ANILARI YAŞAMAK

Yıllar ne çabuk geçiyor. 1985 li yıllarda okul bahçesinde nöbet tutan öğretmen geç kalan öğrencileri içeri sokuyordu. Üç kız öğrenci geç kalmış gömleklerinin yarısı etek dışında yarısı da etek içerisindedir. Öğretmen öğrencilere bağırır sonra bahçenin boş olduğunu gören öğretmen de öğretmenler odasına girer.

O tarihte bu olayı yaşayan kız öğrenci Yıllar Sonra öğretmeni ile karşılaşır.

– Günaydın hocam.

– Günaydın Ayşe, nasılsın?

– İyiyim öğretmenim. Siz nasılsınız?

– Ben bomba gibiyim Ayşe.

– Her zamanki haliniz hiç değişmemişsiniz. Maşallahınız var hocam.

– Sağ olasın neler yapıyorsun Hayat nasıl gidiyor?

– Çok güzel. Hocam seni hala unutamıyorum.

Uzun yıllar önce okul bahçesindeki o diyaloğu hala hatırladıkça gülmekten kendimi alamıyorum.

– Hayırdır Ayşe, ne olmuştu?

– Zil çalmış Biz üç kız arkadaş geç kalmıştık. Sizde okulun giriş kapısında Duruyordunuz.

– Eeee, sonra!

-Kapıdan tam içeri gireceğimiz sırada bizi durdunuz ve yüksek sesle:” kızlar şu bağırsaklarinizi toplayıp içeri öyle girin.” dediniz. Biz de bağırsaklarımizi toplayıp içeriye girdik.

– Çok güzel, Yine yapacağımı Yapmışım.


16.12.2020 / Çarşamba/ Karabağlar

Hüseyin Durmuş

Emekli edebiyat öğretmeni

Şair yazar

www.kafiye.net