SEN TÜRKÜNÜ SÖYLE

Sen türkümüzü söyle, o buğulu sesinle
Her keresinde yeniden hasret kokan,
Yürek yakan kızgın çöllerin ateşiyle
Göl olmuş yaşlarınla, sen türkünü söyle!..

Sen türkümüzü söyle, o buğulu sesinle
Bin yıllık sevdadan geriye kalan,
Dokundukça yüreğimizin bam teline
Sel olmuş duygularınla, sen türkünü söyle!..

Sen türkümüzü söyle, o buğulu sesinle
Küskün hayattın dört bir yanına savrulan,
Öksüz ve kırılgan, el değmemiş yarasına,
Yel vurmuş ahengiyle, sen türkünü söyle!..

Sen türkümüzü söyle, o buğulu sesinle
Hep gurbet, hep ayrılık kokan,
Gidip de gelmeyen, gelip de bulamayan,
Del eden nağmesiyle, sen türkünü söyle!..

Sen türkümüzü söyle, o buğulu sesinle
Her okunuşunda, doğmamış günlere akan,
Sevginin, aşkın, hüznünü yeniden yaşatan
Gül sinmiş ahengiyle, sen türkünü söyle!..

Binali Yıldız
www.kafiye.net