DOĞMAK ÖVGÜDÜR1

O gün Gökyüzünün hayatındaki ikinci güzel günlerden biriydi. Gözlerinde sönen bir çift yıldız yine solmuş yanaklarında lale kavurması vardı. Sevdiği kadının kalbini dolduran Kamran ‘ ı evine getiren Amin, mahalleye ulaşana kadar arabasına zevkle sinyal veriyordu. Mahallede çocuktan yetişkine herkes Kamran ‘ ı karşıladı, Âmin ve gökyüzüne aydınlık verdi. Gökyüzü bu temelden memnun olsa da nigaranlığı bu memnuniyete gölge düşürdü. Küçük Kamran ‘ ına ve mutlu ailesine sahip çıkacağından ve mutluluğunu tekrar kaybedebileceğinden korkuyordu. Bu yüzden oğlunu kalbine itti ve büyük adımlarla eve koştu. Ve küçük Kamran bu sesi duymuyor, sessizce uyuyordu. Gökyüzü özenle dekore edilmiş beşiğine uzattı.

– Evine hoş geldin bebeğim, kardeşlerin hayırlı uğurlu olsun diyerek beşiği değiştirmeye başladı ve oğlunun ilk katmanı astaca dedi:

Lay-lay beşiyim lay-lay,

Ev-karısı yatıyor.

Tatlı uykuya dalıyorsun,

Gardiyanların yatışını vuralım.

Lay-lay balam a lay-lay,

Lay-lay quzum a lay-lay.

Sanki Kamran da ilk defa annesi layla ‘ yı dinledi, uykusunda gülümsüyor ve tatlılaşıyor.

Kapının sesini diken Sama, Amine ‘ ye ′′ kapa çeneni ′′ işareti vererek odadan dikkatlice çıktı.

– Açlıktan ölüyorum, gökyüzüm. Akşam yemeğinde ne var? – dedi, Aminnnn mutfağa gitti. Ve gökyüzü hızlı ve neşeli bir masa hazırladı. Evet gel kamran uyandığında yiyelim Aniden uyanır ve ağlar.

Kamranın sesi duyulduğu gökyüzü yemeye başladı. Dikeni yere sererek ona koştu. Kamran ağlıyordu.

Gökyüzü onu kollarına aldı ve sakinleştirmeye başladı.

Bebeğime ne oldu oğlum açmı

Kamran her gün yetimhaneye giderken ona ısındı. Bu yüzden gökyüzünün kollarında sakinleşti.

Kamran Gökyüzü ve Amine ‘ nin hayatına güneş olarak doğdu. Bu doğumla birlikte hayatları değişti ve sorumlulukları arttı. Gökyüzünün değil, ami ‘ nin memnuniyetsizliği bu evde görülmeye başlandı. Kamran geldikten sonra Gökyüzünün Amina ‘ ya olan ilgisi azaldı. Bütün günü Kamran ‘ la geçiriyor ve bazen aşkına öyle bağlıydı ki Âmin unutuldu. Bu yüzden Amine ‘ de gizli kıskançlıklar oluşmaya başladı.

– Gökyüzü, açım, işten döndüm.

– Âmin biraz bekleyin Kamran ‘ a yatırım yapacağım.

Gökyüzü, geç oldu, ben sabah işe gidiyorum, çocuk uyuyor, haydi yatağa.

– Âmin canım, Kamran ‘ ın biraz ateşi var, ben onun yanında uyuyacağım, sen uyu.

Bu ve bunun gibi olaylar Ami ‘ nin kıskançlığına neden oldu.

Sabah erkenden Ami ‘ nin telefonuna çağrılar. Annesiydi:

– Merhaba, merhaba, ben, boynum?

– Merhaba, oğlum. Sorduğunda iyiyim. Oğlunuzun geldiğinden daha çok unutulduk. Annesinin bu sözlerinden Ami ‘ nin boğazları kurudu, kalbinde de: ′′ Anne ben de unutuldum “- dedi.

– Hayır anne, neden unutuldun… Çocuk sahibi olmanın nasıl bir duygu olduğunu bilirsin. Kafamız çok karışık.

– Biliyorum oğlum, biliyorum. Yarın babanla geliyoruz bilesin dedim Gelip torunumu görmek istiyorum.

– Hoş geldin anne. Çok mutlu oluruz. Kamran da büyük anne ve babaannesini görüyor.

– Tamam oğlum yarın görüşürüz teşekkürler

Teşekkür ederim anne. Tanışana kadar.

Âmin gökyüzüne seslendi ve dedi ki: ′′ Canım yarın annem bize gelecek.” Gökyüzüne hoş geldin dese de, nigarlık dolu.

Kaynanasının Gil Kamran ‘ ı sevmeyeceğinden korkuyordu, farklı bir tavır besleyeceklerdi. O zaman gökyüzü hoşgörmez aileleri muhabbet eder. Kocasının yanına geldi ve ′′ Âmin canım, sence Anangil Kamran ‘ ı sevecekler mi?” dedi.

– Elbette yapacaklar, hayatım. Kamran bizim çocuğumuz. Bak anne baba borcu çocuk doğurmakla bitmez. Onu büyütmek, uykusuz geceler yaşatmak; – onlar olmadan baba ya da anne olmak mümkün mü? Kamran ‘ ı doğuramazsın. Ama sen onun annesisin. Eee bu arada oğlumuz geldiğinden beri bana olan ilginiz azaldı, bunu biliyorsunuz.

Gökyüzü gülümsedi ve Ami ‘ nin boynuna sarıldı:

– Sevgilim, buna aşk çoğalması deniyor, azalmıyor.

– Nasıl gidiyor?

– Bakın, ev büyüdükçe iş büyüyor ve kadın onlarla zor başa çıkıyor. Sevgin büyüdü evi o kadar doldurdu ki nerden başlasam bilemiyorum. Kamran bebek olduğu için sen bekle canım. Umarım beni anlıyorsundur. Söyledi ve Ami ‘nin yüzünü öptü ve Kamran’ ın dekoratif odasına gitti yine.

Gökyüzü, Kamran ‘ ın o gece uykulu olduğu için sabahın nasıl açıldığını hissetmedi. Kapı zili onu uyandırdı. Sonraki kayınvalidesiydi. Tuzağını giydi ve kapıya gitti:

– Hoş geldin anne, hoş geldin baba. Buyurun, içeri girin.

– Teşekkür ederim güzel gelinim gelelim mutlu günlerine,-Maleyka teyze ve Samad amca içeri girdiler ve o anda gözleri Kamran ‘ ı aradı. Ve torunumuz nerede, – maleika teyze dedi ve odalara baktı.

Gökyüzü Kamran ‘ ı odasından çıkardı ve onu kaynanasının kollarına verdi ve o andan itibaren içini döken nigarizm durdu. Maleyka teyze ve Samad amca Kamran ‘ ı öyle seviyorlardı ki, yerli torunları olarak. Gökyüzü kalbinde kendi kendine dans etti.

Ah, Gökyüzü, bu güzel insanlar için düşündüklerin ve gördüklerin.

– Torunum kaç aylık bebeğim? Gökyüzü, kayınvalidesinin sesini bile duymadığını sandı.

– Seninleyim kızım.

– Evet anne, duyabiliyorum.

– Senin neyin var bebeğim? Belki bir şeyler vardır, varsa benden saklama.

– Hayır anne ne olacak ki kamran geceleri biraz uykulu uyuyor.

– Evet, annelik işte, bak kızım. Bir kadının anneliği uykusuz gecelerden başlar, çocuk doğurmakla değil. Torunum kaç aylık diye sordum?

– Birkaç gün içinde bir yaşını tamamlayacak anne.

– Analı babalı büyüsün bebeğim. Asıl mesele seni ve sevgini hak eden bir çocuğa sahip olmak.

– Aminnnn, anne, aminnnn. Kamran eminim bizim için çok akıllı bir çocuk olacak.

İnşallah kızım.

Kamran büyükannesine ve büyükbabasına o kadar sıcaktı ki onları bırakmak bile istemiyordu. Bu kısa sürede dilini açtı, anneannesi ve Samad amcasının mutlu olduğunu söyledi.

Skye, böyle bir ailesi olduğu için tekrar mutlu olduğunu düşündü.

İnsan hayatındaki mutluluk ömrü bazen kısadır derler. Her sevinç yolunda hüzün mutluluk yolunda gizlidir. Âmin ve Samaa da onları tanımadan mutlu hayatlarını yaşamaya devam ettiler.

Kamran ‘ ın aşkı Gökyüzünün kalbini öyle doldurdu ki, çocuğu olup olmadığı umursamadı.

Kamran bu ailede mutlu büyüyor, tıpkı mutlu büyüdüğü gibi Amini ve Gökyüzünü mutlu etti.

******

Önümüzdeki mutlu aylardan bir tanesi, Eylül ayı geliyordu. O ay Kamran okula gidecekti. Büyük bir coşku duygusuyla gökyüzü çantasını, okul kıyafetleri ve okul malzemelerini alıyordu. Âmin ama işten eve geldiğinde vaktini Kamran ‘ a harcıyor, onunla oyun oynuyor, bazen de harfler öğretiyor.

– Oğlum babası gibi mühendis olurum diye gurur duyardı. Aminnnn.

Ve gökyüzü oğlunun doktor olmasını istedi.

Ama derler ya felç diyor say saydıklarını gör


Devamı var.


Metanet Duygulu
www.kafiye.net