Nerede kalmıştık dostlarım. Bundan altı yıl önce yazdığım bu dip not niteliğindeki yazımı şimdi tekrar okudum. Altı yılda nereden nereye geldiğimi anlamaya çalışıyorum. Bir şey var son cümlenin hakkını vermeye başladım sanırım. Hadi hayırlısı bakalım. Darısı sizlerin başına.

“BAŞLARKEN
Merhaba dünya, merhaba yeni gün, merhaba yeni yaşam, merhaba insanlık, merhaba katıksız yaşam, merhaba yaşam ile uyumu en iyi şekilde götürüp yaşam mücadelesi veren insanlar. Sizlere de merhaba ey gençlik, yeni nesil, ey geleceğin yeni nesli olup bu vatanı bizlerden emanet alarak daha ileriye götürecek olan küçücük çocuklar!
Merhaba yaşamımızı etkileyen doğa, merhaba kuşlar, merhaba, merhaba, merhaba…
Benim için ellisinden sonra başlayan yeni yaşam mücadelesi sana da merhaba. Sana da merhaba beni içine alıp yepyeni bir dünyanın içine büyük bir hızla sokan bilgisayar teknolojisi… Sana da merhaba ey bilinmezlerin araştırılıp bulununca insanlığın hizmetine sunulan ilim ve teknoloji.
Bugün benim için yaşam içerisinde yepyeni bir gün. “İlim Çin’de dahi olsa onu alın” sözü sanki benim için söylenmiş bir söz. Elli yaşımdan sonra geriye dönüp bakınca bugüne kadar boşuna geçen, düşünmeden boşa harcadığım o zamanlarıma değil kendime acıyorum. Elli yıllık ömrümde dünya işlerinde zamanımın çoğunu yaşam mücadelesi verirken; bilim ve teknolojinin içine girmediğim için kendime acıyorum. Ayırmadığım o boşa geçen zamanların ise hesabını nasıl vereceğim, bilemiyorum. Çok zor olduğunu biliyorum. Ancak bundan sonra boşa zaman harcamamak için gece gündüz çalışarak telafi etmeye çalışacağım. ”

İzmir 31.Ocak. 2005
Hüseyin DURMUŞ
www.kafiye.net