SİRKTEN KAÇAN FİL FÜLFÜL

Evvel zaman içinde
Kalbur saman içinde
Develer tellal iken
Kurbağa berber iken
Eski hamam içinde
Hamamcının tası yok
Külhancının baltası yok
Peştamalın ortası yok iken

Eski zamanların birinde, bir şehre kocaman bir çadır sirki kurulmuş. Şehrin tüm insanları, buraya gelip eğleniyorlarmış. Bu sirkte yok yokmuş. Filler, aslanlar, maymunlar, palyaçolar, ip cambazları… Ne ararsanız varmış. Böyle olunca da müşterisi bolmuş.

Herkes halinden memnunmuş. Fakat içlerinden biri varmış ki, İnsanları eğlendirmekten bıkıp usanmış. Bu bizim Fil Fülfülmüş tabii ki.

Bir gün Fülfül sirkteki hayvanların tümünü başına toplamış. Sonra da:

‘’ Biliyorum hepiniz burada mutlusunuz. Karnınız doyuyor. Fakat bunlar bana yetmiyor. Ben özgürlük istiyorum. Gönlümce kırlarda dolaşmak ve kendimi eğlendirmek istiyorum. Bu yüzden de uzun zamandır sirkten kaçma planları yapıyorum. Fırsatını bulur bulmaz da burayı terk edeceğim. Sizi buraya toplama sebebine gelince: Ben buradan yalnız gitmek istemiyorum. Gitmek isteyeni yanımda götüreceğim. Kararı size bırakıyorum. İyi düşünün! Sizden yarına kadar haber bekliyorum.’’ Demiş.

Hayvanlar bir anda homurdanmaya başlamış. Maymun söz alıp:

‘’Biz burada mutluyuz. Yediğimiz önümüzde yemediğimiz arkamızda. Ben bu işte yokum arkadaşlar!’’ Demiş.

Diğer hayvanlar da maymuna katılmış.

Fülfül:

‘’Sizi bu konuda zorlayamam. Fikirlerinize saygım sonsuz! Şimdilik hoşça kalın!’’ Dedikten sonra gidip yatmış.

Ertesi sabah şehirde amansız bir kasırga çıkmış. Önüne ne çıktıysa talan etmiş. Tabi sirk çadırı da mahvolmuş. Bunun üzerine tüm çalışanlar çadırı tamir etmek için koşuşturmuşlar. Bu durumu fırsat bilen Fülfül, sirkten kaçmış. Doğruca ormana gitmiş. Günlerce dur durak bilmeden ilerlemiş.

Vara vara ormanın en ücra köşesine varmış. Sirkten yeterince uzaklaştığını düşünerek, dinlenmiş. O sırada yanına bir karga gelmiş.

Karga:

‘’Daha önce senin gibisini, hiç görmedim. Buralarda yenisin galiba!’’ Demiş.

Fülfül:

‘’Evet yeniyim! Sirkten kaçtım. Özgürlüğüme kavuştum.’’ Demiş.

Karga:

‘’Hoş geldin! Sefalar getirdin. Birazdan seni arkadaşlarımla tanıştıracağım. Hele biraz soluklar!’’ Demiş.

Fülfül dinlendikten sonra, kargayla birlikte ormanlar kralı aslana gitmişler. Durumu krala anlatmışlar. Aslan Fülfüle kalacak bir yer ayarlamış. Tüm hayvanları çağırıp, Fülfül’ü tanıtmış. Hayvanlar Fülfül’ü çok sevmiş.

O günden sonra bizim kaçak fil, özgürce yaşamını sürdürmüş. Üstelik burada çok mutluymuş.

Fülfül ermiş muradına, darısı eremeyenlerin başına.

Hacer Taner Bulut
www.kafiye.net