GÜL AĞLADI

Ömrümce hep aradım dört yapraklı yoncayı
Yumşak zemin beklerken boşa vurdum kancayı
Candan alâ sevmiştim daldaki al goncayı
Kaçırınca seheri ağladım gül ağladı.

Izdırabım artıyor farklı yöne sapalı
Suçlu sayıldım baştan nefse inat yapalı
Uzun seneler geçti gönül aşka kapalı
Buldum kopmuş telleri bağladım zil ağladı.

Tünel karanlık diye yerden koymadık cebe
Tohumda ati varken biz oynadık kör ebe
Yağmasa da biliriz bulut yağmura gebe
Doldurdum dideleri çağladım sel ağladı.

Aşk oduyla birlikte türlü nimetler verdi
Firak vardı uçlarda yaktı kavurdu derdi
Kimi çölde kayboldu bazısı Şaha erdi
Elde ateş közleri dağladım dil ağladı.

Dünya yükü sırtlarda inletir ağır ağır
Kaç kişi duyar bilmem istersen hızla bağır
İnanmazsan dene bak herkes gayrıya sağır
Alkış çalacak yeri sağladım el ağladı.

Dağlardan bayırlara eserken efil efil
Birisi altın sayar diğeri kalır sefil
Dostu tükenmiş sanki düşmanı etmiş kefil
Bir beni birde onu salladım yel ağladı.
15.11.2013
Ahmet Çelik
Ceyhan
www.kafiye.net