GİT BURDAN…

Gün akşama mağrurlanırken,
Kızılı siyaha bürünürken
Yarım kalan umutları,
Geçmişin izlerini,
Gözlerinin baharını ,
Çocukluğunun masumiyetini,
Avuçlarına hapsederek git

Git burdan
Daha kepenkler berekete
bismillah demeden,
Kuşlar gök yüzüne kanat çırpmadan 
Sulara aşkın gölgesi düşmeden
Koyunlar kuzular otlağa varmadan
Çocuklar mahmurluğuyla okul kapısını açmadan
Zeliha nine kedilerine süt koymadan
Bütün yaşananları,
bir mektup zarfına sığdırıp git

Git burdan
Yağmur sokakları ıslatmadan
Ebem kuşağı çıkmadan
Güneş fesleğenlere vurmadan
Asma yapraklarında ,
damlalar incileşmeden
Güller ılgıt, ılgıt esmeden
Gelincikler sevdalanmadan
Sevdanın ahını almadan 
Masallarını siyah beyaz ,
filimlere sığdırarak 
Git

Git burdan 
Hırsızlıktan aranmadan,
Kalbin katili bulunmadan,
Suç delili bırakmadan 
Ya gecenin yarısında
Ya seherin varışında
Mülteci savaş kaçgını gibi
Bir kalbi gözlerinde idam 
Ederek git,git,git burdan

Gitmekle bitmez yaşayan ölünün ahı
Sorulur bir gün katledilen kalbin günahı

SEMRA SEZER
21/10/2017
www.kafiye.net