Merhaba dostlarım,

Yine bir yılı daha geride bırakıyoruz sizlerle birlikte. Zaman bitişlere akıyor gibi görünse de; her yıl bir yaş daha bizden alsa da, en güzel yıllarımızı yaşıyoruz biliyorsunuz değil mi?

Artık her duygunun hakkını veriyoruz, doyasıya yaşıyoruz. Sabah kahvaltımızı deniz kenarında yapıyoruz yine. Ama gençlikte fark etmediğimiz tüm ayrıntıların tadına varıyoruz artık. Önce güneş içimizi ısıtıyor sonra denizin yosun kokusu ciğerlerimize doluyor. Karnımızı doyurmak için aldığımız simiti martılarla paylaşıyoruz, bazende yanımıza gelen sevimli kedilerle. Yanımıza oturan ve hiç tanımadığımız birine rahatça ikram edebiliyoruz lokmamızı. Hatta onunla saatlerce sohbet bile ediyoruz. Yaşamı paylaşmanın önemini biliyoruz artık. Belli bir yaştan sonra paylaşmanın, dostluğun ve sevginin ne kadar güzel bir hazine olduğunu da öğrendik çoktan.. Ve yaşadığımız her anın ne kadar değerli olduğunu bilerek yüzümüzde tebessüm, gözlerimizde pırıl pırıl sevgi ile huzuru yakalıyoruz yaşanan her anda, yaşadığımız her güzellikte.. Duygumuzda dolu dolu yaşadıklarımızda. Öyle ya ! İkinci baharımızdayız artık. Yüreğimizin sesi daha güçlü artık. Sevgimiz dolu dizgin, aldığımız keyif ise katmer katmer.

 

Gençlikte kolayca tükettiğimiz zamanı şimdi öylesine tasarruflu kullanıyoruz ki her dakikası bizim için çok değerli. Kimimiz mutlu ve huzurlu bir yuva sahibi. Hatta çoluk çocuk büyüdü torun bile gördü bazılarımız. Bunlar yılların yaşanmışlığında en büyük hazine, büyük ikramiye bence. Çocuklarıyla sorunlarını konuşmak için karşılıklı kadeh tokuşturan nice anne ve baba tanıyorum aranızda. Torunlarının elinden tutup lunaparka götüren, onlarla çocukluklarını yeniden yaşayan dostum da çok fazla. Hatta ‘’artık ben bir sahil kasabasına yerleşeyim, çocuklar kocaman oldu işleri onlar yürütsün’’ diye düşüncelerini bana anlatan dostlarıma hak vermiyor değilim doğrusu. Bunun hem gururunu yaşamak, hemde keyfini sürmek için zaman geldi artık.

Bunca yılı boşuna yaşamadım ben
Sevgi biriktirdim dolu dolu
Emek verdim sevdama
Sevdam çocuklarımla karşımda
Torunlarım artık neşem
İkinci baharımı yaşıyorum yeniden

 

Kimimiz aradığını bulamadı eşlerinde. Evliliklerini bitirmek zorunda kaldı, sırf birbirlerini mutsuz etmemek adına. Ama biten evlilik olsa da, yüreklerde sevgi arayışı hiç bitmedi. Yürek her acıya rağmen hep tazelendi, demlendi.. Pamuklara sardı kırıklarını sevmekten hiç pes etmedi. Daha bilinçli daha huzurlu ve çok daha mantıklı beklentiler içine girildi. Bunlardan biri de ben olduğum için kendi adıma söyleyebilirim bunu açıkça. Ama bunca tecrübeye, bilince ve mantığa rağmen yine de hala bunların hepsini bir anda alıp götürecek bir “AŞK” arayışı hiç bitmedi. Çünkü ikinci bahar yalnız yaşanmıyor. Her şeyden önce arkadaş arıyor yürekler. Dost olmayı başaramayanlarla mutluluk da yakalanmıyor. Bunu öğrendik artık. Ama teselli ve paylaşım hep dost yüreklerle dostluklarda buluşuyor. Acılarda, sevinçlerde, mutluluk gibi mutsuzluk ve yalnızlıkta paylaşıldıkça azalıyor.

Zamana yenilmedi yüreğim,
Yorgun yıllardan yaşamıma hasret ektim,
Her günüme huzurla umut biçtim,
Her acının sonunda yine gülüp geçtim.
Çıkmaz yolların sonunda hayal ettim,
Ben sevdamı aramaktan hiç pes etmedim.
Sırtımı dosta dayadım,
Ben o omuzlarda az mı ağladım?
Geçip giden zamanı tecrübe saydım!
Gelecek günlerime hırsla bağlandım!
Keşkeleri attım, içimdeki çocuğa sarıldım!
Ben ikinci baharımı seni bulunca yaşadım!

Dilim varmıyor yazmaya ama birde iyi niyetini yitirmiş, umutsuzluğa düşmüş, karamsar dostlarımız var. Beklentilerini sıfırlamış, mutsuzluğu seçmiş. Onları hayata döndürmek için el ele emek verdik. Vermeye de devam ediyoruz. İçimizde bu ruh halinin değişmesi an meselesi. Şen kahkahalarımızı paylaşıp neşelenmemek mümkün değil. Uzatılan dost eli geri çevirmek çok zor. Ve yıllar sonra belki de kapıyı çalan “sevda” isimli tanrı misafirine sırtını dönmek kolay değil. Biliyorum onlarda sonunda fark edecekler. Hayatın paylaşımla güzelleştiğini keşfedecekler. Yüreklerindeki örümcek ağlarını temizleyecek ve pırıl pırıl bir sayfa açacaklar yeniden. Her yeni güne yeniden başlamak gerek zaten. Her acıya rağmen yeniden sevmek gerek. Ve yeniden umud üretmek gerek. Yaşam çok değerli bizler için. Bunu görmemek imkansız.

Yaşam önümüze ne getirdiyse onu yaşadık dostlarım. Kimimiz kendi tercihlerimizi, kimimiz ise şartların koşulların sonuçlarını. Ama en büyük gerçek

Ne yaşarsak yaşayalım pes etmedik. Bizler gücümüzü birleştirdik. Yaşadıklarımızdan ders aldık.. Umudumuzu tüketmedik.. İyi niyetimiz ile her şeye rağmen hep sevdik. Artık birbirimizi daha kolay anlıyoruz. Her şeyden önce kendimizi mutsuz etmiyoruz. Çünkü çok iyi biliyoruz ki, acıyı büyütmek çok kolay ama mutlu olmak çok zor. Bizler zoru başaranlar gurubundanız. Yaşamı boşuna yaşamadık biz. Ders aldık her acıdan. Kalan yıllarımıza güzel duygular katacağız artık. Boşuna geçmeyecek yıllarımız. İkinci bahar asla bitmeyecek. Hep sürecek. İnadına yaşıyoruz dostlarım. Ve yine inadına yaşayacağız.

Sevgiyle ve dostça kalın
Şule AKAR  / OCAK 2007
www.kafiye.net