KENDİNİ BEĞENMEYEN ÇEKİRGE ÇEREZ

Bir varmış, bir yokmuş. Zamanın birinde Çerez adında bir çekirge yaşarmış.

Bu çekirge suda kendi yansımasına bakar bakar sonra da:

‘’Vay beee! Ne kadar çirkin bir hayvanım ben böyle! Ah keşke gökte nazlı nazlı salınan şu kuşlar gibi olsam… O zaman herkes bana imrenerek bakardı. Nerde o günler!’’ Dermiş.

Yine böyle bir günde aynı şeyleri söylerken yanı başında bir Dilek Perisi bitivermiş.

Dilek Perisi:

‘’Üzülme Çerez! Bunun bir çaresi var. Bana dilek perisi derler. Görevim dilek sahiplerinin dileklerini yerine getirmek.’’ Demiş ve Çerez’i anında bir kuşa çevirmiş.

Çerez ne olduğunu anlayamadan kendini mavi göklerde uçarken buluvermiş.

Kendi kendine:

‘’Yaşasın özgürüm! Güzelim! Kanatlarım harika!’’ Diye söylenirken, aniden bir avcı kurşunu “vın” diye yanından geçivermiş. Ardından bir tane daha, bir tane daha…

Bizim Çerez kendini kuytu bir köşeye atana kadar akla karayı seçmiş.

Sonra da söylenmeye başlamış:

“Ahh! Dilim tutulaydı da kuş olsaydım demeyeydim. Oysa bir balık olsam bunlar başıma gelmezdi. Nazlı nazlı suyun dibinde salınır, keyfime keyif katardım.’’ Der demez dilek perisi onu bir balığa dönüştürüvermiş.

Çerez, balık olduğunu görünce çok mutlu olmuş. Sağa sola yalpalaya yalpalaya yüzerken karşısına kocaman bir köpek balığı çıkıvermiş. Köpek balığı tam ağzını açmış Çerez’i yutacakmış ki Çerez birden:

‘’Dilek perisi, Dilek Perisi beni bir fareye dönüştür.’’ Diye bağırmış.

Tam o sırada Dilek Perisi Çerez’in imdadına yetişivermiş.

Çerez’i bir anda tarla faresine dönüştürüvermiş.

Çerez köpek balığından kurtulmuş olmanın sevincini yaşayamadan karşısına kocaman bir yılan çıkıvermiş.

Çerez kaçmış, yılan kovalamış. Kaçarkende:

‘’Dilek perisi sana yalvarırım! Beni eski halime, çekirgeye dönüştür. Meğer ben çekirgeyken ne kadar da mutluymuşum.’’ Diye yalvarıyormuş.

Çerez’in sözlerini işiten Dilek Perisi onu bir anda çekirgeye dönüştürüvermiş.

Bunun üzerine Çerez:

‘’Oh be! Dünya varmış. Kurtuldum. Ne vardı da kuş, balık, fare olmak istedim sanki. Çekirge halim çok daha güzelmiş. Üstelik çok ta güvenliymiş.’’ Demiş.

Bizim çekirge o günden sonra haline şükredip, mutlu bir çekirge olmuş.

Daldan üç elma düşmüş. Biri sana, biri bana, biri de masalı dinleyenlerin başınaaa…

 

Hacer Taner Bulut
www.kafiye.net