YOKLUĞUN YÜZÜ

Güçlüklerle yokluklarla karşılaşırsın hayatta
Bir selamını alır da
Borçlu çıkarsın sonunda
Yokluk kamçı gibi vurulur sırtına
Bir parça ekmek yetmez karnını doyurmana
Soğuk geçen gecelerde ısınacak ateş bulamazsın
Bir sıcak çorbanın hayalini kurarsın
Buram buram tüten yokluğun ocağında aç yatarsın
Yere atılan sigara parçasında
İçine çekersin yokluğun dumanını
Yamalı battaniyene sarılıp ısınmaya çalışırsın
Sıcak düşlere yol alırsın
Seni yürütmez ayakkabının delikleri
Düşlerini hep o varlığın çekiciliği süsler
Her adımda duyarsın yokluğun acı hislerini
Yaşarsın yokluk içinde varlığı
Uyanınca anlarsın hayat denen acıyı
Varırsın gerçekliğine yokluğun yüzünün..
Yaşamaya devam edersin hayatın acı yüzünde
Öteki yüzünü görmek istesen bile
Yoksul geldin yoksul gidiyorsun işte
Belki de çok sonra anlarsın
Paranın her şey demek olmadığını
Ne kapılar açılır belki giremezsin içeri
Sen gönül kapılarını açarken
En sevdiklerin girer içeri
Her adımda yaşarsın gerçeği
Dönmek istemezsin geri..
Yaşamaya devam edersin hayatın acı yüzünde
Yoksul geldin yoksul gidersin
Gittiğin yerde yokluğun diğer yüzünü de görürsün
Kapatırsın gözlerini ıslak,karnın aç
Sırtın üşümüş, ayakkabın delik..
Ama yüreğin
Kimsenin ulaşamadığı kadar zengin
Gidersin yanında sevincin ve de sevgin…

Ümran Yıldırım
www.kafiye.net