KABUSUM
Islak kaldırımların tuzağım olduğunu
Bile bile, işkencelere ev sahipliği yapan
Sokağa attım kendimi ben de!
Her gün yüzlerce masum insanın katledildiği,
Sokaklar...
Ölü şehrin tutsaklarıydık her birimiz!
Kurtuluşumuz kelepçeliydi,
Özgürlüğümüz düşman askerlerinin ayakları
altındaydı;
Ezik ve çaresizliğin mahkumu...
Batan güneşin göz hapsindeydik,
Onun da eli kolu
bağlıydı!
Şehrin kuytu köşelerinde kilitli sözcükleri
Haykırabilmek için, delicesine yırtınıyordu
sokaklar
Sokaklar naçar dilsizdi!
İşkencenin en büyüğünü çeken
Belki de soğukkanlı sokaklardı!
Sokaklar şahidimizdi tüm haksızlıklara,
Sokaklar naçar dilsizdi...
Şehir , işkencelere seyirci olmayı kaldıramıyor,
Yerin derinliklerine gömülüyordu
Tetikte bekleyen ,gürültülü bir depremle!
İçindeki acıyı belki de nefreti kusuyordu
sokaklar artık!
Güneş çoktan pes etmişti..
Tek teselli olan yıldızlar da intiharın son
aşamasındaydı,
Kendilerini astıkları iplerin altındaki şehir
çekilmişti...
Güneş KAYACAN