Bıcırık

Bekle bekle canı sıkılmıştı. Karnı da gurulduyordu. Ötmeye başladı
– Cik cik cik
Bir ağacın en yüksek dalına, çalı çırpı ve otlarla yapılmış yuvada yapayalnızdı. Annesi ve babası ona yiyecek bulmaya gitmişlerdi. Bir kaç kere açım diye cikcikledi. Önce annesi sonra babası güzel yiyeceklerle geldiler. Bıcırık gelen yiyecekleri bitirip,
– Doymadım. Bende yiyecek bulmak istiyorum.
-Önce uçmayı öğrenmek gerek Bıcırık.

Anne babası tekrar yiyecek aramaya gitti. Bıcırık bir süre sessizce yuvada durdu. Sonra yuvanın kenarına zıplayıp etrafı seyretti. Henüz uçamıyordu ama bu yürüyemeyeceği anlamına gelmiyordu. Ona göre uçmadan da yiyecek bulabilirdi. Yuvadan kalın bir dala atlayıp yürümeye başladı. İçinde hem korku hem merakla dalların üstünde gezerken bir tırtıl gördü. Onu yakalamak isterken dengesini kaybetti. Kendini boşlukta buldu. O kadar kanat çırpmasına rağmen uçamadı, ağaçtan aşağıya düştü. Canı çok acıyordu. Kanadının teki yaralanmıştı. Tüm gücüyle seslendi,

-Anne…

Bıcırık çok korkuyordu. Feryadını anne babasının yanında, az ötede güneşlenmekte olan bir yılan da duydu. Yavaşça ona yaklaştı. Tehlikeyi fark eden anne ve babası saldırıya geçtiler. Kendileri küçük yılan büyüktü ama yavruları için canları pahasına savaştılar. Yılan sonunda uzun otların arasından kayıp gitti. Şimdi bir sorunları daha vardı. Uçamayan Bıcırığı yuvaya nasıl taşıyacaklardı. Anne ve babası yılanla mücadele ederken çok yorulmuşlardı. Kara kara düşünmeye başladılar. Onları uzaktan seyreden bir kuş,
-İleriki çalılıkta terk edilmiş bir yuva var. Orada Bıcırık uçana kadar saklanabilir. İsterseniz yerini gösterebilirim. Yuvaya çok rahat çıkabilir. Yuva gözlerden ırak, inanın bana.

Anne gidip yuvaya baktı. Neşeyle geri döndü.
-Yuva bizim yuvamız gibi güzel değil ama şimdilik en güvenli yer. Kanadın iyileşince uçma denemelerine başlarız. Bu zor zamanları aşman için hep yanında olacağız Bıcırık.
Bıcırık çalıların arasındaki eski yuvaya yerleşti. Anne ve babası yuvaya yakın ağaçlarda gece gündüz nöbet tuttular. Yılanın yuvayı keşfetmesinden korkuyorlardı. Bıcırığın güvenliği için canlarını vermeye hazırdılar. Aralarındaki sevgi sonsuzdu. Bir sabah Bıcırığın sesi yine duyuldu.
-Uçuyorum yaşasın.Uçmak ne güzel.

Emine Yılmaz Dereci
www.kafiye.net