şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
“Bir öğrencinin kalbini yüreğimde hissettim ve sınavlara girecek yavrularımızın duygularına ses olmaya çalıştım. Kendimi sınava girecek öğrencinin yerine koyup onların duygularını yüreğimde yaşatıp mektup yazmaya çalıştım. Ailelere ve eğitimcilerimize vereceğim bazı mesajlar umarım dikkate alınır. Eğer Sizlerde Anne, Baba ve Öğretmen iseniz öğrenci yüreği ile canlandırdığım bu mektubumu sonuna kadar okumaya lütfen zaman ayırınız.
CANIM ANNECİĞİM VE BABACIĞIM
Anneciğim ak sütün ile beni ılgıt ılgıt emzirip, babam ile birlikte büyütüp bu günlere getirdiniz. Size sonsuz şükran ve teşekkürlerimle ellerinizden öperim.
Artık şu anda okullu oldum, biliyorsunuz birkaç hafta sonra yaşamımı belirleyecek bir sınava gireceğim. Test çözmekten şu an biraz sıkıldım, sizinle dertleşmek istedim. Neden mektup yazıyorsunuz sorusunu sorar gibi oldunuz değil mi? Evet haklısınız, çünkü bu yazacaklarımı dinlemeye sizin hiç zamanınız olmadı. Belki o değerli zamanınızdan benim için fedakârlık edip mektubumu okursunuz diye düşündüm.
Bu güne kadar benden hep sevgi ve saygı beklediniz. Elimden geldiği kadar buna özen gösterdim. Ama sizden ne öğrendiysem ben yine de fazlası kadar sevgi ve saygıyı tanımaya çalıştım. Eğer bu konuda noksanlarım var ise o zaman sizi örnek aldığımdandır. Çünkü kavgalarınızı hep benim yanımda yaptınız. Evin tüm sorunlarını benim yanımda konuştunuz.
Büyümeyi çok istedim. Ama bana büyümem için fırsat verilmedi. Bedenim büyüse de gözünüzde hep çocuk kaldım, artık şımartmayın beni. Ne olursunuz ben kendi ayaklarımın üzerinde dimdik kalmayı öğrenmek istiyorum. Her dediğimi yapın desem de siz yine de yapmayın. Çünkü her istediğimi elde edemeyeceğimi artık öğrenmek istiyorum. Kendi sorunlarımı kendim çözmezsem öz güvenimi nasıl kazanacağım.
Lütfen bana hatalarım olunca öfkelenip ”Ben eskiden” diye söze başlayarak bağırmayın, bana başkalarını örnek göstermeyin ne olur, üzülüyorum. Sizler benim büyüğümsünüz diye hep susuyorum. Kendimi size karşı savunma şansım yok, beni dinlemiyorsunuz çünkü çocuğum ya.. Sizlerin isteğini yerine getirmem için ne tatlı vaatlerinizi ne de tehditlerinizi istemiyorum.
Küçük hatalarımı büyüterek benden sizler gibi olgunluk bekliyorsunuz. Ben daha çocuğum anneciğim, babacığım henüz büyümedim ki. Bana pahalı oyuncaklar, hediyeler almanız yüzümde güller açtırmıyor. Sizler; bana para harcamakla mutlu olduğumu sanıyorsunuz, oysa benim için en değerli hediyem ve mutluluğum sizlerin gülen yüzleri ve sevgisidir.
Anneciğim biliyor musun? geçen yıl bana karne hediyeniz olan bisikletime halen doyasıya binemedim. Bir köşede tozlanıp kaldı. Arkadaşlarımla oynamaya vaktim yok. Aslında çok ta özledim onları. Hem akrabalarımı da görmeyeli uzun zaman oldu, akrabalarım nasıllar acaba? Halamı, teyzemi, amcamı en son kurban bayramında görmüştüm, ellerini öpmüştüm, şimdi ise sesleri nasıl da çınlıyor kulaklarımda. Sınavım bitince onlara gitmek istiyorum.
Canım anneciğim ve babacığım sınava girmeye çok az zamanımız kaldı. Sizlerden istediğim sadece bana güvenmeniz ve bir yudum sevgidir. Bu güzelliği kana kana içmek istiyorum. Beni rahat bırakınız lütfen. Ben elimden geleni yapıyorum. Sizi üzmeyeceğime söz veriyorum. Her gün dershaneme ve okuluma gidiyorum. Deneme sınavlarına giriyorum. Testler çözüyorum, daha ne yapayım. Ben kendimi unuttum sizin ve öğretmenlerimin benimle gurur duyması için çalışıyorum. Aslında buna gurur demeyeyim de ne olur bana kızmayın ama benim başarım ile böbürlenmeniz için uğraşıyorum.
En büyük korkulu düşüm ne biliyor musunuz? Eğer sınavı kazanamayıp sizleri ve öğretmenlerimi memnun edemezsem bu güne kadar zaten kana kana içemediğim bir yudum sevginizden mahrum olup kendimi kurak bir çölde bir kum tanesi gibi görmekten korkuyorum.
Canım anneciğim, babacığım sizin ve öğretmenlerimin bana verdiğiniz emeklerinizi boşa çıkartmayacağım söz veriyorum. Sınav zamanına kadar daha binlerce test çözüp, yüzlerce deneme sınavına girmeye devam edeceğim.
Eğer sınavı kazanırsam sizlerin bana sıcacık ses tonunuzla “Aferin yavrum” diye kucaklamanızı, o gülen gözlerinizdeki bakışlarda eriyip sevgi tomurcuklarınızı koklamayı, saçlarımı okşayarak dizlerinizde uyumayı çok istiyorum.
Sizler rahat olunuz. İnşallah bir kaç hafta sonra hedefim bu maratonu kazanabilmek size “ideal evlat” olabilmek. Ama olur ya” eğer “ideal evlat” olamazsam bu kez size ”ideal anne, baba, ideal öğretmen nasıl olunur? Diye öğrenmeniz için birazda sizlerin binlerce test çözüp, yüzlerce deneme sınavlarına girmenizi önersem bana kızmazsınız değil mi?
Yorum Yapın