SEN GELİNCE AKLIMA

Sen gelince aklıma, öksüz camlarda sözüm
Eli zarafet giymiş kelimeler canlanır
Gamzeme sen dolarsın bir ırmak olur gözüm

Sükûnet işli kalbim birden heyecanlanır.

 

Sen gelince aklıma, karanfil yaprak döker
İpek şala bürünür gün batmadan gökyüzü
Hovarda ıslığımı dilim dilinden söker

Bahar şarkısı çalar kıskandırır son güzü.


Sen gelince aklıma, yağmurun avucunda
Sessiz serçeler öter dalında akasyanın
Güneş doğar gülerek parmağımın ucunda

Tüm sevdalar canlanır üstünde Amasya’nın.

Sen gelince aklıma, döner bir keskin hançer
Yüreğimin üstüne vurur acımaz vurur!
Gözlerim kapılarda bekliyorken bir haber

Mektubun uçar suya umut ırmağım kurur.

Sen gelince aklıma, saçlarına taktığın
Ak leylağın altında asılırım bir iple
Sönecek mi bu ateş nefesinle yaktığın

Baş etmem mümkün müdür firkat adlı rakiple?

Sen gelince aklıma, kumdan kalem yıkılır
Kalem elimden düşer yazamadan arından
Silinmiş hayalinle boğazım da sıkılır

Çekilirim sessizce hayatın kenarından.

Sen gelince aklıma, eteğini savurur
Gölgelere sarılır sessizce yeşil vadi
Susuz kalır bahçeler vuslat narıyla kurur

Dayanmak mümkün değil ne olursun gel hadi!

Afet İnce KIRAT
www.kafiye.net