Ay Dede

Benim için hayatım boyunca hiç unutulmayacak o çok, çok kötü günün akşamında, dedemin öldüğü haberini aldık.

Hayır, olamazdı!

Ay Dedem ölmüş olamazdı! Dedem yazlığındaydı. Hem de dedeme ölüm hiç yakışmadı ki…

Ben futbolcu olacaktım. O, benim maçıma gelecekti.Benim kocaman adam olduğumu görecekti.

Dedem, şimdi ölemezdi!

Gözlerimden yaşlar akarken yumruklarımı sıkmıştım. Koltuğa yumruklar vuruyordum.

Ay Dedem gitmiş. O artık yoktu. Birden anneme döndüm; “ Dedem ölmedi! İkinci katta kiralanan dolabında saklanıyor.” dedim. Annem beni duymuyor gibiydi. Bana bakıyor ama anlamıyordu. Gözlerimden yaşlar süzülüyordu. Annem hemen hastaneye gitmek için aceleyle evden çıkıp gitti.

Bir gün sonra Ay Dedem için cenaze namazı kılındı ve dedem mezarlığa gönderildi. Ben cenaze namazına gidemedim. Zaten benim dedem ölmemişti. Yazlığa gidecektim ve onu zaman oturduğu bambu koltuğunda televizyon izlerken bulacaktım.

Birkaç gün sonra annem beni dedemin mezarına götürdü.Canım dedeciğim! Mezarda ismi yazılıydı. Dedeme beyaz papatyalar götürmüştüm. Artık Ay Dedemi göremeyecektim. Ölüm sevdiklerimizi aldığına göre çok korkunçtu! Ben, dedemi kaybetmek için çok küçüktüm. Ona çok ihtiyacım vardı.

Anneme göre o bizi gökyüzünden izliyordu. Ben yine de Ay Dedem’in öldüğüne inanmak istemiyordum. Dedemi telefonla arıyorum ama açmıyor. Oysaki o benim koruyucumdu. Yol gösterenimdi. Ay Dedem’di işte.

Şimdi dedemi her özlediğimde, dedem ile birlikte çekilen fotoğraflarımıza bakıyorum. Hayatım boyunca çerçevedeki fotoğrafını, tesbihini, yazlık bahçesinden getirdiğim Kara Kartal heykelini saklayacağım. Her gece gökyüzüne baktığımda, ayın her halinde dedemin yüzünü göreceğim. Ben dedeme bir söz vermiştim. Bizim ailemizde nesiller boyu dedemin ismi yaşayacak.

Son


12.12.2019 / Karabağlar

Ege ÖZCAN
www.kafiye.net