NİYAZ

Bu gece öksüz gibi, sarıldım hayaline.
Birikti kirpiğimde, her nedense, yaş biraz.
Cevap veremiyorum kalbimin sualine.
Ruhum darmadağınık; suretim salaş biraz.

Gelmem demiştim ama aklımı çeliyorsun,
Dayanılmaz tutkunla ızdırap çiliyorsun.
Çaresiz düşeceğim yoluna; biliyorsun.
Mesafeleri kısalt, lütfet de yaklaş biraz.

Alçaklardan uçamam; buluttadır hep başım.
Kitabımda yalan yok; oynamaz gözüm, kaşım.
Garibine gitmesin şu kavuşma telaşım.
Ne olur; divanene insaf et, alış biraz!

Tahmin ettiğin değil, hissettiğin kadarım.
Oy benim petek gözlüm, can özüm, diğer yarım!
Sevda mabedimizin mihrabında ben varım;
Sere serpe yatmaya düstursuz iliş biraz.

Ey gönlümün ceylanı, sensin alnımda yazı.
Müebbede mahkûm et, def et bezirgân nazı,
Çekinme, helalimsin, rüyalarımın kızı!
O füsunkâr kokunla bağrımda dolaş biraz.

Öykülerime mevzu, şiirime esinsin,
Bahtımın kahramanı, kararımda kesinsin.
Varsın, her tarafıma o gül nefesin sinsin.
Ab-ı hayat çeşmesi terinle bulaş biraz.

Uğruna feda olsun evim, barkım, ocağım.
Nasıl tarif edeyim, el değmez bir sıcağım.
Söyle behey vicdansız; hep ben mi yanacağım?
Yüreğimi serinlet, çocuklaş, yılış biraz.

İzin ver; paylaşayım sevincini, acını,
Ellerimle takayım saçlarına tacını.
Sultanların şahısın, bırak el yamacını,
Aşkın doruklarında zirveye ulaş biraz,
Yeter ki bekle beni, diz dize buluş biraz.

Mücella Pakdemir
www.kafiye.net