Hayata Dair

Bazen o kadar sinirleniyorum ki diyorum ki, ben niye yaşıyorum ama bir taraftan da oğlum var ben kocamın ikinci eşiyim ve ikimizde aynı evin içinde yaşıyoruz.

Beni ayır diyorum bana kızıyor. Bir gece benim yanımda yatıyor, bir gecede onun yanında. Sabah benim gözümün önünde banyo yaptıkları zaman ölüyorum, bitiyorum, kahroluyorum, sevdiğimi başkasıyla paylaşamıyorum. Ona bakmaya, dokunmaya kıyamazken, o başkasıyla beraber oluyor. Kaldıramıyorum, bu çok ağır bir yük, taşıyamıyorum. Ben daha 20 yaşındayım, bu kadar derdi kaldıramıyorum.

Ailem bu evliliğe karşı çıktı ama ben dinlemedim, sevdiğimi seçtim, 1 yıldır ailemi görmüyorum. Annemin sesini bile duyamadım, onu çok özledim, eğer onu görmeden ona bir şey olursa yaşayamam, sizlere bunları göz yaşımı akıtarak yazıyorum. Kimse beni anlamıyor derdimi kimseye söyleyemiyorum.

Yüreğim çok kabarmış, kalbim sıkışıyor nefes alamıyorum, yüksek bir yere çıkıp avazım çıktığı kadar bağırmak istiyorum !.

Ev onların, ben sonradan geldim o eve, eşi diyor bu benim evimdir!..

Kocan olmasaydı seni çoktan kapı dışarı ederdim. Kocam benimle tartıştığı zaman seviniyor; ohh diyor, aramız bozulduğu zaman çok seviniyor. Bana çok kütü laflar ediyor, her şeyi yüzüme vuruyor, benim hiç bir yaşama sevincim yok, hayattan hiç bir beklentim yok artık. Hayal bile kuramıyorum, çünkü hepsi suya düşüyor. Sadece sabah oluyor, akşam oluyor ve bende hep düşünceler deyim acaba benim sonum ne olacak? Yine hüzün mü, yoksa mutluluk mu bilemiyorum. Hiç bir zaman mutlu olamayacağım. Hep başkalarına özeniyorum. Bir evin içinde eşimle iki yabancı gibiyiz. Çünkü diğer eşi de yanımızda, dokunmak istiyorum öpmek, sarılmak istiyorum ama yapamıyorum, engeller var. Yolda iki yabancıyız, elimi bile tutamıyor, ayrı ayrı yürüyoruz.

Güzel yerler olunca fotoğraf çekmek istiyorum, yan yana çekemiyorum, özel günlerde bana hediye alamıyor!..

Geçen gün evlilik yıl dönümümüzdü. Bana hiç bir şey almadı. Bir söz bile diyemedi, neden diye sordum? Öbürü kavga çıkarır dedi.

Yaşamak istiyorum, ilgi istiyorum, ağlamaktan gözlerimde yaş kalmadı. Bir evim bile yok, bir eşyam bile yok, bu evde sığıntı gibiyim, sesimi çıkartamıyorum. Herkes gibi benim de bir evim olsun istiyorum. Eşyalarım olsun istiyorum, güzel elbiseler giymek istiyorum, benimde bir yatak odam olsun, benimde bir dolabım olsun, bir kendime ait eşyalarım olsun. İstediğim hiç bir şeyi alamıyorum, bazen canım güzel şeyler istiyor alamıyorum. Canım her gün dondurma çekiyor ama alamıyorum.

Bakımlı olmak istiyorum imkanım yok, güzel bir şey gördüğümde alamıyorum sadece uzaktan bakıyorum. Bu adalet mi, bu yaşamak mı ?

Daha çok gencim ama kendimi 30 yaşında hissediyorum. Sizde annesiniz, sizin kızınız bu halde olsaydı sizin yüreğin buna dayanır mıydı? Ben ne zaman yaşayacağım sadece yaşayan bir ölüyüm, kusura bakmayın, başınızı ağrıttım ama ne kadar yazsam da bitmez benim derdim, derdime kimse ortak olmasın yoksa içinde boğulur sabaha kadar yazsam da bitmez. Belki de yazmam iyi geldi?

Çok ağladım zaten ben hiç gülemiyorum ki unuttum gülmeyi sadece bir köşeye çekilip başımı eğerek usul usul sessizce ağlıyorum ve kimsenin umurun da bile değil herkes hayatını yaşıyor!..

Emine Öztürk
www.kafiye.net