şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
Geceler bitsin diye haykırırım her zaman dünyaya ama gecelerin dostum olduğunu ne de çabuk unuturum oysaki. Geceler olmasaydı eğer kim nasıl içini dökerdi duvarlara. Zifiri karanlık sökerken içe saplanan huzuru ağlamaklı geçirmek ne de büyük bir kayıp
Boş… Bana gelen ve benden dışarıya akan hisler bomboş… Gözkapaklarım nedensiz çaba sarf ediyor. Ne duvarın ne de karşımda dikilen insanın değeri var. Ayna kırıkları acıtıyor ayağımı ansızın; az da olsa çıkarıyorum sanal âlemden zihnimi… Ayna karşımda gurur verici
Özlemlerimle geldim. İçimde yeşeren goncaların, bütün ihtişamını yaşarken bahar, bebeğin masumiyeti ile geldim kapına… Aşk sözcüklerinin kekremsi burukluğu dilimde pas gibi kalırken, söylenmemiş sözcükler boğazımda düğüm düğüm kalıyordu… Ruhumun
Neden gittin sevdiğim! Neden! Sen gittin ben bakakaldım arkandan. Söylenecek çok şey vardı, sustum! Hiçbir şey yapamadım. Gözlerim konuşsun istedim… Donuk gözlerimle sadece gidişini izledim. Her zaman bu böyle değil miydi? Kelimeler yetmiyor bazen anlaşılmaya,
Sevmek, kabullenmektir bazen. İyisiyle, kötüsüyle, yanlışıyla, doğrusuyla. Bende seviyorum onu işte. Onunla vakit geçirmeyi, onunla zamanı unutmayı, gün geçtikçe artan her bir dakika çoğalan bir sevgiyi hem de…
Ne zaman haelse sarı sarı yapraklar düşse dalından ve sürüklense rüzgârın önünde aklıma düşersin. Güneş ne kadar ısıtırsa ısıtsın dağları, ovaları, ne kadar parlak olursa olsun hep hüzündür içim, üşürüm. Üstüme üstüme yürür hüzünlü güz gülleri. Bilirim ki acılardır
Sen yüreği ellerinde, puslu sabahların sahibi, mavi bir yürek ve içli bir sevda taşıyan yağmur gözlü şehir kaldır gözlerini yerden. Ağırdır yükü sevdanın ve ağırdır sevginin hasreti. Mavi bir yürek ve kızıl bir sevda benimki. Bir gerdanlık taksam boynuna dilberin, ahu bir gözle
Adına söylediğim ve ruhuna bestelediğim tüm şarkılardan bir sevgi kulesi kurarak seni bulmaya çalıştım. Şarabımın kadehleri senin yokluğuna kalkıyor. Yaman yalnızlığıma kaderimle kılıç sallıyorum. Elveda dediğim sitemkâr sevdaları tıkarak zindanlara gözyaşı mendilimi
Sesinin türkuaz özleminden bir sıyrılabilsem, sana ve dirayetsizliğime aldırmazdım. Karalayıp karalayıp bir kenara tutuşturduğun sözlerimi, bir bütünleyebilsen anılarına bir daha dönüp bakmazdın. Ben senin yokluğunda düşlerimi gülüşlerinle ısıttım. Ama
İki dudağından düşen her cümleye beni kat. Ekmeğinden bir parça, kana kana içtiğin sudan bir yudum ve aldığın her nefesten bir umut yolla. Sen doldur yüreğimin boşluklarını. Sahibim, ömür sebebim, gönül güzelliğim ol. Islat beni sevda sözcüklerinle… Sonra ıslattığın her