Cennet’in Kadınları


Maskelerle yaşamayı öğrendiğimiz gün,
Kirpiklerin iç tarafına çekilmez oldu sürmeler.

Başlarken…
Emeğiyle derman bulamadığını bilerek
Küstüm çiçeği gibi kapandık.
Diyeni de duyan yok!..
Hayatı bölüşmeye gelince
Yok farz edildi kadınlığımız.

Hadi, buyrun bakalım ey ahali…
Evler ve kalpler üryan kalmışlarla
Kadının ötelenmesine, sansüre, sakıncaya!..

Hayatın uzağına yani…
Siyasal sistemsizliğe karşın budayıp indirenlere,
Hayatı sürdürüp bezeyenlere.

Allah’ım bu nasıl bir beyan;
İçinde binlerce düşün hercai rengi
Sarı sıcağı, avazlarını, korku ve tiksintiyi
Yaz diyor çatallı ve kırık.

Işıklarda yatası nice yiğit kalemin,
İtirazsız yüklenmeye baş eğişin diyeti bu!..

Hiç dinmeyen bir uğultunun,
Asılı duran cığlığın tam ortasındayım.

Çoğunlukla susmak için;
Analizi ağzıma geçerken dilime yapışır

Fır fır dönerken midemin eşliğinde sıkışır.
Eğer bu derece söylenti olmasa,
Yüreğim her alışverişte çoktan vazgeçebilirdi!..

Onlar Cennet’in kadınları;
İçlerinde yaşarken körpecik bedenlerinin
Geçmiş bugünün, yarının neresinde dururdu?..


İlknur Yıldırım

07 Mart 2024

🌹

İzmir’den… 8 Mart Kadınlar Gününe
www.kafiye.net