şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
Karanlığı bir bir yırtıp gecenin zaferini kutlayan yıldızlar, var oluşlarını neye borçlular? Onlar aydınlıkta inzivaya çekilir ve neşenin çalım sattığı gülüşlerini doyasıya yaşarlar, biz görmesek de. Zaten güneşin olduğu yerde lambanın açık olup olmadığını kim fark edebilir ki? Ne zaman gün, neşeye küser, ne zaman güneş, kabuğuna çekilir işte o vakit manaya bürünür en ufak ışıldamalar. Yıldızlar da işte o vakit şaha kalkar, o vakit alırlar ellerine umutları
“Bakacak arkamdan mutfak penceremiz.
Balkonumuz geçirecek beni çamaşırlarıyla
Ben bu avluda bahtiyar yaşadım bilemediğiniz kadar
Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi’nde Ziya Osman Saba bir fotoğrafçıya gider, ondan kendisinin fotoğrafını çekmesini ister. Yalnız, kederli ve içli şair, “Dünyada her insan az çok bir felakete uğramış olabilir. Bunun için büsbütün kötümser olunur mu? Felaketler yerine saadetleri, ölmüşler yerine doğacakları, geçmişler yerine gelecekleri düşünmeliyim.
‘’Önce selam ,sonra kelam’’ düsturuna uyarak siz değerli okuyucularıma ‘Merhaba’ diyerek başlamak istiyorum söze. “Benden size zarar gelmez” demektir merhaba. Günlük yaşamda sıkça kullandığımız bu selamlaşma sözünün bu anlama geldiğini birçoğumuz bilmez. Sözü, anlamını bilerek kullanmak sözün içini doldurur. Öyleyse, bildiğimiz bilmediğimiz bütün dillerde merhabalaşmak gerek. Zira içten bir merhabayla başlar her şey.
Bir üniversitenin kız yurdunda müdüre hanımın başı derttedir. Kızlar sabah makyajından sonra, kalın bir tabaka ruj sürdükleri dudaklarıyla aynaya okkalı bir öpücük kondurup, öyle çıkmaktadırlar lavabodan. Zavallı hademe kadın, temizlik maddesi yetiştiremez hale gelir,
Hayata yaşamaya bir kere geldim ben.
Tüm dertleri arka bahçem de ,derince bir çukur kazarak açılmamak üzere toprağa gömdüm .
Ohh be Mutluluk bizlerin elinde dostlar pozitif düşünceyi kendimize yer edinelim.
Bugünün tekrarı asla olmayacak,hayata bende varım demeniz yeterli olacaktır…
Türk Birliği köken itibariyle Türk olan tüm ülke, özerk yönetim vb. devletleri tek çatı altında toplanması.
Atatürk’ün bu konu hakkında vecizeleri:
(Cumhuriyetin Kurucusu Atatürk; “Bugün Sovyetler Birliği dostumuzdur, müttefikimizdir. Bu dostluğa ihtiyacımız vardır. Fakat yarın ne olacagını kimse bugünden kestiremez. Tıpkı Osmanlı gibi, tıpkı Avusturya-Macaristan gibi parçalanabilir, ufalanabilir.Bugün elinde sımsıkı tuttuğu milletler avuçlarından kaçabilirler. Dünya yeni bir dengeye ulaşabilir.İşte o
İnsan isterse, gerçekten, ısrarla isterse dağları devirir.
Herhangi bir isteği, gerçekleşmemişse bir insanın, onu yeterince
istemediğinden, neyi, nasıl istemesi gerektiğini bilmediğinden ya da isteği
uğrunda çaba sarf etmediğindendir.
Ahlak bir davranış biçimidir. İnsanlara özgüdür. Ahlak ,güzel ve çirkin olmak üzere iki kısma ayrılır. İyi ahlak ,kur’an ve sünnetin ışığında insanların razı olduğu en güzel davranış biçimidir.Çirkin ahlak ise.Allah’ın ve resulünün yasakladığı insanların hoşnut olmadığı davranışların bütünüdür. Güzel ahlak ,o kadar güzel bir meziyettir ki bütün insanlar huzur içerisindedirler.Hatta hayvanlar ve cansız
Şanlı tarihimiz altın harflerle yazılı kahramanlıklarla doludur. Asil ecdadımız dini değerlerle kahramanlığın senteziyle yoğrulmuştur. Bunun sonucunda Çanakkale doğmuştur.
İstiklal harbimizin kazanımıyla ve Kıbrıs çıkarmasıyla devam etmiştir.