Kategoriler

Arşivler

Nezahat KAYA Kategoriler

Tarih 23 Tem 2016 Kategori: Nezahat KAYA

AKİT

“Üfle sura İsrafil” yolcu kalksın ayağa
Kimbilir çamurların arasında dostlar var
Mütebessim hoşlukla sinesinde kurağa
Masumlar sabretikçe yıkılsın koca duvar

Tarih 3 Tem 2016 Kategori: Nezahat KAYA

Küheylan Narası

Sinede ağırlık kalpte iştiyak
İnsanın zoruna gidiyor işte
Haddini zorlayan gönüle kıyak
Bir ömrün içine yetiyor işte
Sinede ağırlık kalpte iştiyak

Tarih 3 Tem 2016 Kategori: Nezahat KAYA

Seni Sevmek Güzel Şey

Kuşattığın sineme şu dünyanın ışığı
Bakışınla doluyor seni sevmek güzel şey
Görmediğim gün zindan gönlümün alışığı
Aklım sende kalıyor seni sevmek güzel şey

Tarih 18 Haz 2016 Kategori: Nezahat KAYA

EFENDİM (2)

İnkârcılar dünyanın sarmıştı gövdesini
Gözlere mil çekerek, örtmüştü perdesini
Ha koptu ha kopacak derken küçük kıyamet
Beklenen güneş doğdu bitti mazlum çilesi

Tarih 14 Haz 2016 Kategori: Nezahat KAYA

EŞİK

Sinede koşturmanın diğer adı izdiham
Seyr-i sülük ederken isteniyor selamet
İki kaş arasında nükte sükut, insan ham
Mihmanın arandığı hüsnedir istikamet

Tarih 14 Haz 2016 Kategori: Nezahat KAYA

SEVDİĞİM

Yorulmuş gözlerine hüzün düşerse şayet
Hüznüne güz getiren nem dağının tuzuyum
Acemice saklanan damladaysa ihanet
Ağırlaşan kirpikte kantarın topuzuyum

Tarih 28 May 2016 Kategori: Nezahat KAYA

EŞİKTE HASRET YÜKÜ

Kendinden geçen güneş ışığında yiterse
Yum gözünü birtanem tesiri ulaşmasın
Tuttuğun nefesinde, tenzilatı biterse
Lâl olayım yerine gam sana bulaşmasın

Tarih 21 May 2016 Kategori: Nezahat KAYA

MEVLANA’YA

Gönüle köşk, yeryüzü; sekiz asırdır ırak
O çile makamından, ilmin mücevherinden
Saygıyla anılırken gerçek mürşit erinden
Yüreklere iz koyan hasret bu kadar berrak

Tarih 21 May 2016 Kategori: Nezahat KAYA

ŞÜKRAN

Ademden yürek izi muştulu emanette
Tavrına has imzası dili vardı üslubun
Hatrını iliştirmiş kıymetli hitabette
Şahitti sözcükleri üstü pulsuz mektubun

Tarih 21 May 2016 Kategori: Nezahat KAYA

Veranda

Yalancı baharlarla geldi geçti ömrümüz
Yine de pişman olup dönmedik yolumuzdan
Ferahlayalım derken çığlıktı hırgürümüz
Dışa taşmıştı hüzün yamalı kolumuzdan