O gün bendim yanındaki

O ne düşünüyordu bilmiyorum ama benim kafamdan düşünceler şimşek hızıyla geçiyor gözlerimdeki acıyı saklamaya çalışıyordum.Dokuz gündür oradaydı, tüm taramalar temiz çıkmasına rağmen her şey kötüye gidiyordu.Zaman mıydı eriyen yoksa insan mıydı yola revan olan saatler gösterecekti.

Günlerden cuma, tarih 29 nisan 2011 i gösteriyordu. Öglene doğru “bütün eşyaları topla, evime gideyim komşularımla helalleşeyim, yarın beni yolcularsınız”dedi. “Allah uzun hayırlı ömür versin iyisin”dedim. Öne eğilmiş başını yavaşça kaldırdı gözlerime öyle derin baktı ki duygularından kayboldum ve kendimi suçlu hissettim. Bu sefer ben başımı öne eğdim ayak parmaklarımın ucu ile konuştum.Soğuk ranza demirleri elimi yaktı, titrek parmaklarımı yüreğimin üzerine bastırdım. Oyalanmaya çalıştım.Tekrar” toparlan ve beni evime götür” dedi.Doktor izin vermemesine rağmen imza attık saat 15. 15 de hastaneden eve hareket ettik.

Dediği oldu.Herkes geldi helalleşti ertesi gün dediği gibi son noktayı koydu ve bir mayısta son yolculuğuna uğurlandı. Bir duvar yıkıldı bir devir kapandı.Annem gittiğinde yüreğimin yarısı babam gittiğinde diğer yarısı yara aldı.Hep onarmaya çalıştım ama kanamayı durduramadım.Sanırım zaman yetersiz kalıyor.
Mekânları Cennet olsun cümlesinin.

Döndü Demir Şinel
www.kafiye.net