Gözümüzdü Gözlerin!

Sadece bakan değil, yakan gözdü gözlerin,
Kış gününde lav gibi akan közdü gözlerin.

Altın suyunda cevher nasıl erirse, öyle
Asit gibi eritti, beni çözdü gözlerin.

Açılınca parlayan, kısıldıkça harlanan
Kaynak hazırlığında bir pürmüzdü gözlerin.

Hedefini ölçerek, ilgisini gizlerken
O ne yaman bakıştı, ne hürmüzdü gözlerin! …

Evet- hayır arası ne (gel-git)ler yaşadım;
Sandım ki bana karşı açık sözdü gözlerin.

Erlik, cenk meydanında sınanan hüner midir?
Özge bir denek taşı, bana özdü gözlerin…

Güneş nasıl ısıtır tepeden tabana dek;
Beni öyle terletti, içti, süzdü gözlerin…

Bilmem ki ben mi yüzdüm o dalgalı denizde;
Benim üzerimde mi yoksa yüzdü gözlerin?

Cennetle cehennemi ayıran bir Araf”sa,
İki tarafa nispet ara yüzdü gözlerin…

Kirpiğinin okları koymadı karar bende;
Önce bir ümit verdi, sonra üzdü gözlerin…

Şüphe yok hoş yaratmış Yaratan seni mutlak;
Esmaül Hüsna”sından birer cüzdü gözlerin.

Sevgimizi çift yönde nehir gibi taşırken,
Gönlümüze hükmeden ölümsüzdü gözlerin.

Gözlerim mi kamaştı, yoksa karıştırdım mı?
Ben öyle gördüm ey yâr, gözümüzdü gözlerin! …

Bahattin KARA
www.kafiye.net