Özgürlük Çığlığı
Bağımlılık İçinde Bir Bağımsızlık

Dile kolay aklın bir köşesinde 
Düşüncelerin ve inançların rekabetinde
Bağımlılık içinde bir bağımsızlığın oluşu

Gözler önüne serilen ebem kuşağı
Aklın her bir köşesi dünün “yanlış bilinci”

Benimdir deyip ”sağcı”, ya da “solcu” kimliklerimizle ne vakit sorgulandık…

Değil mi ki kendi bilgi artışımız
Gerçek, yanlış olanı defeden

Yoksa “modern” ve “ilerici” bir hareketi midir!
Sebebi kirpiklere yapıştırılan
Etine batarken ruhuna dokundurulan

Bu nasıl vicdan, düşünce ve ifade özgürlüğü…

Yani öyle sadece laf üreterek
Birliktelik kurmak,
Sözleşme yapmak… 
İnsanlar üzerinde ahkam kesemezsiniz!.

Uymamız ve itaat etmemiz beklenir
Ki 
Birey toplum ve özellikle devlet olarak
Önümüzdeki tablo,
İçindeki insan malzemesi bu!..

“Üzümünü ye bağını sorma” hesabı,

Başka bir hikayede başka başka figüranlar
Kim bilir daha kaç entrikayı sindirecek olanlar
Belli ki kolayı gerçekleştiremeyenler
Hah şöyle :
”Evvel âr idi, şimdi kâr mı oldu,”diyenleri duyuyorum
Gidiş o gidiş
Değil mi ki gücü yetene
Dün gibi bitenleri bekleyenlere

Görünen o ki 
Feleğin çemberinden geçenler
Gecesi silahlı 
Gündüzü külahlı 
Onlar önce sağa, sonra sola nasıl bakılacağını bildiler.
Güme giderken bile
Yüzünü titreyen ellerin arasına nasılda gömdüler.

Unutulan iyileşir mi!
Düşün şimdi gafil avlanırken galeyana gelenleri
“Özgür davranış” da, “özgür iradeyle” 
Alınan kararların hayata geçirilebileceğini

‘Aynı şeyi görürüm
Halep oradaysa, 
Arşın burada 
Bak ki olmasın gelen ağam, giden paşam…”

İlknur Özgün Yıldırım ____ 10 Mart 2016
www.kafiye.net