Kolumuzu Isırmak


Kolumuzu ısırarak yapardık saatleri; sanki o kadarcıkken zamanın canımızı yakacağını anlarmış gibi…

Cocukluğuma ait en tatlı anılardan birisi. Kendimizi ısırdığımız yetmezmiş gibi bir de tükenmez kalemle akrep ve yelkovan çizerdik.

Kalıcı bir saat için yaklaşık 10 dakikada bir işlemi tekrarlamalısınız. 10 dakikaları sayarak saatin kaç olduğunu kestirmeniz bile mümkündür.

Tek modeldir bu saatler, unisex’tirler ve tarih göstermezler.

Tabi bu birde büyüklerim çocuklarımı severken onları hırpalama gibi bir huyları vardı.. Hele de bebek/çocuk toplu falansa..yanağı sıkılırdı, orası burası mıncıklanır ve dayanılamıyarak kolu da ısırılırdı.. Öyle yada böyle kolu acır ve tam da ağlamaya yeltenmişken “aa ağlama bak saat yaptım koluna” diyerek umutsuzca durumu düzeltmeye çalışırlardı.

Çocukluk sadizmine yenik düşenlerin yaptıkları “gül bahçesi” yanında oldukça masum bir ısırış.


İlknur Yıldırım
www.kafiye.net