Kezban Koçak

YILDIZ’IN HÜZÜNLÜ IHLAMUR LARI

Hüzün çöktü bilim şehrine!
Işığı sönen yıldızlarımız,
Kayarak yükseldiler gökyüzüne.
Şimşekler çaktı yüreklerde.
Uğurlandılar gözü yaşlı bulutlara.

Bilimin nefercileri; öksüz bıraktılar yol arkadaşlarını, tüm sevenlerini…

Ölümün soğuk nefesini çektiler içlerine.
Yakışır mı bu gencecik bedenlerine?
Daha öğrenecek, öğretecek, anlatacak, bilgelik yolunda pişecek ne çok şey vardı yapacakları oysa!!!

Bizler alkışlayacaktık onları…
Anne-baba-kardeş ve tüm herkes gurur duyacaktı bilim adına.
Yaşanacak koca bir ömür, sevgiyle okşanacak kalpler ve keşfedilecek başarılı bilim projeleri vardı belki!

Ne söylesek de, kelimeler kifayetsiz!
Yaşanan acıyı anlatmak tarifsiz.!!!
Kalbimiz kanıra kanıra kanasa da,
Kampüste ki martıların çığlıkları, Yüreklerimizi dağlasa da,
Yaşam devam ediyor…!!!

Gencecik fidanlarımızı kaybetmenin hüznü ile boğazlarımız düğüm düğüm.
Onların aziz hatıralarını yaşatmak için,
Gözyaşlarımızı içimize akıtarak,
Ihlamur fidanları diktik her bir canımıza.

Yüzyılın depreminin bizlerden kopardığı, Öğrencilerimiz, mis kokulu ıhlamur çiçeklerine sarmalanarak,
Cennette bir yıldız gibi parlayacaklar!

Ve onları unutmayacağımızı, unutturmayacağımızı hissedecekler!!!

Kezban KOÇAK / İstanbul-06.04.2023
www.kafiye.net