BU HİCRANA.
ÖMRÜM GELDİ AXI SONA,
ÖZÜMLE GÖTÜRREM SENİ.
SAĞIM, SOLUM DERTLE DOLUB,
SELLER AXMAZ GÜLLER SOLUB.
YÜREGİNE MELHEM OLUB,
SARIB SARMALARAM SENİ.
MÜELLİF YEGANE SERCUVARLI… 10-10-2011. SUMQAYIT.
www.kafiye.net
Bu akılsız kafada nicedir bilim
Ağzımda biçare dolaşır dilim
Dertli dertli gezer yorgun dolabım
Derdimin dermanı sende Çalap’ım
Ne boyum uzar ne kısalır enim
Sırtımda bulunmaz urbamla yenim
Dertli dertli gezer yorgun dolabım
Derdimin dermanı sende Çalap’ım
Doğruluk tarlasına yalan ekemem
Dosdoğru bildiğim yoldan sekemem
Dertli dertli gezer yorgun dolabım
Derdimin dermanı sende Çalap’ım
Doldurdum küpümü, ben de ne gizler
Yaşlandı bedenim tutmuyor dizler
Dertli dertli gezer yorgun dolabım
Derdimin dermanı sende Çalap’ım
Duymadım görmedim söylemedim söz
Meşedir ağacım özümdür bu öz
Dertli dertli gezer yorgun dolabım
Derdimin dermanı sende Çalap’ım
www.kafiye.net
ACI KAHVEM
Bal rengi gözlerin,
Karışmış kahveye,
Bir yudum kahve,
Bir yudum bal, içer gibiyim.
Gözlerin konuşsun,
Tan ağarıncaya dek,
Yine de doymam,
İçerim yudum yudum…
Geçmiş günlerdeki,
Tüm kederler silinsin,
Derbeder, per perişan,
Kalmadık mı sanki,
Gece yalnızlığa,
Gebe kalınca,
Yeter ağlama,
Feryadın dinsin,
Dostluğun İlelebet,
Varsın kahveler bitsin,
Kırk yıllık muhabbetin,
Gönülde adı kaldı,
Damağımda hâlâ, kahvenin tadı kaldı.
Belgin Turan 03/12/2008
www.kafiye.net
