şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
Arkadaşlar hakkında okuyun. Ve kitap talebiniz kalbinizde
Durmak yok sha Allah!
Al bakalım.
—————
′′ AKS-SADA “- Roman. Üç kitaptan oluşuyor.
(Beşinci gönderi)
*******************
— Beğendik, Alik, şimdi de vuruyorsun! – yıl önce
Bir yabancı söyledi ve elini yanına koydu
Uzun bir adamın omuzunda, sordu, – İşte budur –
Nunu kırabilir misin? Yaman kendinden diyor.
Bu sözler Ağali ‘ nin röportajına ait. Söyleyeni
Ayrıca alçak, şişman, başının saçları neredeyse tepeye çarpıyordu –
Saf dökülmüş siyah adamdın. Bir başkası –
ni bildikleri belli. Ama nedense bu boktan –
Irkçılık ağali sevmedi. O bunu hissetti evet –
röportajı için binlerce şişman insan çok fazla
yukarıdan aşağıya bakıyorum. Bu sözler de boğazın üstünde yenge. Akıl hassastır. Ve işte özlem –
Her zaman küstahlıktan yana değildi.
— Ne yazık ki iki burnunuz yok ya da onun
Ben de başkasını etiketlerim. – adamım rahatsız edici bir cevap
O verdi. O zaman Agali ‘ ye başvurun: – Burnu benim
yumruklarımla denedim,- dedi, – şimdi bir yerlerde koç
İşe yarıyor.
— Evet, biliyorum kıracaksın, ama sinirli –
Topalın kirpiği. – Şişman kişi bundan sonra budur –
Yanındaki kişiye fısıldadı :- Tam bir alkol
Çelik gibi değildi,- dedi.
Agali ‘ nin röportajı cevap vermedi. Şişman insan
Longraz kolundan tutup boş bir masaya yana
Başardı.
— Evet yeğenim, – adam dedi, – uçaktan gel –
Bir saatte düştüm. Eşim gelmek üzere –
ma bildirmədim.İstəyirdim gəlişim sürpiriz ol-
sen. moskovadan küçük firuzam için aldıklarım
Kukla da düzdü. Bir taksiye gömüldü –
Bana bağırma. Çok acelem vardı!.. Yeğenim
Başını ağrıtmıyor muyum?
— Hayır, tabii ki hayır! – Agali söyledi. Üzgün bir ruh hali –
Valatın duyacağı belliydi Kendini bir sır sandı
masum acının şiddetinden yılan gibi kıvranmış –
Açılış, kuru boğaz, dipsiz uçurumun bacakları
boşluğunda salınır, ellerinle olursa kökleri parçalamak –
Bu şahıs tavşanın kollarına yapışıyor.
Adam bu durumdaydı. Yow, bu kırmaya başladı –
Ağalı, şan çalısının umudunu bırakamadı…
Sonra bunun hakkında konuşma diye düşündü –
sa adam ölürdü. Bir adam derdini anlatamaz. İşte yara bu
Benim bir sorunum var. Çizemediğin gibi bile –
sıkışıp kalamazsın bile. Bakayim… Agali da bir
Gün konuşurdu, içini boşaltmak isterdi.
Göğsünde kıvrılmış bu sırlara yapışırdı
Bekçiyi boğazdan çıkaran gurbetçinin boğazı
Bu o. Şimdi sıra bu adamın. Ve sonuna kadar
Ağali de dinlemeliydi. ′′ Yol arkadaşı ′′ olduğu ada –
Acımı paylaşmalıydı. Bu yol bunları nereye götürdü apartman başkanına varırlar –
na?.. Acele etme, Ağali, acele etme!.. Yavaş adımlar –
ni, bu adamla adım adım…
— İçinde bulunduğumuz binanın yanındaki taksiden in –
Sadece haklıyım. Üçüncü katta yaşadık. Uyandım ve uyandım. Da-Da –
Kapının ağzında yandım. Kalbim çok sert çarpıyor –
Yünlüyordu ki… Şimdi denizler, okyanuslar değil denizler açılacak –
Bu kapıyı yaramaz Firuza ‘ mdan ayırıyordum.
Onu uyandıracağım, bağırıyorum. Ay aydır
yaramazım, derim!.. Ah çiçeğim –
Yim, diyecektim ki!.. Zili çalmak istedim, ama sadece
Aklımı yitirdim. İstemedim seksendeyim
Manyak – gözümün beyazı, Firuza ‘ mın annesi –
ni ni ni. Beni duyuyor musun? – bir adam bu cümleyi söylediğinde
Ağali gözlerindeki acı ve acı
Apalinda şarkı söyledi. Adam devam etti, – evin bir açılışını –
Ben her zaman cebimde koşarken yürürdüm… İşte benim
Ben evdeyim. Ayakkabılarımı çıkardım ve sonra…
Yeğenim, belki de dalış demeliyim?
Adam bunu söyledi ve sustu. Elleriyle cam
Bu bir sıkıştırma. Bana öyle geldi ki göğsümün kadehi xinçim
olacak, parmaklarını kesecek. Gözleri
Altı tanesi mücadele ediyordu. Alalx özellikle sağ gözün.
Görmüş gibi alnındaki kırışıklıklar artıyor –
Kişinindi. O kırışıklıkları tek tek saymaya başladım…
İki… üç…
— Yeğenim, belki de sana dansını anlatmalıyım? – kişi olan kişi
tekrar sordu.
— Hayır, hayır? – Ağali dedi,- Seni dinlemek istiyor –
Ben haklıyım.
— İlginç, evet diyor musun?
— …
— Diyeceğim yeğenim, nerede kalmıştım?..
Işığı açmadım. Benim düşüncem yazık oldu
Manan ‘ ı uyandırdım, korkmasına izin verme. Yine de habersiz eve girdiğim için kendimi reddettim. Ama bundan daha fazlası
Mesai bitti… İki odamız vardı. Televizyon, bu gece
Ay ışığı odayı aydınlatmıştı. Her biri
Her şey açık görünüyordu – bu bu bu… Ve bu… Tel –
Vizörün yanına konan çiçeğin üzerindeki çiçekler bile
Bunlar sevdiğim çiçekler. Tebrikler Mya!
Yani bu geceki geleceğimi biliyor musun? Bunları beni tebrik ettiğin için mi aldın? Ah canım benim!..
Sonuçta tüm mücadelede bana ilham veren sensin,
rəqiblərim üstünə gedəndə də sənin adını pı-
Dudaklarım çıldırıyor. Tüm tebriklerin de!..
Her şey için sana borçluyum – yaramaz Firuzam
Annesine!.. Sonra o çiçeklerden birkaçını aldım –
sini yegenim yatak odasına gittim Yaz oldu –
Kendimle getirdiğim hediyeden kapı açık –
S-‘ ler kanepeye konuldu. Benim de ellerimde
şimdi sadece çiçekler ve yaramaz Firuza ‘ mın bebeği –
slydl.Pərdəni araladım.Və…O an da sanki dün-
yanın bütün denizleri kaynayıp dökülüyor –
Hanımefendi. Gözlerim karardı, oda başıma döndü.
Uçaktan atılan ve paraşütü açılmayan insanlara
Ben de böyle görünüyordum. Şimdi dağlara, kayalara dokunacak –
Doğru, para olurdum… Hoşçakal dünüm –
yam!.. Güle güle yaramaz Firuzum!.. Güle güle Mya!.. Güle güle
Elveda, boks eldivenlerim!.. Ve artık değilim…
Aman Allah,nələr görürdüm?..
Adam durdu. Sonra delice kupayı aldı.
İçindekileri tek tek aldı. Sigara yanıyor –
Öyleydi. Elleriyle başını tuttu, bedeninden ayırdı –
bir çatlak gibi sallandı:
— Belki de onun kankası dememeliyim yeğenim?-
diye sordu.
Ağaly ne demeli? Dalışını çoktan uzun zaman önce duymuştu. Adam başını tutup elleriyle titrerken, gözlerini kapadığında dalı duymuş –
Sınıfı. Nokta kadar oldu virgül. Şimdi ne demeli Ağali?.. Kolkhoz fer-daha çocukken
sınıf arkadaşı arabada ′′ bic ′′ İnanç annesi Lami –
Kel Amrah agali ne durumda gordu (sonra konusuruz) adam sanatciya biseyler gordu. Bunu bir erkeğin gözlerinden okudu. Şimdi ne demeli?..
— Ama söyleyeceğim! – adam dedi ki, – Şimdiye kadar
Kimseye söylemedim. Sana bir şey söyleyeceğim. Nugget –
Sonuna kadar diyeceğim virgül. Sebebi bu
bilmiyorum ama söyleyeceğim. Söyleyemem
Ben biriyim ama şarabın yüzünden böyle düşünme… Hayır, cha –
en küçükten dolayı değil. Kendin bulursan gelir verirler Ama insanı anlayan anladı
Her zaman anlayan biri yoktur. Bazen bulunduğunda bile
kışın doğan güneşe benziyorlar. Sıcaklığa hoş geldin –
Ruhundan kumar oynuyorsan seversin… az da olsa
Gözlerini açarsın bakarsın ki yine kış… Be –
Böyle işler yeğenim sende benim içinsin artık
sen o kışın doğan güneşsin. Alçakgönüllendim sıcaklık bana yeter. Yakında o güneş olacaksın –
Benim dedikodu olacak ve kim bilir, belki de birbirimize
artık göremeyeceğiz. Yine tek tek kalacağım
Çene çene. Ama sen başkalarına benzemiyorsun
Bazen düşünüyorum da. Sen iyi birisin, vs –
merhaba!.. Bunu nereden biliyorum?.. Bilmiyorum… Yalnız
Bunu biliyorum iyi insanlar sarhoş olmak için çok iyi
Alay et, senin gibi dinleyecekler. Onu uzaklaştır –
maz… Ona bir bardak şarap ve sonra bir sigara verdi –
Ağzına yan yana ters
takmazlar…
(Devam filmi var)
Mazahir Isgandar
www.kafiye.net
Yorum Yapın