şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
Gece toprak damlarda yatarken ayın şavkı vururdu yüzüme. Gökyüzünün perdesini nakış nakış süsleyen yıldızlara bakarken, nakışın nakkaşına sığınırdım sessizce. Ateş böceklerinin önce sesi gelirdi inceden ve hemen ardından kuyruklarında yanıp sönen kor renkli lambalarıyla gözümün önünden geçerlerdi. Bir yandan kurbağaların akortsuz senfonisi,
’Ne yukarıda gökte,ne aşağıda yerde,ne de yerin altında suda bulunanın resmini yapma,onlara tapma ve hizmet etme.Çünkü ben,senin efendin ve tanrın,kıskanç bir tanrıyım’’(Çıkış 20,4).
Hiçbir şey yoktu dünyada. Önce söz vardı. Sözler bir araya geldi, şekillendi. Sonra sözün darası, kendiliğinden eridi. İmbikten geçti. Özüne başka anlamlar yükledi. Zaman zaman imgeler ve simgelerle buluştu. Kendine yeni şekiller, türler edindi. İnsanların duygu ve düşüncelerine tercüman oldu.Kimi zaman bir romanın özeti, kimi zaman da bir tiyatro
Türk Dilli Ülkelerin ve Toplumların II. Medya Forum’u 27-30 Ekim tarihleri arasında Azerbaycan’ın Başkenti Bakü’de yapıldı. Açılış oturumunun sonlarına doğru, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti temsilcisi Prof. Dr. Ata Atun söz hakkı alarak Türk Dilli Ülkeler Medya Birliği’nin oluşumu hakkında sizlere tarihçesini anlatmak istiyorum diyerekkonuşmasında şu ifadelere yer verdi.
Prof. Dr. Ata Atun KKTC Cumhur Başkanı Danışmanı,
Merhabalar sevgili dostlarım. Umarım sağlık, sıhhat ve afiyettesinizdir. Bu yakıcı ve bunaltıcı sıcakların son dönemlerini yaşıyoruz. Halkın arasında bir tabir vardır; “Bu sıcaklar pastırma sıcaklarıdır.” Serin ve daha ılık günler yakın artık. Ben rahata ereceğim ılık ve serin havalarla. Sizlerde umarım ılık havaların gelmesine ve yaz mevsiminin gitmesine üzülüp şikayetçi olmazsınız. Gerçi insanoğluna yaranılamaz.
19. asır da Kraliçe Viktorya’nın başbakanı William Evvald Glodstone, “Türk tehlikesini ortadan kaldırmak için dünyadaki Türklerin son ferdine kadar öldürülmesi lazımdır” diyordu.
Değerli dostlarım merhabalar. Umarım; sağlıklı, zinde ve duygu yüklü günleri başarılarla süsleyerek geçiriyorsunuzdur. Gerçi herkesin mutlu ve başarılı olması mümkün değil ama yine de benim dileğim herkesin başarılı olması, mutlu ve geleceğinden emin olduklarını görmek. İnanın sizleri mutlu görmek beni de sevindirir dostlarım.
Değerli dostlarım. Uzun zaman oldu sizlerle görüşmeyeli. Nasılsınız bakalım? Şimdiden bir çoğunuzun iyiyiz demesine karşın, bir kısmınız ne sen sor ne de biz söyleyelim der gibi sesler gelmeye başladı bile kulağıma. Benim durumum emeklinin ahvali diye belirteyim dostlarım.
Dünün eğitim kurumlarına entelektüel zevklerini tatmin veya bilimsel tutkuları için, yalnız aristokrat sınıflar ilgi gösterirdi. Okullar genellikle paralı ve azdı. Toplumların sosyo-kültürel yapıları sanayideki devrimsel gelişmelerle değişmiş, politik ortamda demokratlaşma kaçınılmaz bir hal almıştır. Demokrat hükümetlerin vatandaşlarına götüreceği hizmetlerin başında da eğitim ve sağlık hizmetleri yer almıştır.
Eğitim kültürel, sosyal, ekonomik ve politik değişmelerin etkisi altında devamlı değişme durumundadır. Eğitim kurumları ve eğitim işiyle ilgili olanlar bu etkileri görmek ve programlarını, planlarını, stratejilerini buna göre yapmak zorundadırlar. Esasen başlı başına karmaşık bir yapıya sahip olan eğitimin dış etkenlerin baskısı ile daha da karmaşık hale geldiği; sorunların adeta çözülemez,