şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
Birgün yürüyüşten eve dönerken,posta kutularının bulunduğu odada dinleneyim dedim.o sırada postacı geldi. Posta arabasındaki kolileri taşıdı, merhaba dedi. ve işine devam etti kolileri ayırırken işine odaklanmıştı. kendini o kadar işe vermişti ki, onunla
Bir gün gidersen benden, bırakırsan amansız bir boşlukta beni,
Bir gün firar edersen düşlerimden apansız,
Tarifi imkansız bir boşluk kalır ardında
Ve
Yüreğim yalpalar yokluğunla o boşlukta.
Acı bir şiirin mısralarında geziniyorum durmadan. Avuntusuz kördüğüm düşlerde yaşatıyorum hayalini, yıldızlarla selam yolluyorum senin şehrine. Her gece başka bir düş kuruyorum senli-sensiz… Düşlerime ‘Sen’ koyuyorum sonra yanına ‘Ben’.
Ayağa batan taşlar gibi tek tek ayıklamaya çalışıyorum duygularımdaki rahatsızlıklarımı. Koparmaya çalışıyorum yüreğimdeki yalancı sevdaları, riyakar ruhları..Mutluluk çerçevesinde sergilenirken fotoğraflar, yaşanmışlıkları silgi ile silmeye çalıştım kaybolmuş zamanlar içerisinde.
Beni sessizce bekleyen odam girerken, Bu oda karanlık, bu oda kimsesiz, Bu odada yalnızlığımı içiyorum bardak bardak… Her şey aynı, her duygu kalıp şeklinde. İçimdeki hayal kırıklığının sesi bile… Yaralarımı onarmaya çalışıyorum. Oysa her merhem sürüşümde beni
Yüreğine saplanan ihanet denilen buzdan hançer erise bile,acısı hep kalır. Kanadı kırılmış kuş misali… Her havalanışında eski yaranın acısını hissedersin. Örtersin üstünü, kilitlersin çekmecelere, tavan arasına kaldırırsın eskilerin yanına. Beklenmedik öyle bir zamanda ortaya çıkar
Yüregimde sürgün veren senin sevdan nicedir. Nicedir sebepsiz güLmeLerim sebepsiz agLamaLarim bu yüzden.
Kim biLecek ki içimde zamansiz patLayan voLkanlarin yanginini. Kim adini koyacak ki isimsiz sevdamin. Kim biLebiLir ki bu kadar mutLu ve
Yokluğunda uzun uzun yazmaya başladım. Pencerenin önünde saatlerce oturup, gelip gidenlere daldığım zamanlar oluyor. Gidişini unutamıyorum. İçimdeki boşluğun iliklerime geçişine seyirci olup, izliyorum. Her şeyden, herkesten uzaklaşan kopuk bir ruha yataklık
Ay ışığı sonsuzdan başlamış, bükülmüş bir boynun çatık kaşlı bakışlarında son buluyor. Boşlukta savrulan düşüncelerin iç kanamaları devam ederken, Malzeme eksikliğinden pansumanı yarım kalmış duygular, Şeffaf bir bilinmezliğe yolculukta olan bulutların
İçimde tarifsiz duygular içinde evime geldim..Okul yıllarımdaki duyguyu yeniden yaşamak bana çok iyi geldi..İçim kıpır kıpır oldu…Çocuklar gibi şendim..Ayaklarım sanki yere basmadı, Uçar gibiydim..Gözlerim pırıl pırıl neşe içinde gülümseyerek geçirdim birkaç saatimi..