SERÇENİN ÖĞÜDÜ
Serçeler vardır damlarımızda, saçaklarımızda, bahçemizdeki ağaçlarda öten. Sokaklarda aniden önümüzdeki bir yem için toplanıveren serçe kuşları…Çoğumuzun hiç dikkatini çekmeyen,oysa köylerde gençlerimizin çok yakından tanıdığı, köylülerin günebakanlarını, buğdaylarını yiyen serçe kuşları… yağmur yağmadan önce gruplar halinde yerlere konarak yağmurun habercisi serçe kuşları… Daha da önemlisi göç etmeyi bilmeyen serçe kuşları…

İşte böyle bir kış gününde; yerlerde dize kadar karların olduğu, hava sıcaklığının eksilerde dolaştığı, her şeyin donma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı bir günde, bizim serçe kuşu da gerek soğuktan, gerekse yiyecek bulamamanın vermiş olduğu çaresizlikle son demlerini yaşarken, yolun kenarında ölümle burun buruna kalır. Kara kara düşünerek ümitsiz gözlerle sağa sola bakmaktadır. Sizinde hiç zor durumda kaldığınız anlar olmadı mı? Eğer olduysa anlarsınız minik serçenin halini… anlarsınız çaresizliğin ne demek olduğunu… ama biliriz ya en yakın olan zamanmış.

İşte, olacak buya; oradan geçmekte olan bir inek; donmakta olan serçe kuşunun üzerine pisler. Serçe kuşu zaten son demlerini yaşamaktadır. Buna rağmen bir “ahhh” çeker. “Ben şimdi sağlıklı olsaydım sorardım sana” diye hayıflanır içinden. Çok kızmıştır küçük serçe. “Donmamış olsaydı kanatlarım gözlerini oymaz mıydım ben senin?” diye sitem eder. Ama biraz sonra ineğin yapmış olduğu pisliğin sıcağından donmak üzere olan kanatları çözülür ve kendine gelir serçe kuşu. Oysa ilk anda ne kadar da canı sıkılmıştı üzerine edilince. Bu pisliğin içinde sıcaklığın da vermiş olduğu rahatlıkla ötmeye başlar serçe kuşu cik cik diye… ama nafile. Bir türlü kurtulamaz pisliğin içinden. Biraz daha çırpındıktan sonra tam kurtulacağını ümit ederken oradan geçmekte olan bir kedicik bakar ki hayvan pisliğinin içinden sesler gelmektedir. Hemen eşeleyip serçe kuşunu görür. Bizim kuş sevinir kurtuldum diye ama ne yazık ki karnı açlıktan guruldayan kedi daha söz hakkı bile tanımadan yutuverir minik serçeyi. Bizim de ağzımızdan şu cümleler dökülüverir;

Her üzerini pisleteni düşman bilme,

Her pislikten kurtaranı dost bilme, ama

En önemlisi de pisliğin içinde mutluysan sesini çıkarma!!!

Selam, Sevgi ve dua ile…
Nail AVCI
www.kafiye.net