İfade-i Meram


Hayata namı dilber sarsam

Usul usul …

Neyleyeyim adım Rüveyda olsa

Saliha olsa yada niceleri

Gönül esrarı bürünmüşse

Aşkı beklerken adam sandıkları

Kolay mı kendi zannınca

Küfrü sakın söyleme dedim sonra dudaklarım

Görelim kim ak

Kim karaymış vesselam

Ahhh…Soluk soluğa kalınır kalınmasına da

Yinede bilirsin gökyüzü utangaç

‘Fısıltıyı ancak duyması amaçlanana duyurur’

Yoksa durup durup

Bir mucize mi gerçekleşmesini bekler

Sen ki sözlerim iyi anlaşılmıyor derken

Kader!.. deyip geçer

Ha birde unutmuşken kendi adını ‘özlemek’

Bir cellat ki, ayrılığın boynunu vurmuş!

Bağışlar mı

O da bakma sevdiğim alışkanlık der geçer

Bilir halbuki acı üzerinde sınandı konuşur

Her saba da

Günü yoklayan mülteci misali

Ama eğer ki kalem kudretinde düşlemesini biliyorsa

Lütfuyla iki gülüş yazmasını da bilir

Bak ne diyor sırrın sahibi beynime

Fikrimi gusle ettirmeli gözlerime

Örtülmüştür bahane

iki avare ayak izime

Anlaşılan bazılarının gamzesine yarabbim kalbini verir

Varlığınla şükür der güllerden bezeme

Utangaç çocuklar gibi dillenir taaa içlerinden

Dinle beni derim;

Kah kuyu başında kah dibinde konuşurum

Konuşurum konuşmasına da

Bin neşeyle içim dolup taşar

Hele birde duruşum yüreğinde masum yetimse

Okşanmıştır ellerimle çekilmiş her bir tespih tanesi

Üşenmeden dua ederler ya bismillah diye

‘İşte o vakit bil ki özlemini çektiğim her şeysin..!’

Yalvarışlarım ki duyan Rahman az ötede

Duyar elbet

Gönle doğan nedir anlam bolluğunda

İçimdeki pınarın hüznü bilen bir tek sen değilsin ki

Kusuruma bakma sevdiğim

Yine nefesime sarılmışım dertlenmişim ah ahhh

Kim kimi unutup gitti,

Kim kimi bıraktı mechul gecelere…

Şehadeti olsun bu şiir tüm yaşananlara

-miş gibi yalanı yok ifademle

Yandı yüreğim öyle ki ifade-i meramınla



İlknur Yıldırım_____ 01.11.2014 Cumartesi____

Fısıltıyı ancak, duyması amaçlanan duyabilir….
www.kafiye.net