ANLAYABILIR MISIN?

Isyanına bir nara olsam sükunetinde,
Bağırır mısın düğümlenen sesinle beni?
Icindeki kimlikleri yoklasam bir bir,
Gösterir misin çekinmeden kendini?
An geldigi anda, işte o zamanda,
Benim sen olduğumu da anlar mısın?

Geceye gömülen gülüşünü,
Yıldız yıldız toplayıp denizden
Koysam avuçlarına usulca,
Doker misin o avucundaki toprağı,
Alır mısın sana ait su sadeliğinde gülüşlerimi?
Ve bakar mısın gözlerime
Elvan elvan ışıldayan bir prizma enerjisiyle?
Sever misin sonra sen de tüm renkleri
Atar mısın uzerinden siyahı, laciverti?
Korur musun aynada gördüğün o insanı,
En sahtesinden ağlayan gözlerden,
Ve de mazine çöreklenenlerden?

Siler misin bir bir tutunduğun acı seslileri,
Kesip atar mısın satır satır sayfandan,
Ve düşünür müsün sen de beni,
En heyecanlı göklerin en heyecanlı,
Sevinç gözyaşlarıyla akarken sana?
Ve
An geldigi anda, o zamanda,
Benim sen olduğumu da anlar mısın?

Memleketini yitirmiş turnayı
Alıp getirsem yar selamiyla
Desem ki, ” ey yar selam yuregimden yüreğine”
O zaman bilir misin yar kim ben kimim?

Uzaklarda gördüğün yarin
Keşfeder misin içindeki ikametini
Kanat sesleriyle yüreğine söylediği ninniyi
Duyabilir misin yürek sesinin hışırtısı arasında?
Sende can olduğumu hissedebilir misin ey yarr!
An geldigi anda, işte o zamanda,
Benim sen olduğumu da anlayabilir misin?


Elvan  Usul
www.kafiye.net