UMMANA

Gördüğün barınağım otla örülmüş sazdan
Baharı yaşarım hep haberim yoktur yazdan
Dosdoğru dururum ben hazlanmam asla nazdan
Topladığım gıdamı taşırım hırıl, hırıl

Dolaşırım etrafı kimseden korkum olmaz
Her yanda çiçek açar kış gelse bile solmaz
Coşsam da çocuk gibi heybemin içi dolmaz
Pervane ekseninde dönerim fırıl, fırıl.

Temizleyip hanemi derim misafir bekle
Yaşarım kabuğumda kalmaz ki işim çekle
Hocamdan miras diye bakıyor herkes şekle
Kalaylayıp kalbimi ederim pırıl, pırıl.

Karanlık bastırınca gaz konmuş lambam yanar
Şimdi yemek saati eller çorbaya banar
Uzanarak sırt üstü sonsuz hülyaya kanar
Kedi rahatlığında uyurum mırıl, mırıl.

Koyup canın ortaya borca döndürmüş nakti
Tarafların sunduğu birer özgürlük akti
Horozlar ötüyor bak geldi seherin vakti
Gönül denen ummana akarım şırıl, şırıl.

Ahmet Çelik
www.kafiye.net