HAYAT SEVİNCE ve PAYLAŞINCA GÜZEL

Şu yalan dünyada bir sevgi, bir de ölüm olgusu var ki bir
çoklarının yüreğini titretir ölüm.. Rahmân’a ait olan sevgi kavramı ne kadar güçlü ve gerçekse, diğeri yani ölüm olgusu yokluk ya da hiçlik ya da kayboluşluktan çıkıp, ebediyyete intikal, ya da sonsuz ve ölümsüz olan Lâ Yemût’e hasret ve iştiyâkla kavuşmak haline dönüşüyor. Yani kısacası sevgi olgusu, ölüm kavramını korkulu bir düş, zehirli bir içecek olmaktan çıkarıp, sevimli bir mübâşir, mu’nis bir mihmân-dâr suretine çeviriyor.

Sevmek ne güzel ne hoş bir duygu. Sevgi ne kadar gerçek ve ne yüce bir kavram… Ve hele Kuddûs olanın sevgisinde kutsallaşmışsa, ölüm Rahmân’ın şefkatli beşiğinde, sevgi dolu ninnilerle uyuttuğu tatlı bir uyku haline geliyor.Şu yalan dünya, gönül dolusu sevgiler ve dualar üzerine kurulu….

Bunlarda cimrilik had safhaya ulaşmayagörsün hele.. İşte o zaman kainatın kıyameti kopuyor.

Dünya, sevgide ve duada cömert kulların üzerinde ve onların yüzü suyu hürmetine döndürülüyor.

Hayat sevince ve paylaşınca güzel.. Yüreğimi rahatlatan muhabbetleri hissetmek yaşamak ne güzel..:)

Gönülden gönüle kurduğumuz sevgi köprülerinin muhteşem mimarları olabilmekse ne yüce, ne hoş…

O bilen ki, bilir her hâlim,
Bana benden yakın bir âlim.
Sevgi bilmez yoz kişiler ne zâlim,
Sevgi kutsal, seven yüce her dâim..

Sevgi bilmezler ne anlar ki bizi.
Sevgiyi yaratan anlar halimizi.
Manevi yakıtıdır kalbimizin sevgimiz.
Birimiz hepimizdir, hepimizse birimiz..

(Sevim’in kırık incileri:)

Sevim Çiçek KARADENİZ
www.kafiye.net