SORMA




Dipsiz kuyularda çaresiz kaldım,

Uğradı gönlüme Zülfikar sorma.

Dost, dost diye nice kapılar çaldım,

Gönlümde bir efkar bir efkar sorma.




Sevda sofrasında boş kalmış tasım,

Ağlayanım yok ki tutulmaz yasım,

Bir yanım ağustos bir yanım kasım,

Gönül dağım yağmur, boran, kar sorma.




Nedense gam keder hep beni bulur

Kim derdimi dinler gönlümü alır

Ne kapım çalınır, ne selam gelir

Gariplik nasıl kor nasıl kor sorma.




Ne keser ki şimdi gönül ağrımı,

Dost dedim duymadı benim çağrımı,

Bir paslı hançer ki deldi bağrımı,

Şu dünya nasıl dar nasıl dar sorma.




Usandım hayattan bitsin bu savaş,

Madem ölüm haktır niye bu telaş,

Buyur gel Azrail, gel yavaş, yavaş

Yaşamak ölümden nasıl zor sorma.





HAVVA KESKİN

www.kafiye.net