Kategoriler

Arşivler


Tarih 5 Eyl 2014 Kategori: Nilüfer SARP

AŞKIN KATRAN KARASI

AŞKIN KATRAN KARASI

Bitimsiz sanma sakın gün gelir aşk da biter
Son bulur gözyaşıyla kalpte hicran yarası
Unutulur yeminler verilen sözler yiter
Güzel günlerden sonra çöker katran karası

Aşkın ilk günlerinde boş verirsin zamana
Bakınca gözlerine dalarsın bir ummana
Kalbin öyle atar ki uçarsın asumana
Yanmaya başlayınca bu sevdanın çırası

Beraberken bilinmez nasıl geçer saatler
Unutulur verilen binbir çeşit vaatler
Peşpeşe düşünülür gereksiz icraatlar
Kârı uçar elinden sıfırlanır darası

Hüzün kaplarsa ruhu mekan tanımaz yürek
Sevdalarda biraz da kısmet talih şans gerek
Yıkılır dalgalarla bir bir çürür mendirek
Kuşatırsa yüreği bu illetin sarası

Savrulur yerden yere kalp kaybederse eşi
Günler gelip geçerken söner aşkın ateşi
Bağbozumu düşlerin ışımaz yaz güneşi
Sıtma nöbetleriyle arafla yer arası
NİLÜFER SARP
3 EYLÜL 2014
www.kafiye.net


Tarih 5 Eyl 2014 Kategori: Hatun YILMAZ

LANET OLSUN

LANET OLSUN

Bilmez misin ne sıcaklarda içimin buz tuttuğunu
Hangi aydınlık güneşte kaybettim ben yolumu
Ne olacak bu işin sonu
Karanlık düştü gözlerime şimdi
Göremiyorum
Elimi her tutanı yerine koyamıyorum
Sense seni her öpeni yatağına koymuşken..

Lanet olsun
Vidası eksik bu hayatın
Sağından tutsam solundan devriliyor
Hayat devam ettikçe insanlık eksiliyor…
Hatun Yılmaz
www.kafiye.net


Tarih 5 Eyl 2014 Kategori: Safiye SAMYELİ

KÖR KUYU


KÖR KUYU
Ne yakamozun olsun ne ay düşsün gecene
Ne baharların gelsin ne şems doğsun yücene
Ne gönlün bir yâr bulsun nede kavuş ecene
Sende benim gibi dön körkuyunun içinde

Gönül bahçelerinde gül değil zakkum açsın
Menekşeler laleler misk değil zehir saçsın
Kan ter içinde uyan kâbustan uykun kaçsın
Sende benim gibi dön körkuyunun içinde

İtibarı olmasın ağzından çıkan sözün
Derde derman bulmasın ne oğlun nede kızın
Bir gün olsun dinmesin benden yâdigar sızın
Sende benim gibi dön körkuyunun içinde

Pişmanlığın bedeli sarsın tüm bedenini
Başın yastığa düşsün bulama nedenini
Kaysın avuçlarından tutama gidenini
Sende benim gibi dön körkuyunun içinde

Vebalimle kavrulup özün piştiği yerde
Utancından ağlayıp gözün şiştiği yerde
Gecelerin koynunda közün düştüğü yerde
Sende benim gibi dön körkuyunun içinde

SAMYELİ’yim kuyular boğar mı sandın beni
Ne fırtınalar gördüm değil ki bunlar yeni
Düştüğün o kuyudan çıkartmam gayrı seni
Sende benim gibi dön körkuyunun içinde

Safiye  SAMYELİ
www.kafiye.net


Tarih 5 Eyl 2014 Kategori: Elli Atayurd

Necə Yol Gedim?


Necə Yol Gedim?

Dövranla ayaqlaş, deyən qafillər
Bu topal dövranla necə yol gedim?
Zəmanə dostluğu satqın, xainlik
Mən belə satqınla necə yol gedim?

Günah dəryasında çimən—günahsız
Haqqa tapınanlar qalır cüzdansız
Zamanla barışan olur vicdansız
Yalan,yaltaqlarla necə yol gedim?

Bu dünya köklənib pul para üstdə
Şöhrət qəlyanına çoxları xəstə
Bənzəmək özgəyə bir bəhsə -bəhsdə
Soyunu dananla necə yol gedim?

Ərəb laylasında uyuyan millət
Qərbin havasına eylədi biyət
Özündən heç zaman etmədi söhbət
Belə ləyaqətlə necə yol gedim?

Allahı göylərdə arayan insan
Heç göyü özündə aradınmı sən?
Nəsimi ,Mənsuru diri soyansan
Cahil nadanlarla necə yol gedim?

Yala yalmananlar yalaq yalarlar
Bir tikə çörəyə Haqqı danarlar
Şəri şər yox etməz yenə şər qalar
Tülkü,çaqqallarla necə yol gedim?

Qaqauz, karaim ,saha, macar da
Türkdü şekel ,çuvaş, noqay,tatar da
Məzhəb,din davası, hər addımında
Belə turanlarla necə yol gedim?

Dünyanın xilası insanlığında
Türkün bir olması,türk olmağında
Ellinin Fərəhi,Turanlığında
Turansız dünyayla necə yol gedim?

Elli Atayurdu
www.kafiye.net


Tarih 5 Eyl 2014 Kategori: Nigar AGIR

BOŞU BOŞUNA


BOŞU BOŞUNA

Hep alınca kalemi eline,
Çok görürler işte,
Yazmaya başladığında,
Yıkarlar dünyayı başına,
İşte boş otur, çekirdek çitle,
Hiç durmadan uyu ,
Hiçbir iş yapma,
Aval aval, boş boş bak
İstedikleri budur işte,
İşte bunlar yüzünden,
Yaşadık hep boşu boşuna,
Cahil kalmanı isterler hep,
Sürünerek yaşa derler,
Bilmem ki bizden ne,isterler
Kıskançlık mı desem cahillik mi?
İşte böyle yaşıyoruz boşu boşuna,
Bazen uykum kaçar bir kaç satır yazayım derim,
Boş ver işin yok mu senin derler,
Yok evet işim yok ama,
En güzel sırdaşım kalemle defterim
Binlerce cahile örnek,
Cahillerin yüzünden,
İşte yaşadık böyle boşu boşuna

NİGAR AĞIR
05/9/2014
www.kafiye.net


Tarih 5 Eyl 2014 Kategori: Sema SEZER

BU ALDANIŞ NİYE


BU ALDANIŞ NİYE

Gönül senin Elinden nedir çektiğim
Õlūmū tatmayan bir tenmi kalacak
Nedir bu bitmeyen telaş ile kaygı
Toprak Ūstūnde gezenler hani

Hep koşarken doyumsuzluk içinde
Hep bana olsun herşey kaygın niye
Kim doyduki bu çihana varmı söyle
Õyle ise şūkrū unutup gezişin niye

Ezanlar okunur duymazdan gelirsin
Seherde uykuyla cebelleşip durursun
Uyanınca dünya senin sanırsın
Nefesi vereni unutup duruşun niye

Kibir gurur edipte bir kalbi kırar isen
Beyaz dururken karaya batar isen
Üçgünlük dünyaya tamahın niye
Nefsine kanıp aldanışın niye

Kimler geldi geçti bu handan
Sende olma aldanıp yanandan
Pişmalık kurtarmaz ateşi ayandan
Boş süslere aldanıp kanışın niye

Ben söylerim hak bildiğimi
Anlayan alır mısralardaki ilmi
Sen hala sağır ,ağma isen
Gönül gözünü kapaman niye

SEMA SEZER
05/09/2014
www.kafiye.net


Tarih 5 Eyl 2014 Kategori: Ahmet Çelik Ceyhan

YÖRÜKLER


YÖRÜKLER

Bereketin eliyle hep dağlardan eserler
Oymağının asına ruhlar açar Yörükler
Kalp küpü sevgi dolu hemencecik küserler
Yüreklerin pasına basar geçer Yörükler.

Bugünün işlerini bırakmazlar haftaya
Asla izin verilmez bir olumsuz tafraya
Herkes aynı oturur yemek için sofraya
Çorba koyar tasına banar içer Yörükler.

Yeriz diye kesilen hep beraber yüzülür
İsrafı haram bilir artan ipe düzülür
Bir tülbent atıp kaçan yavukluya üzülür
Kollarının kasına davar ölçer Yörükler.

Tüm zirveler senindir uçan al’la dorunla
Sebep vatan olunca savaşırla sorunla
Hepsi birden gönüllü dede oğul torunla
Memleketin yasına canlar saçar Yörükler.

Fakirlere dağıttı yemedi doya doya
Sırtındaki çocukla bıkmadan gitti yaya
Silinmez iz bıraktı Avrupa’dan Asya’ya
Yiğit dendi şahsına hanlar seçer Yörükler.

Dumanlı yüceleri tercih etmezler eve
Sakız gibi çiğneyip kimler ağzıyla geve?
İslam ile Türklükten emanet atla deve
Yaylanın en hasına konargöçer Yörükler.

04.09.2014
Ahmet Çelik
www.kafiye.net


Tarih 5 Eyl 2014 Kategori: Gülsüm Hicran ÇAÇUR

EYLÜL


EYLÜL

Şairler ne şiirler döktürmüş senin için.
Kadın gibisin ey Eylül!
Kışın soğuk ayazlarında bile, özlenen sensin.
Yazın alev alev yanan günün sıcaklığından kaçış yine sana;
Şairler ne şiirler döktürmüş senin için.
Çoçuk gibisin ey Eylül!

Rüzgârına hasret kalmış, tüm çocuklar..
Yarış var yarış, kuşlarla uçurtmalar arasında
Şairler ne şiirler döktürmüş senin için
Ayrılık gibisi ey Eylül!

Yeni diyarlara göç için, göçmen kuşlar seni bekler.
Aşıklar arasında, sevdasına veda edecekler var
Şaieler ne şiirler döktürmüş senin için.
Peri masalları gibisin ey Eylül!

Hayallerin çağında aşık gençler,
Göz göze gelebilmek için seni bekler
Şairler ne şiirler döktürmüş senin için
Sararan yaprakların yere düşüşleri gibi;
Hüzün verenleri hayatından düşürecek olan var!
Çınar ağacı gibisin ey Eylül!

Gülsüm Hicran Çaçur-03/09/2014
www.kafiye.net


Tarih 3 Eyl 2014 Kategori: Nilüfer SARP

RAHMET YELİ ESENDE

RAHMET YELİ ESENDE

El açıp dua eder halime şükrederim
Akıl verdin insana ayırmadın rikkatten
Doksan dokuz adını kalbimle zikrederim
Kolla bizi ukbada mahrum etme şefkatten

Daima itikatla yüzüm dönüktür Rab’be
Aşkın eksilmez kalpte yıkılsa da gök kubbe
İnsanoğlu nedir ki kainatta bir habbe
Kalp gözümü açık tut ayırma hakikatten

Yaşadığımız dünya geçici bir konaktır
Can bize emanettir bedense sığınaktır
Beş vakit yüz sürelim secde ruha yunaktır
Kalbimize iman ver ayırma sadakatten

Dört bir yanımı sarar kurulu şer tuzaklar
Ah ne günlere kaldık haram dolu kursaklar
İblise uyan nefis türlü hileyi saklar
Çevir yanlış yoldaysak kurduğu barikatten

Sabahın tan vaktinde hayrını kollar ruhum
Sarar tüm benliğimi hüzünle sallar ruhum
Adını ana ana dualar yollar ruhum
İzinde gitmem için düşürme hiç takatten

Gelirse eğer bela çare sende em sende
Gecenin sır deminde, rahmet yeli esende
Adın kalbe düşüp de soluğumu kesende
Hak yönü gösterirken etme Nil’i dikkatten

Nilüfer Sarp
www.kafiye.net


Tarih 3 Eyl 2014 Kategori: Gülbahar KOÇAK

SÖYLE SEVGİLİ


SÖYLE SEVGİLİ

Söyle sevgili
Bak gözlerimin içine
Sende bensizken kayboluyormusun evrende,
Canın yanıyormu yarada tuz misali,
Kaybolmuş bir çocuk gibi ağlamaklı,
Kanadı kırık kuş misali çaresiz ve şaşkınmi bakışların? …

Söyle sevgili?..
Sende bensizken Üşüyormusun ağustosta,
Gökyüzü griy bulutlar hüzün rengimi,
Yüreğin bendine sıgmıyor,
Hazan yağıyormu gönül bahçene?…

Susma ne olur
Söyle sevgili?…
Su icsen düğümleniyormu boğazına,
Taşa dönüyormu sofranda aşlar,
Baharda açan güller bile dönüşüyormu hazana?..

Ah sevgili,
ne olur konuş benimle
Sende mahsunsun bensizken
bakışların sitem dolu
Gözlerin buğulu nemli,
Sözlerinde kahır dolu notalar
Yüreğinin koylarına hüzün yağıyor…
Nerdenmi biliyorum? …
Yüreğin yüreğime dokunuyor çünkü.
Ah sevgili…

Gülbahar  Fidan. 31 08 2014
www.kafiye.net