Hayal Kurdum Ben

Hayal kurdum ben… sen… yalnızlığım… bugün…

Ben Sensizliğe değil, seninle olan günlerime hayal kurdum… Ömrüme seni koyduğum sol yanımda uyurken…
Tüm gün evde yalnız dinlenmeye ayırdığım zamanlarda, kafamın içinde ki seninle dinleniyorum bugün ki gibi ben…
İleriyi bekliyorum ben tüm hafta sonlarımız bizim olsun istiyorum böyle. Dizine yattığımda tüm işler, yorgunluklar unutulsun, saçını severken televizyon izleyip uyuyakalalım mesela…

Herkesten uzak birbirimizin sesine, sessizliğine, kokusuna bulanıp geçsin dinginleşmiş yüreklerimizde ilkbaharlardaki gibi sonbaharımız…

Yâda bugün hava çok güzel deyip dışarı çıkalım bu seferlik, mesela el ele gezelim yaz akşamları aşka bulanmış İzmir sokaklarında, kordon boyunda, aşıkları seyredelim. Deniz kenarında suyun aksine yansıyan birbirimize bakalım, aşkı görelim orda yine.
Yine aşık olalım birbirimize. Bir sonra gelecek bahar havasını solur gibi dönelim yuvamıza bir İzmir sabahında…

Mesela; senin o gün tembelliğin üzerinde olsun, ben sana kıyamayıp yatağa getireyim kahvaltını.
Ellerimle yedireyim bebeğime seve öpe… Yada erkenden uyanıp sürpriz yapmalı bu sefer de…
Sen uyuyup dinlenirken en sevdiklerinin kokusu sarsın huzurlu yuvamızı…
Kokuya uyan, gel bana sarıl arkamdan. Ben sevdiğin omletini yapmaya çalışırken…

Hayaller kurdum bugün. Gerçek olması yakın olan…
Heyecanlandırıp bi yandan da hemen olması için iki ayağımı bir pabuca sokan. Duaya amin der gibi hem yüreğimle hem dilimle anlattım kendime bizi…
Tüm güzel günlerimizi… Tüm hayallerimizi… Geçmişten geleceğe geçireceğimiz günlerimizi planladım ben sanki yeniden yaşar gibi yaşayacak gibi…

Her sabah uyandığımda uyku mahmuru gözlerimle yanıma döndüğümde sen ol orada…
Uyku arasında sarıl bana mesela, en güzel sıcaklıkla bölünsün uykum…
Seninle olsun tüm gözlerimi açışım, tüm uyanışlarım…

Hayal kurdum ben bugün. Ömrüme seni koyduğum sol yanımda uyurken…
Dua gibi konuştum, amin der gibi sustum…

Bir ses geliyordu kulağımdan beynimin ta derinlerine, dinledim… Anladım bir süre sonra kapının ziliydi kulağımdaki ses.
Birden doğruldum, uyuya kalmışım koltukta kıvrılmışım bir böcek gibi yalnızlığıma sarılarak, rüya görüyormuşum demek gece yalnızlığımla.
Kalktım kapıyı açtım uykulu yorgun gözlerle. Kapıda tanımadığım birisi. “Buyurun” dedim şaşkın gözlerle. “Pardon” dedi; “yanlış çalmışım. Uyandırdım galiba…”
Çak dedi şeytan, çak bir tane pardon yanlış oldu, kapıyı çarpacaktım de. Rüyamı bozdu, hayallerimi yıktı diye.
Şeytan dedi “ben karışmam.” “Baksana o güzel yaratılmış biri…” ” Olsun dedim, zararı yo kapadım kapıyı. Yalnızlığıma döndüm…

Offff- önce şu namussuz aynayla konuşayım, biraz daha uyurum belki.
Görür müyüm yine rüya, kurar mıyım yine hayal. Ya tekrar kapım çalarda uyandırılırsam. Dayanamam bu sefer çakarım bir tane, hem de okkalısından bir sinkaf promosyonu da yanında hediye.
olmaz be yapamam, en iyisi kalk uyuma işine gücüne bak. Bak sen uydukça yalnızlığında sıkılıyor dedim ve uyamadım, aldım yalnızlığımı ait olduğu yere sol yanıma astım…
Haydi eyvallah hayallerim bir geceyi daha senle mutlu geçirdik…

“çınardan-alt”

Ömer Sabri KURŞUN
www.kafiye.net