Can Çekişen Bilmece

İnleyen nağmelerle hicranıma yol veren
İstanbul’un ruhunu kanatan ey kemancı
Meltem rüzgârlarını kasırgaya çeviren
Mızraba yenildikçe başladı girift sancı

Gelinciğin hüznüyle sabahlayıp her gece
Havsalama anılar damladı ince ince
Ağrının eşiğinde can çekişen bilmece
Kundağında zamanın sakladığı yalancı

Kelebekler de ağlar ruha dokunur sesi
Kanatlarına düşen hafiften çiy busesi
Uçarı cemalinde salındıkça hevesi
Dağıttı saçlarını kalmadı ki inancı

Fikrimin ince gülü açmaya seni bekler
Kurşundan ağır gece gözlerimde emekler
Gamzemdeki damlanın gizlediği gerçekler
Mısralar arasında gezinen bir yabancı

Masaldan ibaretti kurduğum o düş şehri
Uyanışa an kala boşaltıyordu zehri
Giderken avucumda kalan sevdanın mihri
Melalin kurnasına düşürdü ey kemancı
Buydu aşk pazarında yüreğimin kazancı

Sündüs Arslan Akça
www.kafiye.net