Kategoriler

Arşivler


Tarih 21 Şub 2025 Kategori: Gülsen Aksoy

AKLIMIN ERDİĞİNCE

AKLIMIN ERDİĞİNCE


Aklımın erdiğince” inancımla yürüdüm,
Harcamadım boşuna” Yaşadıkça ömrümü,
Terazide tartılsa ölçemezler derdimi,
Gizli kalır yürekte” ebed sende kalandır.

**

Hırsa sakın kapılma” gelip geçen talandır,
Yediklerin sen ile bıraktığın yalandır,
Hesap günü gelince” doğru, yanlış olandır..
Tatlı canı verirken” beyaz fistan alandır..

**


Doğru, yanlış, bilenler” sevabını serenler,
Şaşırtırlar insanı” şeytanınca dürtenler,
Allah diyenin derdi” haramını dürenler..
Saklı kalmaz hiç bir şey” Sorgularda olandır.


**


Aksoy

Dünya sanma”ölümsüz sıran gelir”alırsın,

Ecel teri”dökerken”dilin tutar kalırsın,

Ne var ise”kefede”sorgusuna varırsın..

Aradığın cevapta”mustahakkın alandır.



20 / 2 / 2024

Gülsen Aksoy..
www.kafiye.net


Tarih 18 Şub 2025 Kategori: Tuğba Aras

VEFA

VEFA

Vefa, tam olarak kelime anlamıyla; sevgide bağlılıktır. Peki bu iki kelimelik tanım vefayı açıklamak için yeterli mi? Değil aslına bakarsanız, vefayı size nasıl anlatabilirim. Bu bağlılığı size yaşamadığınızı farz ederek nasıl hissettirebilirim bilmiyorum. Şunu söyleye bilirim ki: Vefa en büyük erdemlerdendir ve kaybolduğu an yaşamın sahibi gibi yaşam da ucuzlar.

Dünya, ömrümün şu yıllarında bu değeri özenle büyütüp korumak çok zor. Zaten insanlık böylesine içler acısı bir maske ardında. Kime sorsanız vefalıdır. Sevenini sever, kalp kırmaz, çevresine değer verir.

Onlara bir soralım bakalım sevdiğinin tek bir mimiği için kilometrelerce yol yürür mü? Ona meyve sunmayacak, gölge olmayacak bir ağacı sular mı? Tabi ki hayır. Çıkarını bulamazsa bir tek adım dahi atmaz. İşte vefalıyım yalanının yatsı zamanı burada başlıyor. Vefa karşılıksızdır, beklentisiz… Oysa bu zamanda vefalı olmak için cesaret ve sevgi sahibi insan bulunmaz diyebilirim. Zaten fazla düşünmeyin herkes yalan söyler.


Tuğba Aras 
 01.06.2023  Karabağlar
www.kafiye.net


Tarih 18 Şub 2025 Kategori: Tuğba Aras

BAKIŞ

BAKIŞ

Bakmak, görmek “ Herkes için öyledir ancak” benim için çok özel bir olay. Düzeni, karmaşayı, renkleri, estetiği, ahengi, yüzleri, gözleri görmek çok anlamlı. Görmek yetmez elbette anlamak da lazım. O düzendeki sistemi, ahengin hoşluğunu, yüzlerin netliğini ve gözlerin bebeğini… Anlamak lazım. Anlamadığımız zaman başlar bence tüm hastalıklar. Yani cahillik, kıskançlık, güvensizlik, acımasızlık, duygusuzluk gibi. Anlamak çok önemli.

Şimdi bakış çeşitlerinden söz edeyim. Şu ayrımı okul başında her insanın yapabileceğini düşünüyorum. Felaket manzarasına bakan bir göz ile denize bakan anlamlar. O an gözlerin gerçekten kalbin aynası olduğunun kanıtıdır.

İnsan sevdiğine bakınca çok net belli olur her şey, anlaşılmadığını sansa da. O bakışın anlamı, özelliği, zenginliği uzaklardan bile fark edilir. Bu çeşit bakış görülebilecek en güzel, en özel bakışlar ya da nefret duyulan birinin üzerindeki bakışlar görülmese bile gerginliği dağılabildiği kadar yayılır. Her yerde hissedilir. Bu bakıştaki anlamı kavrasak da ilk paragrafta bahsettiğim hastalıklar belirebilir. Yanlış anlamayın. Güzel, sevgili bakışlar dışındaki bakışlar anlamsız demiyorum. Elbette değil zaten. Öyle olmasaydı göremediğimiz gerginliği hissedemezdik de. Emin olun dünya üzerinde ne varsa ne yoksa her şeyin bir anlamı var. Ben anlamak için yaşıyorum. İnsanları ve onlarla birlikte olan her bir zerreyi anlama istiyorum.  Çünkü anlaşılmak gerçekten ihtiyaç. Bunu iyi bilen biriyim.

Tuğba Aras
 01.06.2023  KARABAĞLAR

www.kafiye.net


Tarih 13 Şub 2025 Kategori: Hüseyin DURMUŞ

HAYIRLI KANDILLER!

HAYIRLI KANDILLER!


Hayırlı sabahlar, hayırlı günler, hayırlı kandiller sevgili dostlarım. Dünya eskimeye devam ederken bazı yüzeysel ve toprak altı değişimlere hızlanması başladı. Son zamanlarda insanlar arasında büyük bir telaş var. Bu telaşın hesabını kendilerine sormayı bile akıl edemez hale geldi. Hele bilim adamları, araştırmacılar, yorumcular o kadar daldılar ki bu dünya düzeyindeki değişimin olumsuzlukların! Dostlar insanlar bir şeye hazır değil. Sadece olan olaylar ile ilgileniyor. Sanki bu dünyanın bir sonu olmayacakmış gibi araştırma ve yapacakları buluşların altında müjde vermenin telaşesinde.

Sevgili dostlarım. Kıyamete doğru yol alıyoruz. Bilhassa son yüzyıl içerisinde yer altını öyle delik deşik ettik ki, önlemini almadan yaptık üretimleri. Şimdi dünya yer altındaki ürünler karışıma giriyor. Kısacası artık yer üstü ve yer altı insanlara kıyameti hatırlatıyor. Kıyamet ben geliyorum, kendinize dikkat edin diyor! Dünyadaki ilim adamları, Müslüman bilim adamları da dahil olmak üzere insanlara kıyametin başladığını ne anlatıyor, ne söylüyor, nede örnekleri ile birlikte açıklama yapıyorlar.

Dostlar. Bu kandil gününde insanlığa bir duyurum olsun. Dünyadaki; rüzgarlar, kopan bugün dağları, orman yangınları, doğal afetler, deprem olmayan bölgelerde depremin olması. Artık bu dünya kıyamete doğru hızla değil Normal hızında devam ediyor. Allah bizleri imandan ayırmasın. Müslüman ve Allah’a inananları imandan ayırmasın. Ey insanlar, kıyametin bir ucu göründü. Hazırlığınızi yapın, imansız gitmeyin.

Dostlarım bu günlük bu kadar. Hayırlı kandiller diliyorum. Allah ibadetlerimizi kabul eylesin. Hayırlı günleriniz olsun.

Saygılarımla.


13.02.2025 persembe / Karabağlar

Hüseyin Durmuş

Emekli edebiyat öğretmeni

Şair yazar

Www.kafiye.net edebiyat sayfası sahibi


Tarih 5 Şub 2025 Kategori: Hasan Xolmirza Goyib

БОБОЛАРИМ ЮРТИ

БОБОЛАРИМ ЮРТИ


Шонли аждодларим матонатидан
Тоғдек қад ростлаган қутлуғ Ватаним.
Момоларим эккан райҳон атридан
Хуш исга чулғанган гўзал чаманим.


Бағрингда азалдан мардлар яшаган
Шиори ҳалоллик, севмас рибони.
Гул юзига парда – рўмол ташлаган
Ӯзбегойим устун билар ибони.


Самарқанду Хива, Қӯқон, Бухоро,
Жиззах, Термиз, Қарши, Тошкент, Гулистон.
Андижону Наманган ва Фарғона
Нукус, Тӯрткӯл, Урганч – яшнаган бӯстон.


Кумушбиби излари бор ҳойнаҳой,
Марғилонга қилсам арзир жон нисор.
Шаҳрисабзда осмонўпар Оқсарой
Темур бобом қудратидан бир мисол.


Тафаккурнинг ёрқин, нодир тимсоли
Улуғбекдек доно ўғлонларинг бор.
Тўмарисдан ўрнак, андоза олган
Нодирадек жасур қизларинг бисёр.


Шароф ота туғилган юрт Жиззахга
Борсам юрак ифтихорга тўлади.
Ўзбекистон номин оламга ёйган
Асл шоир шу ўлкадан бўлади.


Етти пуштим хоки сенинг бағрингда,
Нурли, гӯзал масканисан дунёнинг.
Ўтмишингда ва бугунги чоғингда
Ўчоғисан маърифатнинг, зиёнинг.


Айвонига қалдирғочлар ин қурган
Кӯнгли тоза, оқ юракли жон элим.
Аждодларин доим улуғлаб юрган
Қаддидан ҳам қадри улуғ хон элим.


Қайда бўлмай сени ўйлаб юргайман
Ёдинг билан кечар ҳар лаҳза, оним.
Жонимдан – да сени ортиқ кўргайман
Боболарим юрти – Ўзбекистоним!



2020-2023

Hasan Xolmırza Goyib
www.kafiye.net


Tarih 21 Oca 2025 Kategori: Hüseyin DURMUŞ

Başımız sağ olsun TÜRKİYE!!!

Başımız sağ olsun TÜRKİYE!!!

Bolu’da, turizm merkezi Kartalkaya otelinde sabah 03,29 da çıkan yangın nedeniyle 66 vatandaşımız vefat etmiştir. Vefat eden vatandaşlarimiza Allah tan rahmet diliyorum. Yaralanan 55 vatandaşımıza da acil şifalar diliyorum. Sözün ve anlatımın bittiği yerdeyiz.

21.01.2025 salı, Karabağlar / İzmir

Hüseyin Durmuş Emekli edebiyat öğretmeni Şair yazar
Www.kafiye.net edebiyat sayfası sahibi


Tarih 13 Ara 2024 Kategori: Hüseyin DURMUŞ

Suriye Devleti laik davranamaz!!!

Suriye Devleti laik davranamaz!!!

Günaydın sevgili dostlarım. Bana kızmayın, beni kafayı usuttu demeyin. Son zamanlarda Suriyede durulma başladı. Chp yönetimi de dahil yazarları, düşünürleri iyice şaşkınlık içerisinde. Çıldırıyor, ne yapacaklarını bileme hale geldiler. Gaf üstüne gaf yapıyorlar.

Suriyede canı Esed Rusyaya ailesi ile birlikte sığındı. Çuval çuval, bavul bavul dolar ve altınlar ile kaçtılar. Bu kapısında bizdeki chp ve takımı saçmalamaya başladı. Neymis; Erdoğan, Esed ile görüşsün, Suriye içine girmesin. Suriye işine karışmasın. Sacmalamasina başladılar. Birde Suriye devletinin cumhuriyet ile yönetildiğini ve laik bir devlet gibi düşünmeye başladılar. Yazarlar ve chpliler birleştiler.

Bu arada chp li yazar ve gazeteciler ; ” Ama Suriye laik bir yönetim gösteremez ve ülkeyi laik olarak yönetemez ve yonetemeyecekler.” Ben sade gülmekten konuşamaz hale geldim, sizleri bilmem. Suriyede yeni kabine kurulalı bir gün olmuş. Yönetim tamamen değişmiş. Cumhuriyet ve laik devlet ilanı yapılmamış. Chp ve gazeteciler, yazarlar; Suriyedeki devlet yönetiminin laik bir devlet olarak yonetilemeyecegini söylemeye başladılar. Üstelik buna bazı chp li seçmenden onay geliyor.

Bu ülke iyiki chp ve çevresindekilere seçimde teslim edilmedi. Ben konuşmamı uzatmak istemiyorum. Yakında chp ve yazarlarının düşüncelerini tvlerden ve yorumlardan öğreneceğiz. Suriye nasıl laik olabilir!!!

Saygılarımla.


12.12.2024 Cuma / Karabağlar

Hüseyin Durmuş

Emekli edebiyat öğretmeni

Şair ve yazar

Www.kafiye.net edebiyat sayfası sahibi.


Tarih 6 Ara 2024 Kategori: Hüseyin DURMUŞ

“ATATÜRK’ÜN WATSAPI YOKTU!” ÖZGÜR ÖZEL

“ATATÜRK’ÜN WATSAPI YOKTU!” ÖZGÜR ÖZEL

Günaydın sevgili dostlarım. Chp genel başkanı bir soru uzerine” ATATÜRK’ÜN watsapi yoktu” diye cevap veriyor. Ataturkun watsapi olsaydı chp daha güzel yönetecek ve daha da başarılı olacaktı.

Dostlarım, ÖZGÜR özel, parti başkanı, üniversite mezunu. Kendisi genç, parti yöneticisi. Turkiyenin modern teknoloji içerisinde olmasından dolayı bu günkü teknoloji ve imkanlarını cumhuriyetin yeni yıllarında da bu teknolojinin olduğunu düşünüyor. Ben chpli seçmene üzülüyorum. Son 15 yıldır ne kadar çocuktan da daha bilgisiz, beceriksiz kişilik sahibi olan Kemal Kılıçdaroğlu ve ÖZGÜR özeli nasıl seçtiler bilmiyorum.

Dostlarım; chp kapanmak üzere, chp artık iflas etti. Chp tarih sayfalarında yer almak üzere. Bu kadar beceriksiz, ileri görüşü sıfır olan başkan ve yardımcılarını nasıl seçiyorsunuz inanın anlamıyorum. Futbol takımınız chp artık ligden düşmek üzere. Kendinize gelin! Takım tutmayı birakin! Partinizin geleceği içi akıllı, becerikli, ileri görüşlü yöneticileri seçin. Bu arada ne olursa olsun chp benim.partim durumunu bırakın. Aklınız başınıza gelsin! Pişman olacak hareket ve davranışlardan kaçın.

Saygılarımla.


06.12.2024 cuma, Karabağlar

Hüseyin Durmuş

Emekli edebiyat öğretmeni

Şair ve yazar

Www.kafiye.net edebiyat sayfası sahibi.


Tarih 20 Kas 2024 Kategori: Hacer Taner Bulut, Öyküler

GERÇEKTEN BEN KİMİM?

GERÇEKTEN BEN KİMİM?

Buğulu gözlerimi cama dikmiş, başımdan geçenleri beynimde yoğuruyordum. Zaman zaman ben kimim demekten alıkoyamıyordum kendimi. Bu soruyu bana bu aralar defalarca sorduran olaya gelince:

Bir sabah bilmediğim bir mezbelelikte ellerime kan bulaşmış halde uyandım. Burası neresi? Ellerimdeki kan da neyin nesiydi?

O gün normal bir durummuşçasına oradan kalkıp evime gittim. Evimde her şey normaldi. Hani insan hatırlamak istemediği ya da korktuğu şeyleri bilinçaltına iter de o şeyi gerçekten hatırlamaz, bana da öyle bir şey olmuştu sanırım.

Normal bir günde, her zaman yaptığım gibi işe gitmek için telaşla otobüs durağına koşuyordum. Arkamdan bir adam avazı çıktığı kadar bağırıyordu:

-Pelin, Pelin!

-Bana bakar mısın? Neden benden kaçıyorsun?

Arkama döndüm:

-Bana mı dediniz diye sordum?

-Evet, sana diyorum.

-Beyefendi ben Pelin değilim Nevin’im. Beni birine benzettiniz sanırım dedim ve kaçarcasına gelen otobüse atladım.

Kafam epey karışmıştı. Kimdi, neydi? Bir tek şey biliyorum, yaşananlar çok saçma ve anlamsızdı.

O gün yorgun argın işten döndüğümü hatırlıyorum. Sanırım aşırı yorgunlukla uyuyakaldım.

Korkunç bir rüya gördüm:

Sarışın, uzun boylu, bakımlı bir kadın peşimden koşturuyor. Koşarken de bırak yakamızı. Biz sana ne yaptık. Kocam seni istemiyor. Yeter artık, çık git hayatımızdan. Sen nasıl bir orospusun? Defol git!

Bu kadını daha önce gördüm sanki. Ama onunla ya da kocam dediği kişiyle, bir şey yaşadığımızı hatırlayamadı.

Her rüyada olduğu gibi o kadından da ardıma bakmaksızın kaçtım.

Uykudan kan ter içinde uyandığımı sandım. Rüyaydı bu emindim bundan. Ama ne zaman üstümü giymiştim? Yine üzerinde durmak istemedim.

O gün hafta sonu tatiliydi. Mutfağa gidip kendime güzel bir çay demledim. Ekmekleri tereyağında kızarttım. Kileri açıp bu yıl yaptığım çilek reçelini çıkardım. Habibe ablanın iş yerine getirdiği gezen tavuk yumurtalarından beş tane kırdım. Çay demlenince oturup bir güzel yedim. Bu ne iştah böyle dedim kendime?

Yavaşça ayağa kalktım. Başım birden deli gibi dönmeye başladı. Sanırım bayıldım. Bilmiyorum. Bilmiyorum bu ara bana neler oluyor. Biri çıksa karşıma Nevin telaş etme her şey geçti. Hepsi bir rüyaydı dese. Beni teselli etse… O kadar çok ihtiyacım var ki. Anne karnına dönmek istiyorum. Benim için herkes gibi en güvenli yer orası. Kafayı mı yiyorum acaba. Yok, yok kendi kendini telaşlandırma.

Bu seferde gözlerimi kocaman bir evde açıyorum. Evin mobilyaları altın varaklı. Kim bilir hangi zenginin evi? Elimde ağır bir çanta… Çantayı açıyorum. İçinden altın bilezik, kolye, yüzük, broş, yakut bir set… Gözlerime inanamıyorum. Bunlar benim mi? Benim burada, bilmediğim bir evde ne işim var. Yine o anlamsız rüyalardan birini görüyorum sanki.

Elimdeki çantayı usulca yere bırakıyorum. Hızlı adımlarla kapıya yöneliyorum. Kapı içeriden kilitli… Anahtarı üç defa döndürüp açıyorum. Hızla merdivenlerden inmeye başlıyorum. Arkamdan bir dairenin kapısı açılıyor:

-Bakar mısınız? Siz kimsiniz. Apartmanda ne işiniz var?

Sorulara aldırış etmeksizin hızla merdivenleri iniyorum. Apartman kapısını gıcırtıyla açıp kendimi sokağa atıyorum.

Uyandığımda evimdeyim. Yine üstümde kıyafetler var. Oysa bugün tatil değil miydi?

Bileklerimde bir ağırlık hissediyorum. Bakıyorum tamı tamına sekiz koca bilezik. Üstelik altın. Parmağımda pırlanta bir yüzük…

Yok, bunlar benim değil. Bu yaşadıklarım rüya değil. Ben uyurgezerim. Apar topar kalkıp telefonumun arama motorunu açıyorum. Amacım iyi bir psikiyatrist bulmak. Birini bulup hızla çıkıyorum. Beynim uğulduyor. Kulaklarım çınlıyor. Ayaklarım yürümek istemiyor.

Bir saat sonra doktorun odasındayım.

Doktor:

-Anlat bakalım.

Ben:

-Kendimi tanıyamıyorum doktor bey! Sanırım uyurgezerim. Bir gün bir yerde öbür gün başka bir yerde uyanıyorum. Garip garip rüyalar görüyorum. Yalvarırım söyleyin ben kimim?

Bunu üzerine doktor kaşlarını çatıp, düşünceli bir tavırla:

-Bir takım tahliller yapacağız. Sekreterime gidin. O gerekli olanları size söyleyecek. Diyor.

O gün kan vermedir, idrardır, tahlildir derken akşam oluyor. Yorgun argın eve giriyorum. Sıcak bir duştan sonra yatıyorum.

Bu kez gözlerimi iki polisin arasında kelepçeli bir halde açıyorum. Adamlara soruyorum:

-Hey memur Bey! Ben ne yaptım? Niçin tutukluyum?

Uzun boylu polis bana tepeden bakıp:

-Hırsızlıktan. Hatırlamıyormuş numarası yapma bize. Yemezler.

Polisin öfkeli cevabından sonra susuyorum. Kendi kendime ‘’yapmışta olabilirim. Son zamanlar yaşadıklarım rüya olmayabilir.’’ Diyorum.

Karakola girince aklıma doktorum geliyor. Numarayı tıknaz olan polise veriyorum.

-Bu numara doktorumun… Lütfen onu arayın. Benimle ilgili şeyleri o biliyor sanırım.

Polis başını iki yana sallayıp numarayı tuşluyor.

Doktorla epeyce konuşuyorlar.

Ne dedi diye soruyorum:

Polis:

-Anlayacağız. Kişilik bölünmesi dedi doktorunuz.

Ben:

-O da ne?

Hapishanenin nemli duvarlarının ardında öğreniyorum tüm gerçeği.

Meğer ben sadece Nevin değil, Semra, Pelin ve susanmışım.

Nevin işten eve, evden işe gidip gelen bir hasta bakıcı, Semra azılı bir katil, Pelin evli erkeklerin peşinde saplantılı bir orospu, Suzan ise usta bir hırsız.

Bunların hepsi benmişim meğer.

Tekrar soruyorum’’ gerçekte ben hangisiyim?’’




Hacer Taner Bulut
www.kafiye.net


Tarih 19 Kas 2024 Kategori: Hüseyin DURMUŞ

EY ÖZGÜR ÖZEL!!!

Hüseyin Durmuş

EY ÖZGÜR ÖZEL!!!

Ey Özel ; sen CHP’nin genel başkanısın! ne dem, ne hdp senin partin değil! Yeter artık! Biraz şerefin varsa, haysiyetin varsa, ahlaklı biriysen kendine çeki düzen ver.

Mitinge gittin ve kıvırtıyorsun sorular karşısında! İnsan olsan, biraz şeref ve vatan sevgin olsa dobra dobra cevap verirsin! Uçaktan inmişti, dem genel başkanı ile aynı anda arabada degilmişte, duymamış, ama destek veriyormuş.

Bu ülke senin gibi siyasilere ders vermesini bilir! Kendine çeki düzen ver artık! Vatan hainleri ile kol kola hareket etme! Sen de vatan haini olursun! Şıracı ile bozacı misali olmasın hareketlerin! Bu ülkede pkk, ypg ve yıkıcı, bölücü terör örgütleri ile kol kola yürüyen hdp ve dem partiye desteğini, mesainin kes artık! Bu ülke insanın sabrını, dayanıklılığını test etme artık! Güvendiğin dağlara karlar yağdı. Çığ altında kalırsın, yazık olur. Bu desteklerinizi devam ettirirseniz , Yargıtay chp için kapatma davası açabilir. Benden söylemesi.

Chp li vatandaşlarımızda dikkat etsinler oy verdiniz bir siyasi parti! Futbol takımı tutmuyorsunuz! Allah sizlere sabır ve dayanma gücü versin!

08.11.2024 Cuma/ Karabağlar

Hüseyin Durmuş

Emekli edebiyat öğretmeni

Şair yazar

Www.kafiye.net edebiyat sayfası sahibi