İHİTYAR NEYZEN

Ah!..
Bir öpebilseydim
Serçelerin gözlerinde,
Ürkütmeden seni.
Şuursuzca dolaştım sokaklar da,
Arsız kediler misali.
Çok destanlar yazdım ama,
Sen olunca yasak koyan…
Titredi ellerim gönderemedim.
Bil ki yasaklarına boynum kıldan ince,
Silinmedin kalbimden,
Bitmeyen sevdamla,
Seni orada okşadım,
Sessizce sevdim bu gece.

Sahil boyu yürürken,
Sonu olmayan gecenin fehminde,
Son durağımdı,
Cumba saçaklı evinin
Aşı boyalı duvar dipleri.
Melekler kadar masumdu,
Gamzelerindeki gül çiziği.
İnceden bir ney sesi
Kırık plakta hüzzam vuruyordu,
Sonu olmayan masalların kuytusu,
Bitmeyen seranattı bu gece…

Haykırdım gökyüzüne
Martılar şahitlik etti sevdama.
Öksüz çocuklar gibi ararken kokuna,
Saçlarına kaç köz döktüm,
Bir bilsen bu gece.
Acıların kuraklığı vurdu,
Müjganları nemli gözlerime.
Aş diyordun dağları.
Bu dağlar sonu olmayan,
Dipsiz bir yâr.
Sekizde sekiz kusurluyum
Susmak sükutü ikrar.

 

Sanma ki aramızdaki bir uçurum
Sen düşlerimin emsalsiz meleği,
Ben ise garip bir kul.
İşte budur aramızdaki,
Sonu olmayan,
En derin uçurum..

Vurulsun bütün yıldızlar,
Doğmasın mehtap,
Sökmesin şafak.
Martılar görmesin,
Gözlerimdeki gizlenen hıçkırıklarımı.
Tümcesi eksik şiirlerden kaçan,
Çakır keyif gönlüm.
Alabildiğince dumanlı
Alabildiğince sarhoş bu gece…

Sahil kenarında,
Bir çift çıplak ayak izi,
Yürekte inceden bir sızı
Bir de şarkılar yarım kaldı,
Sonunu getirmeye yetmedi,
İhtiyar neyzenin son nefesi
Yetmedi bu gece…

 

Safiye Samyeli
www.kafiye.net