Otizm Sendromu Belirtileri ve Türleri

Otizm spektrum bozukluğu yani nero-gelişimsel ya da psikolojik bozukluk olarak tanımlanmaktadır.Otizm sebebi net olarak bulunamamakla birlikte kalıtsal olduğu düşünülmektedir. Ancak genel yargı şudur ki otizm beyin yapısını veya işlevini etkileyen bir takım sinir sorunlarından kaynaklanmaktadır. Otizm spektrum bozukluğu bu sebeple 3 grupta incelenirken RettSendromu , Dezignatif Sendrom da otizm disiplini altında incelenen diğer otizm türleridendir. Halk arasında hepsi otizm olarak bilinsede otizm kategorilere ayrılmaktadır. Otizm disiplini altında incelenen spektrum bozukluğu türleriyse; AspergerSendromu ,Yavaş Bilişsel Tempo (YBT) ,Yaygın Bilişsel Tempo sendromlarıdır.

1- Yavaş Bilişsel Tempo Sendromunu dikkat eksikliğine bağlı hiperaktite bozukluğu olarak tanımlayabiliriz. Tanı ilgili izlenimler doğrultusunda konmaktadır.Dolayısıyla YBT sendromu görülen çocuklarda; ağır hareket etme, hayale dalıp gitme ,sürekli uyku hali uyumak isteği ,görülmekle birlikte kendini ifade etmekte , ihtiyaçlarını dile getirmekte güçlük çektiği görülmektedir. Utangaç içine kapanık bir seyir halinin izlendiği nero-gelişimsel bozukluğun görüldüğü otizm şeklidir.
2-Yaygın Gelişimsel Bozukluk (BTA )yine nero-gelişimsel bozukluğun görüldüğü otizm şeklidir.Bu çocuklarda konuşma güçlüğü görülür .Bozuk cümleler kurarlar.Örneğin Karnı acıktığında ;karnım acıktı demez ,anne ben yemek parka gitmek istediğinde ben kay yani anne kaydırakta kaymak istediğini bunun için parka gitmeleri gerektiğini bu şekilde ifade eder. Tabi bunalr için konuşma programları kliniksel çalışmalar düzenlenmiştir ki çocuğa özel bireysel eğitim programları konusunda bir uzmandan yardım almak gerekmektedir. Göz teması kurmaktan kaçınırlar ailenin ilgisine cevap vermezler aldırmazlar kendi halinde davranışlar sergilerler.Ailenin annenin babanın sosyal konumunu kavrayamazlar.Vücut jestleri mutluluk sevinç kaygı şaşkınlık gibi ifadeleri kullanamazlar ,bu ifadeleri algılayamazlar.Ve anne babaya ya da bakıcısına aşırı bağlılık gösterirler.Bu çocuklarda zeka gelişimi diğer çocuklara oranla geridir.Örneğin on altı yaşındayken (16) sekiz (8 )yaşındaki bir çocuğun zeka düzeyine sahip olurlar.Bir bakıma zeka geriliğinin görüldüğü otizm şeklidir.Ve uygun programlarla diyetler ve bireysel terapi yöntemleriyle durumu en aza indirgemek hatta tamamiyle iyilişme sağlamak mümkündür.

Özetle ele aldığımızda bütün otizm türlerinde çocukların; benzer yüz göz ele ayak hareketleri gibi gözle görünür sürekli tekrar eden hareketleri takıntılı bir şekilde sergiledikleri gözlemlenmektedir. Farklı zeka yapısına sahiptirler Yukarıda bahsettiğimiz iki otizm türünde de özellikle 3 ile 4 yaşları arasında başlatılan destek programlarıyla çocuğunuzun tamamıyla iyileşme göstermesi mümkün olmakla birlikte çocukların iyileşme süreci birbirinden farklılık göstermektedir .Örneğin bazı çocuklar programa çok çabuk dahil olurken akabinde iyileşme sürecinin hızlı bir seyir göstermesi mümkünken ,aynı özelliklerin görüldüğü diğer otizmli çocuğun bu sürece daha yavaş ve daha geç bir seyir haliyle dahil olduğunu gözlemlemek yine yapılan araştırmalarla netlik kazanmaktadır.Otizmli olsalar bile unutmayınız ki her birinin bireysel farklılıkları duyguları ve hisleri vardır. Parlak şeylere gök cisimlerine yıldızlara arabalara olan ortak ilgileri onların birbirinin aynısı olduğu anlamına gelmemektedir. Otizm bir süreçtir ve sabırlı olunması gereken çok meşakkatli bir yoldur. Otizmli bireylerin yine %70 görülen bu zeka geriliğinin beyin fonksiyonlarında ki bir eksiklik ya da sakatlılık durumundan kaynaklanmadığını bilmeniz gerekmektedir. Psikolojik bir süreç olan otizmin anne karnında başlayan bir süreç olmasının yanında otizm belirtilerinin 2 yaşından sonra da ortaya çıkabileceğini unutmayınız.Burada elde edilen bulgular doğrultusunda ; çocuğun beslenme şeklinin beyinsel gelişimini olumsuz etkileyebileceği gibi içinde bulunduğu yaşam koşullarının sevgisizliğin şiddet ortamında büyümenin sürekli kavga eden evebeynlerin sevgisizliği geçimsizliği, sonradan gelen ya da öncesindeki kardeşe olan ilginin çocuğun gelişiminde ,psikolojik sağlığında geriliğe yol açabileceği gözlemlenmektedir. Bu çocukları geri zekalı sanıp onların durumu anlamadığının düşünülmesi ise tam bir fiyaskodur.Her şeyin farkındadırlar her şeyi bilirler ve bu durum onları daha da içine kapanık yapar ki en büyük tepkileri tepkisizlik olarak kendini göstermektedir.İsmiyle ona seslendiğinizde size dönüp bakmaz ,siz kıyameti kopartsanız aldırmaz sürekli aynı hareketi tekrarlar kendi halinde eğilimler gösterir ve bu durum sizleri daha da çıldırtır ki , ona bağırmanız halinde çocuğun ilerideki doktor programlarında; klinik çalışmalarda ve ya bireysel terapi programlarında daha geri seyir hali izlemesine sebep olursunuz. Otizm ömür boyu iyileşme göstermekle birlikte devam da eder. Otizmli çocuklar dönen şeylere bakmaya bayılırlar el hareketlerini sürekli tekrar ederler ve huzursuz bir halleri vardır .Kimi zaman çok uysal olduğunu düşünseniz de bu durumun aşırılığı onun içinde bulunduğu huzursuzluğun kanıtıdır.Kendi başına bisiklet binmeyi severler kendi başına resim yapmayı.Grup halinde arkadaşlarıyla vakit geçirmekten hoşlanmazlar.Ya da siz istiyorsunuz diye resim yapmaz bisiklete binmez.Tam tersi yapacağı varsa da yapmaz.Kendi istiyorsa resim yapar bunu ona birisinin söylemesinden hoşlanmaz.

Evet otizm farlılıktır farklı olmaktır bunu en iyi kendisi bilir!Birisinin ona baktığını hissettiğinde bakışları değişir ,gözleri kayar ve o el hareketlerini yapmaya başlar.Oysa çok güzel bakışları olan bir çocuktur ,ancak ona bakıldığını hissettiğinde rahatsız olur o sadece üzerindeki aşırılıktan rahatsız olmuştur ve bunu hissettiği için bu onun mimiklerine yansır. Çok ilginç gelebilir sizlere otizmli çocuklarda gözlemlenen fiziki bu hareketler ki , şizofren hastalarında bu benzer hareketleri gözlemlemeniz mümkündür .Ancak şizofren ile otizm çok farklı durumlardan kaynaklanmakta olan iki farklı psikolojik sorundur.

Evet otizmli çocuklarımıza gerekli psikolojik desteğin sağlanması ,özel eğitimi alması halinde çocukların topluma kazandırılması mümkündür; ve bir çocuğa otizm teşhisinin konulması ancak bu 4 ile 11 yaş aralığında devam eden bir psikolojik inceleme süreciyle mümkündür. Otizmin anne karnında teşhisi ise mümkün değildir. Doğduğunda çok güzel nur topu gibi bir bebeğe sahip olmanın mutluluğunu yaşarsınız. Ancak ilk tepkilerle zaman içinde karşılaşmanız olasıdır.Örneğin adıyla çocuğa seslendiğinizde çocuğun tepki vermediğini size bakmadığını farkedersiniz . Çünkü normal şartlarda bir bebek 7. 8. ayına geldiğinde ismine tepki vermeye başlar. Sonrasında ki süreçte bu durumu daha bariz anlayabilirsiniz. Ancak şüphelerinizin en yoğun olduğu dönem olarak 3 yaş grubunda sözünü ettiğimiz otizm belirtilerinin şiddetinin artmasıyla otizmli bir çocuğunuz olduğunuzdan iyice şüphelenmeye başlarsınız.Ve yapacağınız en doğru şey bir uzmana başvurmak ve gerekli desteği almakla işe başlamak olacaktır.Yine yukarıda bahsettiğimiz inceleme süreci ve yaş dönemlerinde öncelikle evebeynlerin yoğun ilgisi ve beslenme programlarıyla otizmden kurtulmanız mümkündür.Ya da etkilerini en aza indirgemeniz mümkündür.Otizmli olan çocuğunuz ileride evlenebilir meslek sahibi olabilir toplumda ki yerini topluma hizmet veren bir birey olarak alabilir.

Rus DrNatashaCambell ‘in bu konuda yaptığı araştırmaların ve tedavilerin sonuç verdiğini ele alırsak bilim dünyasının ikiye bölündüğü otizm konusunda DrCambell’i tebrik etmek ve GAPS diyet yöntemini ısrarla çocuğunuz üzerinde uygulamanız gerektiğini söylemek profosyonel bir davranış olacaktır.DrCambell İstanbul’a gelerek İstanbul’da öncesinde sürekli içildiği takdirde sindirim sistemini üzerinde mucize bir iyileşmeyi sağlayan kelle paça çorbasının nasıl yapıldığını öğrenir ve İngiltere’ye dönerek balık et yumurtanın yanı sıra her gün otizmli oğluna kelle paça içirerek çocuğunun tamamıyla sadece 6 ay içerisinde iyilşetiğini gözlemler. Çünkü otizmli çocuklarda bedensel zihinsel bir eksiklik sakatlılık durumu görülmemektedir.(Rett sendromunda fiziksel eksiklikler görülmektedir ve Rett Sendromu ölümle de sonuçlanabilmektedir dolayısıyla rett sendromunu hariç) .Ta anne karnında başlayan bir zehirlenme süreciyle çocuğunuzun beyin fonksiyonlarının olumsuz etkilendiğini ve oluşan toksinlerin bebeğinizi zehirlediğini biliyor muydunuz?Niçin annelerin iyi beslenmesi gerekli olabilirdi ki!Anne ne kadar omega ağırlıklı beslenir, karbonhidratlardan yağlardan kızarmalardan uzak kalırsa o kadar sağlıklı bir hamilelik geçiriyor ve karnındaki bebeği sağlıklı gelişimini böylelikle tamamlayabiliyordu.Dolayısıyla otizmli çocukların sindirim sistemlerinin sağlıksız çalışması beyin foksiyonlarını bozmaktadır. Hastalıklı bağırsak sistemi ve mide dolayısıyla sindirim sistemi çocuğun hastalanmasına sebep vermektedir. DrCambell 3 yaşındaki oğlunun otizmli olduğu anladığı andan itibaren yaptığı araştırmalarla uygun beslenme programını oğlu üzerinde deneyerek sadece çocuğu iyileştirmiş sonrasında GAPS diyetini 10.000’i aşkın otimzli çocuk üzerinde uygulatarak on binlerce çocuğu tedavi etmeyi başarmış iyileştirmiştir. DrCambell’in o otizmli oğlu ,şimdi bir mühendis olarak bir şirkette çalışıyor. Geç kaldım demeyin çocuğunuz kaç yaşında olursa olsun çocuğunuza bu diyeti bıkmadan usanmadan uygulayın.Unutmayınız ki sorun ,sindirim sistemi hastalıklı bağırsak! Öncesin de sistemin tedavi edilmesi ve uygun psikolojik desteğin devamlılığın sağlanması halinde en azından çocuğunuzun yaşam koşullarını ,kendi yaşam koşullarını iyileştirebileceğinizi unutmayın…

Yine otizmle devam ettiğimizde erkek çocuklarda otizmin görülme sıklığının kız çocuklara oranla daha yüksek olduğunu görmekteyiz…Yine otizmli bir çocuğun kardeşinin de otizmli olması çok yüksek ihtimaldir. Tek yumurta ikizlerinde iki bebeğin de otizmli olma ihtimali de çok yüksektir. Ancak cinsiyetlere göre otizm farklı özellikler göstermektedir. Erkek çocuklarda otizmin kız çocuklara oranla 4 kat daha yüksek görüldüğü anlaşılmaktadır.Yani 100 otizmli çocuğun 25 ‘inin kız ,75’inin erkek olduğu oranlama durumları gibi!Ayrıca,otizmin sebebi sadece genetik durumla ilgili olsaydı otizme, tek yumurta ikizlerinde rastlanma durumunda her iki bebeğinde otizmli doğması gerekirdi. Beklerden birinin otizmli doğabileceği gibi diğer ikiz kardeşin çok sağlıklı doğması otizmin sadece genetik faktörlerle ilgisi olmadığını da kanıtlamaktadır.

3- RettSendromu :Sadece kız çocuklarında görülen otizm türüdür. Ağır bir zihinsel gerilik görülen bu bozuklukta baş çevresi küçüklüğü en belirgin belirtisidir. Bu sendrom çocukların ölümüne sebebiyet veren otizm şeklidir.Çocuk yaşasa da ömrü boyunca ağrı çekecektir ki bu çocuğun yaşantısını kabusa çevirecektir.Ve çocuğun sürekli klinik yardımın yanı sıra aile desteği olmaksızın yaşamasını mümkün kılmayacaktır.

4- Dezingatif (ÇBD ya da Heller Sendromu ):Bu otizm sendromu üç yaşından sonra çocukların dil, sosyal işlev, ve motor becerilerinin gelişiminde gecikmeler olarak görülen ve ender rastlanan bir durumdur. 2 yaşına kadar çocuğun otizm olduğu fark edilmez. Gelişim sürecinde de oldukça rahattır. Ancak sonradan otizm bulguları gün yüzüne çıkmaya başlar. Bu tanıyı koyabilmek için belirtilerin 10 yaştan önce gelişmiş olması gerekmektedir. Bu çocuklarda sıklıkla epilepsiye rastlanır, dolayısıyla ilerleyici çocuk nörolojisi hastalıklarının görülmesiyle bu çocuklara otizm teşhisi ancak konulabilir.

Evet otizm disiplininde incelenen ÇBD (dezignatif sendrom) ve Rett sendromlarına kısaca değindikten sonra otizmin kök hücre tedavisi gibi geliştirilmiş bir aşısı hala yoktur ve otizm bu şekilde tedavi edilememektedir.Gerek ülkemizde gerekse Amerika’da Ukrayna’da ve ya diğer tedavi ediliyor bahsi geçen Küba vs . gibi ülkelerde kök hücre tedavisi adı altında geliştirilen aşıların tamamıyla deneysel olduğunu ve çocuğunuzu bu deneylerin bir parçası yapmamanız gerektiğini, fırsatçı doktorların, işbirlikçi rant sağlayıcılarının tuzağına düşmemeniz gerektiğinin burada şiddetle altını çiziyorum..Evet konumuza en başında gruplandırdığımız son disiplin alanımızla devam edelim. Asperger Sendromu!

5-Asperger Sendromu: Yine otizm altında incelenen bulgulardan biri olmakla birlikte ilk 1981 Londra’da Dr. LornaWing tarafından, DrHansAsperger’inotimz çalışmaları üzerinde yaptığı araştırmalarla ele alınmıştır. Buradan da anlayacağınız gibi Asperger doktorun adıdır .VeotimzdeAsperger Sendromunu bulduğu için DrHans’ın adı verilmiştir otizmin bu türüne.

Evet Asperger çocukları diğer otimzli çocuklardan ayıran özellikleri ;onların dil ve bilişsel gelişmişliğidir.İleri düzeyde üstün zekalı olan bu çocuklarda konuşma bozukluğu görülemez.Kendini rahatlıkla ifade edebilirler her hangi bir konu üzerinde uzun süre konuşabilirler. DrHans Nazi Almanya’sında kalıtsal hastalıklar olan çocuklar üzerinde araştırmalar yaparken (Yahudi çocuklar) bu çocukların çoğunun aç bırakıldığı hatta gaz odalarına kapatılmak suretiyle ölüme terkedildiği Avusturyalı DrLorna Wing tarafından ileri sürülmüştür. Çocukların raporlarını inceleyen Doktor Wing ,raporlarda çocukların ölüm sebeplerinin zatürre olduğunu görmüştür. Durum üzerinde araştırma yapan DrWing DrHans Asperger’in yanında çalışan hemşireninde aynı dönemlerde öldüğünü öğrenmiştir. Burada ki amaç bilimden uzak bir anlayışı kanıtlar niteliktedir ki , kalıtsal hastalığı olduğu düşünülen tam 800 masum çocuğun yaşama hakkı olmadığını düşünülerek Nazilere destek verildiği ve DrHans tarafından öldürüldüğü yönündedir.Bir bilim adamı düşünün bilime katkı sağlarken ırkçılık politikası gereği onca çocuğun ölümüne göz yumsun.Tabiçocukalrın ölüm sebebinin araştırılmasıyla çocukların açlıktan ve gazdan öldüğü anlaşılmıştır.YineDrLornaWing’in bu araştırması ‘’ MolecularAutism’’ dergisinde yayınlanmıştır.

Asperger çocuklarda da zaman zaman iletişim zorlukları görülebilir hiperaktivite gibi sorunlarla da karşılaşılaşılabilir.Düşünün çok zeki bir çocuğun öğretmen daha problemi anlatmadan sonucunu açıklıyor olması akabinde zekası öğretmenin hoşuna gidebileceği gibi yerinde durmayan ve ortama ayak uyduramayan sürekli başka şeylerle meşgul olan bu çocuktan öğretmenin rahatsız olması ona sürekli kızması ya da onu aşağılaması gibi durumlarda çocukta iletişim kurmada zorluklar kendini ifade etmede zorluklar görülebileceği gözlemlenmiştir. Ya da yakın çevresinde ya da ailede yaramazlıkla suçlanan ve sürekli kendisinden şikayet edilen bir üstün zekalı çocuk olsa da bu durum çocuğun iletişim kurmasında kendisini ifade etmesinde olumsuz sonuçlara sebebiyet verebilmektedir.Asperger çocuklar diğer otizmlilerden farklı olarak arkadaş edinmekten hoşlanırlar. Matematiksel işlemeler, örüntüler ,geometri alan hesaplamaları gibi bir çok kişinin zorlandığı alanlar onlar için çocuk oyuncağıdır.Anında problemi çözer kağıt kalem kullanmadan 5, 6 basamaklı sayıları çarpabilen bölebilen dâhilerdirler .Genelde 2 yaşından önce konuşabildiği gözlemlenen bu çocukların 3 yaşına geldiklerinde kendi kendine yazabildikleri okuyabildikleri gözlemlenmektedir. Asperger Sendromu olan bir çocuğun dil ve zeka gelişimi normaldir. Ayrıca, Asperger Sendromu olanlar otizmli diğer çocuklara otistiklere nazaran daha fazla arkadaş edinmek ve diğerleriyle aktivitelere katılmak için çaba harcarlar. Asperger Sendromu hayat boyu sürer, yine de zamanla dengelenir ve gelişim görülür.Mühendislik ilgi alanlarıdır.Küçük dâhiler bir bakıma bilim adamlarıdır bu çocuklar. Asperger Sendromunun bilinen tek bir tedavisi olmamakla birlikte ;grup terapileri veya birebir seanslarda sosyal beceri çalışmaları, konuşma terapisi, kognitif gibi davranışçı terapi ve ebeveyn eğitimlerinin çocukların yaşamını kolaylaştırdığı gözlemlenmektedir.

Aspergerin farklılık olduğunun önemini vurgulayarak Asperger bilim adamlarından sanatçılara fikir insanlarından politikacılara örnekler vermek istiyorum .

”Michelangelo, Mozart, Robin Williams, StanleyKubrick, Andy Warhol, EmilyDickinson, SirAnthony Hopkins, Beethoven, Marilyn Monroe, Mark Twain, AlfredHitchcock, CourtneyLove, James Joyce, Isaac Asimov, Charles Richter, Bill Gates, Putin, Newton, Albert Einstein, Alexander GrahamBell, Abraham Lincoln.!”asperger olduğunu biliyor muydunuz?
Demek ki Asperger bir çocuğa sahipseniz dünyanın kaderini değiştirebilirsiniz.Sadece onu anlamak onun duygularına düşüncelerine değer vermek onu desteklemekle bu mümkün!Sevgi ilgi onların deha olan yönlerinin ortaya çıkmasına neden olacak tır ki ,’ Ay Işığı Sonatıyla ‘tüm dünyanın ruhu dinlendiren büyük müzik dehasının sağır olmakla birlikte Asperger olduğunu ve insanın ruhuna dokunan bu ruhun ne kadar özel yaradılışlı olduğunu unutmayın!Yine aldığı politik kararlarla milletlerin kaderini değiştirecek Rusya devlet başkanı Putin’in Asperger olduğunu ;efendim o muhteşem güzelliği keskin zekasıyla, Beyaz Saraya kadar giren Marilyn Monroe’nin İABD Devlet Başkanı Jhon F Kennedy’ le yaşadığı aşk sebebiyle ,devletin bir çok sırrında ki kilit ismin olabileceği kimin aklının ucundan geçerdi ki!İntihar süsü verilen şaibeli ölümünün sır perdesinde acaba neler gizliydi ,haydi biraz beyin jimnastiği !.Dünyayı sömüren bu ülkenin kim bilir hangi kan emici sırlarını biliyordu Marilyn! Peki buluşlarıyla Newton gibi bir çocuğun annesi, öğretmeni , olabileceğinizi ve yüzyıllardır karanlığa ışıyan ismin sahibinin sizin sevginizle onu anladığınızı bilmesiyle bunu başara bileceğini biliyor muydunuz?…Bütün otizmli çocuklarda belli takıntılar ilgiler olmakla birlikte türleriyle hangi özellikleriyle birbirinden ayırtedilebildiklerini ve cinsiyet dağılımını ele aldığımız çalışmamızı burada noktalarken ;otizmin farklılık olduğunu bir kez daha vurgularken, otizmin bir kusur olmadığını ve otizmli anne babaların kusurlu durumdan suçlu olmadığını bilmeniz gerektiğini düşünüyorum.Sadece hoşgörünüzle ;onların sosyalleşmesinde topluma kazandırılmasında ;ülkesine, milletine ,faydalı bir birey olabileceklerini unutmayınız. Dilerim Allah kimsenin yüreğinde ki merhameti vicdanı köreltmesin!Köretmesin ki, devleti devlet yapan millet; millet olabilmenin bilinciyle; ilimde bilimde fende eğitimde daha ileriye daha sağlıklı nesillere huzura refaha kavuşsun !…

 

 

Sosyolog /Sosyal Uzman :Filiz Kalkışım Çolak
www.kafiye.net