İnsanlar 

Şöyle uzakta durup seyrederken âlemi
Dünya penceresinden bakıp gitti insanlar…
Dönüp baktım geriye yaşayarak elemi
Bedene giydirilmiş ruha emanet canlar
İki damla yaş olup akıp gitti insanlar…

………………………………………….

Haram helali geçti, kul hakkı yiyen fâni 
Gören göze perdeyi takıp gitti insanlar…
Nefsinin imbiğinden hak süzen kullar hani
Kimler ne götürdü ki; nerde saraylar hanlar
Amelin defterini yakıp gitti insanlar…

Beşer nefsi oynarken türlü türlü temâşâ
Mizan terazisini yıkıp gitti insanlar…
Nasırlaşmış kalpleri, vicdanlar dönmüş taşa
Kundaktan sine kadar dört nala koştu anlar
Adaleti kafese tıkıp gitti insanlar…

Meğer insan insana; kinden yana ne varsa
Eteğindeki taşı döküp gitti insanlar…
Hala acı ve öfke, gülmek bu kadar zorsa
Ademoğlu unutmuş sevgiye muhtaç canlar
Pâre pâre şefkati söküp gitti insanlar…

Bezm-i elesten beri yeryüzü viran oldu
Nefret tohumlarını ekip gitti insanlar…
Düşünmeden âhiri, nefesler ziyan oldu
Hakikati unutup yaşandı muğlak sonlar
Ezan sâl’a arası çekip gitti insanlar..

Mala, mülke, makama koş nefsim diye diye 
Beyaz kefene kurşun sıkıp gitti insanlar…
Şu üç günlük âleme boşa verince paye
Ne yazık! Ahirete sırtını döndü onlar
İmtihân dünyasından çıkıp gitti insanlar…

Nuray ÇAKMAK/2018
www.kafiye.net